10

10.7K 755 79
                                    

Rica ediyorum oy verip, yorum yapar mısınız...

Keyifli okumalar.

Yankı'dan

Gözlerimi hissettiğim baş ağrısı ile açmıştım. Yerimden doğrulup, kafamı ovmaya başladım. Ağrının gitmesini beklerken şiddetinin artması ile ağzımdan küçük bir inilti çıktı.

Dayanılmaz bir ağrıydı.

Yatağa sinip, pikeye sıkıca sarıldım. Geçmesini beklemekten başka çarem yoktu. Çalan kapı ile bakışlarım kapıya döndüğünde gülümseyerek Uraz gelmişti. "Neden ağlıyorsun?" Ağlıyor muydum? Elim gözüme gittiğinde hissettiğim ıslaklık şaşkına uğramama neden oldu.

"Başım ağrıyor, ondan sanırım."

Ne için ağladığımı bilmiyordum.

"Ağrı kesici verebiliriz bu hafta ama dozu hafif olacak." Ellerimi semaya açıp, şükür demek istiyorum. "Daha iyi misin ?" Elleri saçlarımı bulduğunda ondan uzaklaşmak istedim ama yapamadım.

"İyiyim."

Dudakları bu sefer saçlarımı bulduğunda sarılmıştı ama karşılığı yoktu bunların. "Ne kadar kaldı ?" Diye sordum yorgun bir sesle. "10 ay sonra temizsin." Yutkunmak istedim. Bu kadar süre bu hastanede mi kalacaktım?

"Bunaldım artık."

Ona açık olmak ne kadar doğruydu bilmiyorum ama artık bir tavır ortaya koymak da yoruyordu. Kabul etmem gereken bir gerçek vardı. Keskin'ler öz ailemdi, beni istemeyerek o adama vermediler.

"10 ay daha burda kalamam..." Sesimdeki çaresizlikle kafamı eğdim. Böyle biri değildim...Ben asla duygusal adımlar atmazdım. Şimdi her şeye duygusal yaklaşıyordum.

"Abim." Saçlarımı okşayan eli beni kendisine çekmişti. "Biliyorum bunalıyorsun." Dedi saçımı öperken. "İnan başka bir çare olsa, seni burda bir dakika bile tutmam." Çaresizlik kötüydü.

Annem diye bildiğim kadın benim daha öz çocuğu olmadığımı öğrenmeden arkasına dönmüştü. Ne o adamın cenazesine ne de beni görmeye hastaneye gelmişti.

Arkadaşlarım yoktu, o adam sağ olsun.

Ben kimsesizdim.

Ama ilk defa kimsesizliğimi bu kadar derin hissediyordum.

"Nasıl o adamın eline düştüm?"

Bedeninin gerilediğini hissettim. "Babam asker biliyorsun. Sen 1 yaşına bastığın gün suikast oldu. Çevremizdeki evlere saldırıp, bombaladılar. Ben seni almak için yukarı çıktığımda geç kalmıştım..."

Sesi sonlara kırıldığında ondan ayrılmıştım. "O adamlardan biri seni almış...satmış seni."

Babam sandığım adama satılmışım. Kelimeler boğazıma dizilirken yere çöküp deli gibi ağlamak istiyordum.

Bunları hak etmedim...Kendi halinde olan bir çocuk bunları nasıl hak eder?

"O adam ailemi, çocukluğumu, hayallerimi çaldı benden."

Titrediğimi hissettim.

"Bu saatten sonra iyi bir şey olursa ne olacak, bana ne gibi faydası olabilir ?" Sesim çok acımasız çıktı. Hem kendimi hem de Uraz'ı yaralıyordu.

Uraz karşımda omuzları çökmüş vaziyette bana bakıp, bakışlarını çekti.

"Asker olamıyacam Uraz...Uyuşturucu bağımlısı bir kardeşi de aranıza alamazsınız. İyileşmem geçmişimi telafi etmiyor."

YankıWhere stories live. Discover now