DİAMONDS - OMEGAVERSE| [HYUNLİX]

12. Bölüm

Sabah uyandığımda gözlerimi zar zor açmıştım. Pencereye çarpan su sesleri ile dışarı da yağmur yağdığını anlayabiliyordum. Yanımda uyuyan koca bedene bakıp tebessüm etmiş ve doğrulmuştum. Ellerimi gözlerimi koyarak ovuşturup boş oda ile bakışırken arkamdan belime sarılan kollar beni yeniden yatağa düşürmüştü.

"Nereye kaçıyorsun sen?"

"Kaçmıyorum sadece duş almaya gideceğim izninizle beyefendi."

"Hayır,izin veriyorum."

Hyunjin kollarını bana daha da sıkı sararken kahkaha atmıştım. Resmen annesine yapışan yavru pandalar gibi yapışmıştı bana.. Bu çok sevimliydi ama aşağı inip eğitime yetişmemiz gerekiyordu. Hyunjin boynuma öpücüklerini sıralarken bir anlık her şeyi boşverip sadece ona odaklanmıştım cidden bu anları yaşıyor muydum? Yoksa rüya mı?

"Kalkmamız gerek eğitime gitmemiz lazım."

"Bence odadan çıkmazsak işimiz olduğunu düşünürler bu yüzden yatalım sadece."

"Güzel fikir ama.. Yazık olur bu yüzden kalk." güçlükle kollarından kurtulup banyoya gitmiştim. Aldığım ılık duş bedenimi rahatlatmıştı, duştan çıkar çıkmaz Hyunjin'i öpüp odama koşmuştum üzerimdeki bornoz ile. Odama girdiğim de dolabımı açmış ve üzerimi değiştirmiştim. Odamdan çıkmış bahçe kapısına ilerlerken elimi kavrayan soğuk ve uzun parmaklar ile gülümseyerek Hyunjin'e bakmıştım.

"Çok güzelsin."

Bu da neyin nesi? Neden sıradan bir haldeyken bana bunu söyledi.. Kesin berbat görünüyorum kötü hissetmemem için söyledi eminim.

Bahçeye çıktığımızda yağmur çoktan durmuş ve etrafa yaydığı koku ile tebessüm etmiştim. Seungmin yanımıza gelerek koluma girdiğinde tebessüm ederek ona bakmıştım.

"Lixie! Dünden sonra ayrı bir güzel görünüyorsun farkında mısın?"

"Thrunalar ilişkisi sonrası böyle görünür."

Hyunjin'in ağzını kapatmadan önce o her şeyi söylemişti. Ama bu doğruydu.. Bir Thruna Greyna ile ilişkiye girerse olduğundan daha güzel görünür ama kendimi çirkin hissediyorum berbat bir şekilde hem de.

"Teşekkürler kibarlığınız için, siz de çok yakışıklı beyefendilersiniz." kıkırdayarak onlarla beraber eğitim alanına gitmiştim. Tüm gün çalışmıştık o kadar yorulmuş olmalıyım ki pestilim çıkmış ve kendimi Yunho hyungun uzattığı bacaklarının üzerine atıp gözlerimi kapatmıştım.

" Hyung ölüyorum sanırım nasıl bu kadar dinç olabiliyorsun?"

"Alışkanlık zamanla sen de eğitim vermeye alışacaksın." yanımıza Wooyoung gelmiş ve biraz sohbet etmiştik. Bana anlattıkları geçmişleri ile onları hayranlık ve merakla dinliyordum. Nayeon ve Momo noona tartışıyor olmalılar ki birbirlerine bağırıyorlardı. Hepimiz o tarafa gittiğimiz de Nayeon hem ağlıyor hem de göz yaşları arasında konuşmaya çalışıyordu.

"Aptalsın! Hem de büyük aptal! Momo.. Bana demiştin ya hani seni seviyorum diye. O yalandı değil mi?"

NEEEE? Ne çok şey dönüyor burada ama ben her şeyin gerisinden geliyorum.. Ah durun ben değil çoğu kişi.

"Saçmalamayı bırak. Neden yalan söyleyim? Seni seviyorum evet ama bizden bir şey olacağını düşünmüyorum bu yüzden bir ilişki yürütemem ayrıca kızım seni çok seviyor olsa bile buna ne tepki verir bilemem." Momo noona ağlayarak giden Nayeon'un peşine takılınca herkes eski haline dönmüştü.