MEDUSA ( GÜÇLÜ KADINLAR -3)

2

    O yaz tatilde ailesine çalışacağını söylesi ve eve gitmedi. Cennet'in babasının mal varlıgı hayli fazlaydı ve Elvan onun mafyalar arasındaki konumunuda istiyordu. İstediği gibi de oldu. Ilk kez mafya toplantısına katıldığında başta kimse onu ciddiye almadı. En çok da Cennetin katili. Elvan toplantıya siyahlar içinde katılmışti. Genis siyah kiyafeler ile vücudunu ,maske ve güneş gözlüğü ile yüzünü siyah kısa perukla da saçinı saklamıştı.

  " Bu kim böyle sadece liderler olacak sanıyordum." 

  " Benim kim olduğum  önemli değil. Ben artık sizden biriyim. Zekinin koltuğu da benim. Intikamı da "

  Elvan bunları söylerken geziniyordu. Bir anda Cennetin katilinin boğazına bıçak dayadığında bile onu ciddiye almamışlardı.

 " Indir o bıçagı aptal" demisti adam. Öldurulmeyeceğinden o kadar emindi ki.

 Elvan keskin bıçağı bastırarak adamın boğazımdan geçirdi. Herkes dehşetle ona bakarken o bir şey hissetmedi. Öldürdüğü kisi insan değildi nasıl olsa. Bıçağı temizleyip cebine koydu ve yerine oturdu.

 " Itirazı olan var mı?" Dedi Elvan

Kimse konuşamıyordu. Bu kiz kimse onu ya hemen yok etmeleri gerekiyordu ya da kabullenmeleri. Onlar kabullenmeyi seçmişlerdi. Zeki bey onlardan biriydi ve bu adam ölmeyi hak etmişti. Mafyalar arasında bile  bir racon vardı.
Elvan o günden itibaren dehşet salan bir mafya olmuştu. Adı medusa olarak anılmıştı. Kimse gozlerine bakamıyordu.  Asla maskesini çıkarmamıştı.  Zeki beyin mal varlıgını genişleterek aynı zamanda büyük bir şirket sahibi olmuştu.
  Uyuşturucu ve kaçakçılıkla işi olmamıştı ve kendisine karşı geleni yok etmişti. En büyük hobisi ise ceza almaktan gücüyle kaçan insanları cezalandırmaktı. Adalet olmayan bir yerde adaleti o sağlamalıydı. Bir yıl sonra annesini ameliyat ettirerek kurtardıgı Hakan onun yanında çalışmak istemişti. Şimdi ülkenin en güçlü ve korkulan mafyasıydı. Polis bile bazen ondan yardım alıyordu. Suç işlemiyordu. Tabi ona göre ülkesine zara verecek kişileri ortadan kaldırmak suç degildi.
    Sonucta çok korkulan biri olmuştu. Medusa deyince yer altındakiler ondan korkuyla bahseder olmuştu. Ne de olsa Kendisine suikast düzenlemeye çalışan herkesi ortadan kaldırmakla kalmamış işlerini de batırmışti.
   Epey iyi bir geliri vardı.  Farkli bir kimlikle dünya çapında işler yapıyordu ve ülkedeki sayılı zenginlerdendi. Birkaç ünlü restoranın ortağı ve lüks bir barın sahibiydi.  Hakan ile çok yakın arkadaş  olmuşlar Melek hanım ona annesi gibi davramıştı.

   Bunca zenginlik içinde tek sorun ailesinin onun mafya olduğundan habersiz olmasıydı. Onlara göre Elvan okulu bitirip kasiyerlik yapıyordu. Elvan icinde üç farkli kimlikle yaşmak kolay degildi.Mafya olan medusa , iş insani Anka keskin ve kasiyer Elvan. Babasının tüm ışrarlarına rağmen Istanbulda kalmıştı.

  Şimdi geri dönmek zorundaydı. Şimdi Izmire gitmek zorundaydı. Hiç dönmek istemiyordu. Tabi bunun asıl nedeni kardeşleri arasındaki en ezilen kardeş olmasıydı. Üstelik Binbaşı olan Selim abisiyle karşılaşmayi hiç istemiyordu. Sanki her an bir şey anlayacak gibiydi.
  Ablası Suna zeki bir doktordu. Sürekli onun zakasıyla dalga geçerdi. Küçuk abisi Murat Mimardı. Önemli işlere imza atmıştı . Küçük kız kardeşi Yeliz veterinerliği yeni bitirmiş hemen iş bulmuştu. Babası sürekli çocuklarıyla övünürdü. Elvan haric. Iyi bir üniversiteye gitmemişti, basit bir kasiyerdi. Iyi kazanamıyordu ve babasının yüz karasıydı. Üstelik annesi de onu güzel bulmuyordu. Surekli fazla kilolarından , giyiminden şikayet edip duruyordu.

