0.3 | sürdük

246 31 109
                                    

Kalbim tekledi.

Nasıl oldu bilmiyorum ama yemin ederim, birkaç saniyeliğine kalbim tekledi.

"Pardon..." dedim kendimi hızla geri çekerken. Göz kontağımız kesilmişti, kahverengi harelerinin etkisinden zor da olsa kurtulmuştum.

"Sorun değil." dedi sakin bir sesle. "Siz iyi misiniz?"

"Daha iyi günlerim olmuştu." Söylenerek ayakkabılarıma doğru eğildim. Gerçekten de yapabileceğim ne kadar kötü başlangıç varsa onları yaparak başlamıştım güne. "Galiba bugün her şeyin üst üste gelme günü."

"Galiba..." dediğini duydum Sosa'nın ama belli belirsiz gelmişti kulağıma, fazla üzerinde durmadım bu yüzden. Bağcıklarımı bağlayana kadar başımda dikilmesi ve tek kelime etmemesi de bir garip hissettirmişti nedense.

Sesiyle de sessizliğiyle de bir şekilde bana bir şeyler hissettirmeyi başarıyordu.

Düğüm yaptığım ipi iki yanından sıkıca çekip ayaklandım ve üstümü düzelttim. Sosa yine sessiz kalarak içeri geçtiğinde ben de onun peşinden ilerliyordum.

Bir süre sonra, ''Pereira ben yokken bir şeyler anlattı mı?'' dedim hem sessizliği bozabilmek için hem de bunu gerçekten merak ettiğimden. Sosa düz bir sesle, ''Hayır.'' dedi ve aramızda geçen son konuşma da bu olmuş oldu böylece.

Toplantı klasik geçti. Hafta içi defalarca kez okuduğum ve artık ezberleyecek raddeye geldiğim raporları bir kez daha tekrar ederek bazı notlar aldım. Ayrıca Farioli'nin bana attığı istatistikler de fazlasıyla yardım etmişti rakibi tanıma konusunda. Onların da geçen hafta aynı rakiple maç yapmış olması, Fari'nin de en az benim kadar detaycı biri olmasıyla birleşince benim için ortaya çok iyi bir sonuç çıkmıştı.

Farioli'yi anmak yüzümde ufak bir tebessüm oluştururken telefonumu çıkardım ve onunla olan mesajlarıma girdim. Sabah beni uyandırmak uğruna attığı mesajların hepsi duruyordu ve onları yeniden görmek hafifçe gülmeme sebep oldu.

Kime: Fari

Dünyanın en iyi teknik direktörüyle mi görüşüyorum? (12.47)

Önce isminin altında 'çevrimiçi' kelimesini gördüm, hemen ardından da 'yazıyor...' oldu o kısım.

Kimden: Fari

Sir Alex Ferguson'a bağlıyorum hemen... (12.47)

Fari'nin egosunu konuşturmadığı nadir konulardan biriydi sanırım bu. İkimizin de kırmızı çizgisiydi Sir Alex Ferguson.

Kime: Fari

Antrenmana yetiştin mi? (12.47)

Kimden: Fari

Ben antrenmana yetişmem, antrenman bana göre ayarlanır. 🏻 (12.48)

Kime: Fari

Teşekkürler İbrahimovic ahahahha (12.48)

Takım otobüsüne bindikten sonra kafamı koyup uyku pozisyonu aldım direkt. İnsanlar beni gözlerimi dinlendiriyor sansa da ciddi ciddi uyumuştum birkaç dakika içinde ve bir gram utanmıyordum bundan dolayı. Filipe'nin de gözleri kapalıydı ve tek güvencem de oydu sanırım.

Dışarıdaki hareketlilik göz kapaklarıma yansırken yavaşça gözlerimi araladım. Kaç dakika geçtiğine dair bir fikrim olmasa da artık yaklaşmış olmalıydık. Önce bir sis bulutu girdi görüş açıma. Henüz rüya ve gerçeklik arasındaki o yerde olduğum için birkaç saniye ne olduğunu anlayamasam da sonradan stada yaklaştığımızı ve dışarıdakilerin taraftar olduğunu, sis bulutunun da meşale kaynaklı olduğunu anlamam uzun sürmedi.

maestro | josé ernesto sosaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin