13

30 4 78
                                    

Günaydın. (öhöm evet 7 de kalkıp yazdım. Saat de 8.42)

İyi okumalar.

* * *

Taehyung, uyandığında önce sersemce etrafına baktı. Sonra yanında uyuyan masum çocuğu gördüğünde vücudunu ona çevirdi ve gülümseyerek onu izledi. Ağzı hafifçe açık olan Jungkook, tıpkı bir çocuğa benziyordu uyurken. Biraz daha izledikten sonra, saat geldiği için kalkmaları gerektiğinden doğruldu ve komodindeki saatini alıp, koluna taktı. Jungkook da Taehyung'un yataktaki hareketlerinden dolayı mırıldanmaya başlamıştı.

"Saat kaç?"

Taehyung, gözleri hala kapalı olan Jungkook'u eğilip öptü ve geri çekildi.

"Günaydın sevgilim. Saat 7 ve kalkmamız gerek. Üzgünüm kafeyi ben açacağım dedi. Yoldan dolayı da erken gitmemiz gerekiyor. İstersen uyumaya devam et. Sonra gelir seni alırım?"

Jungkook başı hala yastıktayken iki yana salladı.

"Gününün iki saati yolda geçmesin."

Kukla gibi doğrulduğunda, gözleri hala kapalıydı. 

"Bir şeyler yiyelim mi? Kafeye kadar acıkır mısın?"

Jungkook genişçe esnedikten sonra başını iki yana salladı. 

"Saçımı yıkasam sadece? geç kalır mıyız?"

Taehyung yataktan kalkıp Jungkook'un tarafına geçti ve onu kaldırdı. 

"Gir bi duş al. Zamanımız var. Hatta beraber mi alsak?"

Taehyung, elini hafifçe Jungkook'un belinde dolaştırırken Jungkook esmer olanın göğsüne vurdu.

"Hyung!"

"Tamam tamam. şaka yaptım. Üstüne giyecek bir şey iste misin? Pantolonlarım sana uymaz sanırım ama..."

"Aslında sweat tarzı bir şey olabilir."

Taehyung, dolaptan seçtiği sweat ve boxerı alıp, banyoya koydu. Jungkook onu izlerken mkonuştu.

"Havlular da bu dolapta."

Lavabonun  yanındaki dolaptan fön makinesini çıkarıp, prize taktı. 

"Imm.. Şu yukardakine basarsan su tepeden akar. Normal fıskiyeden açmak itersen de bunu kaldırman yeterli."

Diğer dolabı açtı. 

"Benim şampuanlarım orda ama bunlardan birini de kullanabilirsin."

Jungkook gülerek itekledi onu.

"Hyung git artık. Gören de üniversite sınavına giriyorum sanacak. Alt tarafı duş alacağım."

"Pekii.. Alt katta olacağım. Hazırlanıp gelirsin."

Jungkook başını sallayıp kapıyı kapattı ve kilitlemek ile kilitlememek arasında kalıp, kilitlemeye karar verdi. 

"Aeişşş.."

Kilidi tekrar açtığında, Odadan çıkmak üzere olan Taehyung genişçe gülümsedi. 

Taehyung, Jungkook rahatsız hissetmesin diye üzerini misafir odasında değiştirmişti. Daha sonra aşağı inip, ikisi için de sandviç hazırladı. Hızlıca kahve yapıp, termoslara doldurdu ve sandviçlerle beraber, çantasının yanına koydu. Yukarıdan fön sesi geldiğinde saatine baktı. Dışarı çıkarken hazırlanıp beklemek yeni bir şeydi onun için gülümseyip etrafına baktı.

"Ben mutlu bir adamım."

Diye herkese ilan etmek istiyordu. Tabii böyle bir şey mümkün değildi. En azından babası hayattayken. 

Le Café De CapellaWhere stories live. Discover now