    Tabi Elvan uzun zamandır onlarla görüşmemişti. Kimse onun yeni halini bilmiyordu. Uzun süreli spor ile fizigi oldukça fitti. Gözlüklerinden basit bir operasyonla kutulmuştu. Saçlarını uzatmıştı . Bakım içinde büyük paralar harcıyordu. Mafya olmak kolay değildi. Üstelik para zamanı satın alıyordu ve kendine yeni yetenekler ekliyordu. Tabi helikopteri olduğunu ve kullanabildiğini ailesine açıklayamazdı. Yine ezik rolü yapacaktı. Işinin uzun sürmemesini umdu.

  " Hakan hazırlan Izmire gidiyoruz"

   " Ben de mi geliyorum"
 
  " Tabi ki geliyorsun. Bu işkenceyi yalnız çekemem. Bir ev ayarla orada otelde kalmayalım. Hatta güzel bir yer bulursan satın al. Bugün işleri halledelim. Bir süre burada olmayacağız"

 " Tamam . Hallediyorum"

 Hakan iyi bir çalışandı ve asla Elvanın arkadaşliğını suistimal etmiyordu.

 " Melek teyze istersen sen de gel

 " Yok kızım. Ben köyüme gideceğim bir süre"

Hakan ayarlamaları yaparken Elvan babasını aradı.

 " Babacım. "
 
" Hayırsız. Biz aramasak hiç aramayacaksın "

 " Işlerim yoğun babacım. Patronum çok katı"

 " Neyse . Ablan evleniyor. Aslında nişanda çağıracaktım seni ama gerek olmadığını söylemissin"

 Elvan böyle bir şey söylememışti. Muhtemelen ablası ondan utanmıştı. Doktorun kasiyer kardeşi olmasinı istemiyordu tabi. 

 " Dügün ne zaman"

 " Düğün iki hafta sonra. Gel burada kal"

 " Tamam babacım ben bilet ayarlar gelirim"

    Telefonu kapattığında sinirden gözleri doldu. Selim abisi hariç tüm aile ondan utanıyordu. Güzel değildi , zeki değildi , bir yeteneği de yoktu. Üstelik babası ne kadar istesede öğretmenlik okumamıştı. Ne zaman eve gitse annesi ona diyet yemekleri hazirlar her yediğine laf ederdi. Kardeşleri onunla dalga geçerdi. Değişmiş olsa da artık gitmek istemiyordu. Uzun zaman olmuştu.

     " Herşeyi ayarladım. Elvan sen iyi misin?"

  " Babamla konuştum"

  " Elvan bence havalı bir giriş yapabilirsin. Hepsi öylece kalir "

  " Evet Hakan abime ve  babama mafya olduğumu da söyleyeyim kalpten gitsin adam. Selim de  içeri atar beni herhalde"

 " Niye atacakmış. Biz polislere ve askerlere yardım ediyoruz. Kaç kez askerlere kacak silahları teslim ettik. Üstelik teröristleri de temizliyoruz"

  " Olmaz Hakan ben hiç bir masum insanı öldürmemiş olsam da annemin bana canavar gibi bakmasını istemem. Elbet bir gün oğrenecekler. Ama uygun bir zamanda"

 " patron sensin. Iki günümüz var "

  " Gidip işleri halledelim. "

  Binbaşı Selim rapor işlerini bitirip gerindi. Rapor işlerinden nefret ediyordu. Eve gitmek de istemiyordu. Şımarık ablasının dügün telaşı çok sıkıcıydı. Üstelik annesi de onun etrafında dört dönüyordu. Aman dünürlere rezil olmayalım diye herşeyin en güzelini almışlar çokça masrafa girmişlerdi. Durumları iyi olsa da gereksiz bir sürü harcama yapmışlardı. Annesi iki kızını da çok şımartmıştı. Murat ise hiçbirini umursamıyordu fazla kibirliydi. Yakın olduğu tek kardeşi Elvan ise yıllardır gelmiyordu. Selim onu hep korumaya çalısıyordu. Elvan sessiz çekingen bir kızdı. Kardeşleri onunla dalga geçerken Selim onu koruyordu. Yıllar olmuştu onu görmeyeli. Arkadasının ölümümden sonra daha bir içine kapanmıştı. Nerede çalıştıgını bile söylemiyordu. Selim araştırmış kücük çaplı bir mağaza olduğunu görmüştü. Arkadaşı odaya girince kalkıp karşısına oturdu .