🦋 🦋 🦋 🦋 🦋 🦋 🦋 🦋 🦋 🦋 🦋
Bütün hafızalardan Mrs Potter'ın -Harry'nin annesi- kim olduğu silinmişti. Dumbledore, birinin zamanda geriye gidip Mrs Potter'ın ölümüne sebep olduğunu öne sürüyordu. Bu Büyücü Dünyası için büyük bir tehdi...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
2. Bölüm
Beklenmedik Teklif
"Resmen saçları kıpkırmızıydı ve Salazar'ın kirli mendili adına! Gryffindorluların hepsi ona gülüyordu. Kesinlikle Chloe Malfoy'un yüz ifadesini görmen gerekiyordu." Olivia ve Jenna Ortak Salon'a doğru ilerlerken Hogwarts'ta son zamanlarda en çok gündeme gelen olayı konuşuyorlardı. Olivia, Malfoy'un yüzünün aldığı şekli gözünün önüne getirdiğinde kahkaha atarak gülmeye başladı. Jenna, Olivia'nın böyle bir şey yapacağını beklemiyordu. Hazırlıksız yakalanmıştı ve şaşkınlıkla onun gülüşüne gülmeye başladı.
Koridorda ikisinin kahkaha sesi yankılanıyordu. Sirius "Yaklaşıyorlar, James. Hazır mısın?" dedi. James garip bir şekilde gerilmişti. Özür konuşmaları yapmaktan nefret ediyordu ama Jenna'nın hâlâ ona kırgın olduğu düşüncesi James'i deli ediyordu.
"Kes şunu! Sen güldükçe benim de gülesim geliyor." Olivia gülmesini bastıramayıp "Asıl sen kes! Sen gülmeyi bırakmadan ben nasıl bırakayım?" dedi. İkisi de Ortak Salon'da maruz kaldıkları bakışları umursamadan Slytherin masasına oturdu. Olivia duvara yakın olan yere oturmuştu. Jenna da onun karşısına oturdu. Kısa bir süre bile olsa gülmeyi kesmişlerdi. Tekrar göz göze geldiklerinde kahkahalarla gülmeye kaldıkları yerden devam etti.
Olivia aniden gülmeyi bıraktı ve sinirle Jenna'nın arkasına baktı. Ciddi durabilmek için üstün bir çaba sarf ediyordu. Jenna, Olivia'yı böyle görünce elleriyle ağzını kapattı. "Ruh Emici görmüş gibi bakmayı keser misin?" Olivia gözlerini bile kırpmadan "Rum Emici olmadığı konusunda o kadar emin olma." diyerek masadan kalktı. "Ben birazdan gelirim." Jenna, Olivia'nın nereye gittiğini anlamamıştı. Bazen ondan korkuyordu. Çok ani ruh hali değişimleri vardı.
James, Jenna'nın yanına oturmak için arkasına geçtiğinde Olivia'nın en içten şekilde sergilediği öldürücü bakışlara maruz kalmıştı. Gözlerindeki zümrüt yeşili alev bütün Hogwarts'ı kasıp kavurabilecek türdendi. Ama James Potter, Olivia Snape'den çekinmezdi. O da Olivia'ya alayla baktıktan sonra aralarında sözsüz bir tartışma başladı. Olivia yaptığı "Ruh Emici" benzetmesinden sonra masadan kalktı ve birazdan geleceğini söyledi. James, Olivia'nın hiç gitmeyeceğini düşünmeye başlamıştı.
Jenna yanındaki hareketliliği hissettiğinde kafasını çevirdi ve kimin oturduğuna baktı. "James senin burada ne işin var?" Jenna o kadar şaşırmıştı ki ne yapacağını bilemedi. James Potter tarihe kazınması gereken bir hareket yaparak ikizi Jenna Potter için Slytherin masasına oturmuştu. Çapulcular, James'in içinde bulunduğu duruma uzaktan uzağa gülüyorlardı. Sirius kafasını kollarının arasına almıştı ama titrediği için herkes onun güldüğünü anlayabiliyordu.
James, Slytherinlilerin attığı öldürücü bakışları görmezden gelerek konuşmaya nasıl başlayacağını düşündü. Sabahtan beri şu lanet konuşmayı yapabilmek için prova yapıyordu. "Jenna ben gerçekten üzgünüm. Bu olayı uzun zaman önce kapattığın için unuttuğunu düşünmüştüm." Jenna, pürdikkat James'i izliyordu. "Evet, konuyu kapattım. Çünkü daha fazla bu saçma sapan olayla alakalı saçmalamanı istemedim."
