✨Tanıtım✨

8.8K 415 167
                                    

Tanıtım hakkındaki görüşlerinizi yoruma yazmayı unutmayııın

Keyifli okumalar💜

****

Sakince cama düşen yağmur damlaları bir bir süzülüp yok olurken ardımda kalan grubun konuşmalarına olan ilgimi çoktan kaybetmiştim.

Mavilerim az ötedeki dar taş yoldan koşarak ilerleyen lise öğrencilerini bağırışan arkadaşlarımdan daha ilgi çekici bulmuştu. Bulmuştu bulmasına ama sessiz kalışım adımın seslenilmesi ile bir çırpıda dağıtıldı.

"Derin!"

Oflayarak gözlerimi onlara çevirmek zorunda kaldım. Şu sıralar gram keyfim yoktu ve nefes almak bile zoruma gidiyordu. Bu kadar bunalmışken şeref yoksunu faşistler hakkında konuşmak dahi istemiyordum ama sanırım mecburdum.

"Abi gelip sen de bir şeyler söylesene."

Üst dönemim olmasına rağmen can ciğer olduğum Adar hiç duraksamadan hızlıca yanındaki boş yeri gösterip beni azarlamaya girişmişti bile. Şu sıralar sürekli kafamın neden bu kadar dağınık olduğunu soruyordu fakat ona uzun uzun sebepler sıralamıyordum çünkü hiçbir şeyim yoktu.

"Ablası ile arkadaş olman o kadar iyi oldu ki Yasemin..."

Evet bir de bu mesele vardı... Aklımızla zorumuz olduğu için derneğe yeni gelen birinci sınıflardan Yasemin'in bizim bölgedeki Ülkü Ocağı başkanının ablası ile arkadaş olması için plan yapmıştık. Başta asla tutmaz dediğim bu plan tutmuştu ve sonuç olarak kadın artık Yasemin'i küçük kardeşi gibi görüyordu.

"Arkadaşlar iyi hoş ben bu kadınla arkadaş oldum ama kadın gittikçe kafayı yemeye başladı."

Gözleri etrafını saran insanlara tek tek değip sonunda yeniden Adar'da durdu. Fazla bunalmış duruyordu... Benim gibi.

"Kızım ne istiyorsa yap işte ne büyüttün ya!"

"O işler öyle olmuyor Harun'cum. Kadın beni zorla dini sohbetlere çağrıyor!"

Ben de dahil herkes Yasemin'in ağlamaklı isyanına gülerken o omuzlarını düşürmüştü. Yasemin'in kökeni taa Portekiz Yahudilerine dayanıyordu. Büyük dedeleri Osmanlıya sığınan Yahudilerdendi.

"Gülmeyin be! Kadın tesettüre girmem için bana bir sürü hediye almış."

Az ötesinde duran karton torbayı ayağının ucu ile gösterdiğinde kadının Yasemin'i nasıl bu kadar içselleştirdiğini düşünüyordum. Daha arkadaş olalı bir ay yeni olmuştu neden bu kadar ileri gidiyordu ki?

"Kadın tebliğ yapıyor işte abartma sen de."

"İyi gel beraber gidelim o zaman!"

Adar ile Yasemin bir kez daha atışmaya başlarken ben az ileriden elinde tepsi ile gelen Fatih'e çevirdim bakışlarımı. Her zaman ki gibi çay dağıtma görevi ona verilmişti. Derneğin en boş insanı da ben oluyordum. Adar sağ olsun elimi neye atsam başkasına yapmasını söyleyerek beni saf dışı bırakıyordu. Bu huyundan ölümüne nefret ediyordum!

"Tamam şamata bitti."

Ellerini birbirine vurarak sessizliği sağlamaya çalışan Adar'ı sallamayıp Fatih'in bana doğru uzattığı tepsiden hızlıca bir çay bardağı aldım.

"Eline sağlık kardeşim."

"Afiyet olsun yoldaş."

Sıcak çaya sardığım soğuk parmaklarım sızlasada parmaklarımı çekme gereği duymadım. İçerisi odanın büyüklüğünden dolayı tenimi üşütecek kadar soğuktu.

