57

10.1K 801 481
                                    

*iyi okumalar 🖤

Gecenin köründe, telefonuna gelen bildirimler Doruk'u uyandırmıştı. Arkadaşlarının geldikleriyle ilgili yazdığını okuyunca yataktan doğruldu. Oldukça geç kalmışlardı. Kürşat'ı uyandırmamaya özen gösterip yataktan kalktı. Kürşat'a bundan bahsetmemişti. İstediği şeyler oldukça rezildi ama Doruk, bu yüzden söylememezlik yapmamıştı. Söylerse, Kürşat'ın ona kızacağını düşünüyordu. Arkadaşlarıyla rahattı ama bu rahatlığı, sevgilisi anlayamazdı. Onda 'Sen bunları, birinden nasıl istersin?' deyip, delirme potansiyeli görüyordu. Sessiz adımlarla odadan çıktı. Arkadaşlarına zili çalmamalarını tembih etmişti. Köşkten tamamen çıkıp, farlardan dolayı aydınlanan dış kapıya ilerledi.

Uğurcan valizle dışarda durmuş, onu bekliyordu. Doruk yanına ilerleyip, valizi aldı. Garanti olsun diye açıp, kontrol de etmişti.

Uğurcan "Pezeveng bize yaptırdığın şeye bak." diye homurdanınca, Doruk göz devirdi.

"İlişkim için büyük bir adım attın. Kardeşin için mutlu ol."

Uğurcan ona tiksintiyle bakıp "Fantezi dünyanı sikeyim." dedi.

Korna çalınca, arabaya kısa bir bakış attı.

"Sizle kalayım mı? Yarın otobüsle dönerim."

Doruk tek kaşını kaldırırken, arabadaki karartıya baktı. Uğurcan ve Munteza sürekli aynı ortamda olduğundan, birlikte olmayı dert etmezlerdi ama Uğurcan'ın sesi fazla isteksiz gelmişti.

Doruk evdeki sevgilisine bu misafirleri nasıl açıklayacak emin olamasa da "Gel kardeşim, ayıpsın." dedi.

O an tekrar korna çalmış ve ikisi de yerinden zıplamıştı. Munteza arabanın camıni indirip, Doruk'a hiç bakmadan Uğurcan'a seslendi.

"Gel artık."

Uğurcan soğukça "Sen git. Ben burda kalmaya karar verdim." dediğinde, Munteza öfkeyle güldü.

Onun kendisinden yine kaçacağını tahmin ediyordu. Zaten her zaman kaçak dövüşürdü. Bu yüzden aralarındaki husumet asla bitmemişti.

Munteza "Bin arabaya." dediğinde, Uğurcan daha da sinirli hissetti.

"Sen git diyorum."

Doruk kaşlarını çatarak "Kavga etmeyin." dediği an, Munteza ona bakmıştı.

"Sevgilinle sikiştiğin herifi aynı eve sokacak kadar gevşek misin lan sen?"

Doruk "Siktirme be-" derken, arkalarından gelen kaba ses "Ne diyorsun lan sen?" demişti.

Doruk'un tüyleri diken diken oldu. Sevgilisinin uykudan dolayı çatallaşmış çıkan sert sesi, bedenini titretti. Munteza'nın dediğini duymuş muydu? Gözlerini yumup duymamasını diledi. Malesef Tanrı bu sefer ondan yana değildi.

Uğurcan dudakları arasından küfür mırıldanırken, Kürşat yanlarına gelip ikisinin arasında gezinmişti. Sert bakışları Doruk'ta sabitlendi. Doruk, sanki etrafındaki hava darlaşmış gibi nefes alamadı. Birkaç kez öksürdükten sonra, gözlerini sevgilisi hariç her yerde çevirdi.

Kürşat'ın kanı kaynıyordu. Doruk yanından kalktığında uyanmış, tuvalete gittiğini düşündüğü sevgilisinin ardından sigara içmek için balkona çıkmıştı. Ön bahçe tarafından gelen ışığa anlam veremese bile, korna sesiyle birilerinin geldiğini anlayıp aşağı inmişti. Doruk'un daha önce gördüğü arkadaşlarıyla konuştuğunu görünce yanına ilerlemişti. 'Sikiştiğin' denilmesi, beklediği şey değildi. Kürşat olayları hızlı kavrayan bir adamdı. Sevgilisinin onu mal yerine koyduğunu da hemen anlamıştı. Arkadaşım dediği herif yatak arkadaşıydı. Bir de eskileriyle görüşmediğini söylemişti. Diplerinde çıkmıştı.

Sev Sevebilirsen (bxb)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin