Özel Güvenlik GxG

seventeen

Zirve'den...

"Bekir! Bayanlarla ilgilen!"

"Bayan değil gerizekalı ama şükret ablam bir şey demesin diye susuyorum." arkamdan gelen sese döndüm, Şafak'ın kardeşi konuşuyordu. Sanırım ismi Seher'di. Merhaba küçük feminist.

Karakolda sanırım Bekir denen adam yanımıza geldi ve bizi ilerletmeye başladı. Bi koridora girince biraz ilerledikten sonra durdu.

"Başak'ın dediği bunlar mı Seher?"

"Evet."

"Olayı meşru müdafaa olacak şekilde Başak anlatmış ama sanırım bu hanfendi bilmiyor. Boş bi sorgu odası ayarlayacağım. Hepsini detaylı anlat. Sende kardeşisin değil mi? Siz hiç bir şey görmediniz. Odanızdaydınız ablanın bağırmasına yanına gittiniz adam çoktan bayılmıştı. Tamam mı?"

"Tamam... "

"Korkma ablana yada sana bir şey olmayacak. Biz hallederiz."

Derin titreyen ellerini birbirine kenetleyip durdurmaya çalışsa da başaramamıştı. Seher Derin'in ellerini tutup sıktığında gülümsedim. En azından destek olmaya çalışıyor.

"Tamam. Lütfen sorgu odasını hemen hazırlar mısınız? Hemen bundan ve burdan kurtulmak istiyorum."

"Gelin." arkasından gidip demir bi kapının önünde durduk. Kapıyı açıp bizi içeri ilerletti. Kendisi de çıkınca Seher'e döndüm.

"Bakın şimdi. Sen sigara içmek için balkon kapısını açtın tamam mı? Buna inandırmalıyız çünkü balkon yada evdeki herhangi bir kapıda zorlama yok. Zorla girseydi haneye tecavüz diyebilirdin."

"Zorlama olmadığını nerden biliyorsun ki?"

"Kamera kayıtları."

"O zaman orada ablan ve sende varsın Seher?"

"Onu ablam halletti bile. Benim olduğum görüntülerin zamanını değiştirip kendisininkileri de sildi. Merak etme polisler fark etmez."

"Öyle olsun bakalım. Ee sonrasında?"

"Sonrası boğuşma zaten. Sen onu gördün ve etkisiz hale getirdin. Elinden geldiğince detay verme. Ne kadar detay verirsen o kadar şansımız düşer."

"Tamam anladım."

Bikaç dakika sonra boş sorgu odasına bikaç polis gelip Seher ve Derin'i çıkarttı. Başlayalım bakalım.

~~~~~
Şafak'tan

Ulan velet Kanay başımıza ne iş geliyosa hepsinin altında sen varsın. İtlerin bitmedi sende gel. Başımız beladan kurtulmasın!

Ferhat'ın bürosuna girdim. Gelmediğini görünce koltuğuna oturup masanın altındaki viskilerden bardağa biraz koydum. Başımın ağrısı ve uykusuzluğum yeterince iğrençti ve artık beynimin değil vücudumunda uyuşması gerekiyordu.

Gözlerimi kapatıp başımı sandalyenin arkasına koydum.

Sakin ol ve mantıklı düşün. Kanay için bir sürü bahane bulabilirsin Şafak. Kardeşin ve ilişkinizin ne olduğunu bilmediğin o kadını kurtarabilmek için bulanilirsin.

Senaryo Seher'de. O zaten anlatır. Zirve sigarayı durmadan balkonda içiyor illaki izmarit vardır. Parmak izi? Hayır eldiven takmıştım. Görüntüleri de şimdi Ferhat halledecek zaten... Ahh neden her şey bu kadar karışık?

Kapı sesiyle kafamı kaldırıp gelen Ferhat'ı görüp ayağa kalktım.

"Görüntüler ne durumda?"

"Geliş saatini ayarladım. Kodlamalarda da oynama yaptım. Kendi programım olduğu için değiştirildiğini anlamalatı imkansız."

"Sorun çıkmayacağına emin misin?"

"Adım kadar."

"Eğer bi sorun çıkarsa-"

"Sonun olur Şafak. Beni tehdit edecek son kişisin." dişlerimi sıkıp flashı alarak odasından çıktım. Ben Zirve'yi çeken insanım sen kimsin köpek.

Hızla motoruma binip Zirve'nin evine gittim. Flashtaki oynanmış görüntüleri kamera kayıtlarına ekleyerek fark etilmemesini umdum.

Bi'kaç siren sesi duyunca hızla evden çıkıp yine arka bahçenin duvarından kaçtım.

~~~~

Zirve'den

Sorgu odasındaki onlarca saçma ve olaydan bağımsız soru sonrası çıktım ve Şafak'ı aradım.

"Her şeyin tamam olduğuna emin misin?"

"Yarın 3.sayfa haberlerinde okursun."

"Hallettin mi?"

"Bana güven. Hallettim. Ve Kanay'lardan hisse almaya hazır ol."

"Ne?"

"Küçük Kanay'ın şikayetini geri almak için hisse iste. Kanay için yapmayacakları şey yok. Hisseyi al ve Kanay'ın şikayetini geri al. İşlemler bitince ben bi yolunu bulucam ve yine içeride olacak."

"Sadece Kanay'dan kurtulmak istiyorum."

"Sen her zaman fazlasını istersin. Sen Zirve'sin. İsminle aynısın. Bu yüzden kendini kandırmayı bırak."

"Kapat."

Telefonu kapatıp çantama koydum.

"Sorgunuz bitti gidebilirsiniz." rastgele bi memurun komutuyla kızları da alıp karakoldan çıktım. Kapıda Şafak bekliyordu.

"Zirve Hanım. Özel konuşabilir miyiz?"

Göz ucuyla kızlara bakıp kafa salladım.

"Seher bir süre sizde kalabilir mi? Aynı anda hem sizi hemde onu korumam zor olur. Özür dilerim ama başka seçeneğim yok. Kabul edin."

"Şafak... Hayatımı kurtardın. Kardeşini reddedecek değilim."

"Teşekkür ederim." ceket yakalarını tutup yüzüne yaklaştım.

"Hatta evde güvenebileceğim bir güvenliğe ihtiyacım var. Sen ol."

"İşime gelir."

"Yapamadığımız kutlamayı da yapar mıyız? "

"Ahh! Yaparız ama önce kızlar." göz devirip arabaya ilerledi. Bende gülüp arkasından arabaya bindim.

~~~~

Evet 3 aylık bekleyişinizden sonra bu sikko şey.