"Abi eve öyle tek başıma giremem anlasanıza. Kadın her an dibimde. Hem o ayıya benzeye Ülkücü beni odasını karıştırırken yakalarsa neler yapar farkındasınız değil mi?"

Aramıza yeni katılmasına rağmen Yasemin'in bu kadar büyük bir görev üstlenmesine içten içe o kadar gıpta ediyordum ki... Benim aksime davamız için çabalıyordu.

"Tamam kızlardan biri daha seninle gelsin."

Adar az ilerisindeki Mehtap ve Zişan'a kısaca bakıp tuttuğu çay bardağını dudaklarının arasına götürdü. Bir kaç kişi daha onay mırıltısı çıkarsada ben sadece onları izlemeye devam ediyordum. Zaten aklıma daha başka bir fikir gelmediği için konuşmamında alemi yoktu.

"Lan istiyorsak dernekteki bütün kızları yollayalım ne değişecek ki? Adam en son Fen Edebiyatı basıp bizim İlyas'ı camdan aşağıya attı. Kız erkek tanımıyor amına koduğumun faşisti."

Fatih abi haklıydı. Bu yeni başkan resmen bütün bir kampüsün içinden geçmişti ve bizimkiler sadece izlemekle kalmıştı. Kalmıştı diyordum çünkü ben o sırada ailemin yanına Adapazarına gitmiştim. Döndüğümde ise bütün derneği alt üst olmuş şekilde bulmuştum.

"Ne yapalım Fatih akıl ver o zaman?! Bu adam elindeki dosyaları sadece ocaktan evine, evinden ocağa götürüyor. Evi yerine ocağa mı girelim? Ee yatalım ağzımıza da sıçsın adam."

"Salak salak konuşup asabımı bozma Adar."

Sabır dilenerek başını benden yana çevirirken gözlerimiz buluştuğunda kahverengi harelerini minik pırıltılar süslemişti. Birden bire neden böyle baktığını anlamamıştım ama sonrasında duyduğum cümleyle olduğum yerde öylece kala kaldım.

"Derin, abicim sen silah kullanmayı biliyorsun değil mi?"

"Biliyorum abi."

Mırıldanışımla büyük bir kahkaha atan Fatih abi ile bütün gözler merakla ikimizin arasında gidip geldi. Neden böyle bir soru sorduğunu bilmesemde derince yutkundum. Babam polis olduğu için birlikte çoğu kez silah tâlimi yapmışlığımız vardı ama sadece cam şişelerle olan bir tâlimdi bu.

"Elimizde erkek güzeli varken neden Yasemin'le kızlardan birini yolluyoruz ki?"

Bir kez daha gür kahkahası odayı kaplayan Fatih abi ile ilk kez dernekteki bütün gözler aynı anda bedenimi bulmuştu. Oturduğum koltuğa daha da sinerken beynim ikaz ışıklarını yakmaya başlamıştı ama sanırım bu sefer gerçekten bir görev almıştım! Silahlı olanlarından...

*******

İlk bağımsız bxb kurgumdan selamlar👋

İlk kez bxb yazmıyorum ama tam anlamıyla baştan sona bxb olarak kurguladığım ilk kurgu "Faşist Yemini" oldu.

Beni diğer hesabımdan tanıyan arkadaşlar biliyorlardır ama ben yeniden belirteyim; Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi mezunuyum. Anlayacağınız siyaset benim mesleğim ve en iyi bildiğim dal. Bu yüzden bu kurgu da çok ama çok güzel olacak

İki karşıt grubun da her şeyini biliyorum. Bu yüzden tarafsız bir yazımla aşk dolu bir kitap olacak.

Yüksek ihtimalle yazdıklarımı tarihi olaylarla desteklerim.

Seveceğinize emin olduğum bir kitap olacak.

Hesabım yeni olduğu için kitabı beğendiyseniz dostlarınıza tavsiye edebilirsiniz.

Umarım tanıtım ilginizi çekmiştir.

Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın🙏

İlk bölümde yeniden görüşmek üzere💜

Elena

Faşist Yemini (b×b)Where stories live. Discover now