İntizar

Yeni Bir Gün

* Bölümlerin daha hızlı gelmesi için vote ve yorum bırakmayı unutmayın iyi okumalar kuzular ,minimum 100❤*

Mete yüzünde hissettiği uyuşuklukla birlikte yutkunurken cildindeki hafif yanma hissiyle birlikte araladı lâcivertlerini.
Sanki suratının iki yanından askılı kancalar geçmiş gibi özellikle tek tarafı olmak üzere gerginlik ve baskı hissediyor olsa da elle tutulur bir acı yoktu.

Sanki güneşte fazla kalmış ve akşam  güneş yanıkları yüzünden ufak bir rahatsızlık hisseder gibi belli belirsiz bir acı tarafından ara sıra yoklanıyordu.

"Günaydın!"dedi hemşirelerinden biri.
Yavaşça tansiyonu ölçülürken kolunu sıkıca saran ve basınç yapan tansiyon aletine bakındı ve kuruyan diliyle yutkundu Mete.
"Mete Bey,herhangi bir  yan etki hissediyor musunuz ?"

Mete olumsuz anlamda başını sallarken hemşire yavaşça gözlerine bakıp göz bebeklerinin tepkisini ölçtü ufak bir ışıkla birlikte.
"Hâlâ etki altında ama bir kaç saate ilaç etkisi geçecektir... İsterseniz biraz daha oturun..."

"Arkadaşım ve yiğenim bekliyordu..."dedi Mete telaşla ayaklanırken .

"Hâlâ ilaç etkisi altındasınız ve..."dedi hemşire bileğinden aleti çekip çözen telaşlı lâcivertlere bakınıp.
"Ve hala tam olarak..."

"Arkadaşım..."dedi Mete telaşla yattığı yerden doğrulurken.

İlk olarak Dağhan onu görsün istiyordu.
İlk olarak Dağhan kucaklasın istiyordu.
Sanki kırk yılda bir " beş" gelen karnesini gösterme telaşı içindeydi ve...

"Yüzünüze bakmayacak mısınız ?"dedi hemşire aceleyle.

"Ha.."dedi Mete ellerini yüzünde gezdirirken.
"Yüzüm...Olur..."

Hemşire aynayı yavaşça Mete'ye uzatırken Mete bomboş halde yansımasına baktı.
Lâcivertleri hevesle kendi yüzünde gezinip bir kusur aramak üzerinde odaklanmış olsa da tam anlamıyla bir kusur seçilmiyordu yüzünde.

Sadece yüzünün yanık olan kısmındaki deri rengi kendi deri rengine göre yer yer koyuluk içeriyordu.
Bir kaç ton fark vardı.
Sanki ufak bir güneş esmerliği gibi duruyordu onlar da belli belirsiz benek biçiminde.

Öyle ki burun dibine kadar girmediğinde belli bile olmayacak ufak noktalardan ibaretti.
Ancak yakından henüz iyileşme aşamasında olduğu belliydi.

"Bir kaç haftada kaybolur..."diye açıkladı sarışın kız.
"Bir kaç krem ve kür var uygulanılması gereken doku tam olarak cilt rengine göre eski halin..."

"Arkadaşıma bakacağım bi..."dedi Mete  sendelerken.

Öpsün istiyordu !
Görsün istiyordu.
Yeniden güzel görsün onu istiyordu.

Mete ağzındaki bayat tadla birlikte ilaçtan alt üst hale gelmiş midesinin zorlandığını hissediyor ve boğazına kadar inip çıkan safra suyuyla birlikte yüz ekşitiyordu.
Narkoz etkisi hafif çakır keyf olmuş bir sarhoşluk gibiydi.
Ağzında bıraktığı tat ise gerçekten lezzetsiz ve kolonyavari bir tat idi.

Mete alkol almaya beş yaşında başlamıştı  ve büyükleri bunun "aslan yavrusu aslan sütü  içer" lafı ile birlikte bir erkeklik gösterisi olarak övünç kaynağı haline getirmişti.
Eh,tabi normal zamanda alkole erişemeyen ve ziyafetlerde baş köşede oturup eline şişe verilen her çocuk gibi...