Kenevir

4.Bölüm

"'Bu yaptığımız hiç bir şey. Çevrendeki insanlara dikkat etmelisin' yazıyordu notta kafamı kaldırıp Jack'e baktığımda bana baktığını gördüm.

"Nerden aldın bunu." dedim. eliyle ortada duran yuvarlak masanın üstünü gösterdi. Kâğıdın arkasını çevirip baktım hiç bir şey yoktu. "Ben üst kattayım. Hakan arabadan malzemeleri getir misin?" dedim ve üst kata çıktım. Kendi odama girdim ve aynanın karşısına geçtim. Hakan kapıyı çalıp odaya girdi. Elimle malzemeleri bırakması gereken yeri gösterdim. Çekingen bir ifadeyle kapının ağızında duruyordu.

"Çıkabilirsin Hakan." dedim.

"Yok ben şey diyecektim kıble ne tarafta?" dediğinde, kahkahayı bastım. Bana ters ters bakmaya başladı.

"Bunu bana sormana gülüyorum yoksa tabiki istediğini yapabilirsin. Senin telefonun yok mu?" dedim.

"Var ama onlar bazen yanlış gösteriyor. Yanlış kılacaktım son anda bir amca beni uyardı sağolsun." dedi.

"Bilmiyorum sakın Jack'e sorma ben bilmiyorsam o hiç bilmez." dedim.

"Niye ki?" dedi, masumca.

"Çünkü o müslüman değil o hristiyan." dedim.

"Hımm Allah onu affetsin." dedi. Kapının açılma sesi geldi ve içeriye Jack girdi.

"Az önceden beri sizi kapıda dinliyorumda sohbetinize doyum olmuyor. Çok sıkıcısınız." dedi, Jack.

"Neyse ben gideyim." dedi, Hakan ve kapıdan çıkıp gitti.

"Çıksana sende ne bekliyorsun." dedim, Jack'e.

"Ay sende hiç çekilmiyorsun ha! Şu kıyafeti getirdim istemiştiniz ya prenses." dedi, sonrada çıktı.

Yerdeki karton poşetlerin hepsini alıp banyoya girdim. Banyodaki büyük yuvarlak makyaj aynasının önündeki sandalyeye oturdum. Poşetleri yere koyup içindeki büyük makyaj kutusunu çıkardım. Makyaj kutusunu açtığımda iki tarafında kat kat açıldı içinde bir sürü makyaj malzemesi vardı.Kendimi bir erkeğe benzetmeliydim elime kaş kalınlaştırıcıyı alıp çok hafif bir şekilde kaşımı kalınlaştırdım ve yüzüme bir kaç işlem uygulayıp fondöten sürdüm tenim bronzlaşmıştı elmacık kemiklerimin şeklini değiştirip çenemin kenarlarını kalınlaştırdım. Saçlarımı traş ettim ve siyaha boyadım. Zaten çokta uzun değillerdi. ve iyice yapıştığından emin olduktan sonra yüzüme hafif sakal ve bıyık yapıştırdım bu sakal ve bıyık yaklaşık 3-4 ay boyunca yüzde kalabiliyordu. Üzerimdeki korseyle aynada kendime baktım çok yakışıklı omuştum korse kalçamı ve göğüsümü iyice sıkmıştı. Üzerime erkek pantolonu giyip siyah bir gömlek geçirdim. Gömleğin iliklerini bağlarken gözüm saate kaydı 22.08 geçiyordu. Pamir'le saat 20:00'da buluşmak için anlaşmıştık ama ben işim olduğu için Pamir'i eve çağırmıştım bir buçuk saattir aşağıda beni bekliyordu. Banyodan çıkıp derin bir nefes almıştım.

Odadan çıkıp merdivenlere yöneldim. Aşağıya inerken ayağımdaki siyah kunduralar ses çıkarıyordu. Ben daha tam aşağıya inmeden bir ses yükseldi.

"Oooo sonunda teşrif ettiniz." dedi Pamir. Bir az daha aşağıya indiğimde ise Pamir yüzümün hepsini görmüştü. Pamir ayağa kalkmış ve merdivenlerin önünde bekliyordu. Dönüp Pamir'e baktım. "Pardon siz burada mı çalışıyorsunuz?" dedi. Beni tabiki de tanımıyacaktı kaç saattir hazırlanıyordum! Dönüp Jack'e baktım hafifçe sırıtıyordu ben olduğumu anlamıştı gülümsemesine karşılık verdim ve Pamir'e döndüm.