2-Yalan Söyleme Yolunu Sevdim

3 0 0
                                    

Sessizlik. Masanın etrafında oturmuş 5 kişi tarafından hissedilen gerginlik. Gerçi sungwoon şu an şeftalili dondurması ile ilgilendiği için bizi duyduğundan bile emin değilim. Sungwoon'un peşinden Taehyung'un gelmesinden birkaç dakika sonra Jimin hyung, hoseok hyunglar daha rahat konuşabilsinler diye geri kalanlara yemeğe gitmeyi teklif etti. Ben kabul ederken hoseok hyung gerek olmadığını hep beraber yemek yiyebileceğimizi söyleyince namjoon hyung işine geldiği için tabi ki de kabul etti. Her ne kadar hyunga gidelim desem de beni dinlemedi. 10 dakika kadar önce bulunduğumuz kafeye geldik. 5 kişilik yuvarlak masanın etrafına benim solumda namjoon hyung onun yanında ise hoseok hyung vardı. Sağ tarafıma ise kim taehyung oturmuştu. Sungwoon ise hoseok hyung ve kim taehyung'ın arasına oturmuştu. Kim taehyung yanıma oturana kadar bu kadar büyük! olduğunu düşünmüyordum. Aslında kısa değilim. 1.70 boyuma rağmen önüme geçtiği anda rahatlıkla beni kapatabilirdi.

Kıyafetine rağmen kendini belli eden kasları aslında neden yanında ufak durduğumu gösteriyordu. Kasları kendisini belli etmesine rağmen aşırı ya da itici durmuyordu. Biz her ne kadar bir şey yemek istemesek de hoseok hyungun ısrarlarına dayanamamış bizde sipariş vermiştik. Garson kız sungwoondan başlayarak tek tek tek herkesin siparişini masaya bıraktı. En son kim taehyungun siparişini verirken elini eline sürtmüş gözleri ile süzmüştü. Erkeğini etkilemeye çalışan arizona kertenkelesi. Gerçekten çok ucuz geliyor bana bu numaralar. Eğer konuşmak istiyorsan direkt konuşmalısın. En azından ben öyle yapıyorum. Gerçi bir istisna var ama konusunu açmak istemiyorum.

Kim taehyung kızın flörtüne!? Karşılık vermeyi bırak kızın yüzüne bakmayıp elini hemen çekip masada ki ıslak mendile sildi. Yüzünü düşüren garson kız topuklarını vurarak uzaklaştı. Ay götüm. Sen onu evli barklı çocuklu adama kuru yapmadan önce düşünecektin. Yelloza bak. Her ne kadar ilişki insanı olmasam da bu tür şeylere de sessiz kalamıyorum.Masaya bırakılan yemekler ile herkesin ilgisi kendi yemeğine dönerken aradan geçen 10 dakika sonra sessizliği sungwoonun konuşması böldü.

"Tavşan hyuuuung!" sungwoonun kime seslendiğine bakmak için kafamı kaldırdığımda sungwoon dahil hepsinin bana baktığını görmemle bütün kan yüzüme toplanmıştı. Kim taehyung bile yandan sırıtması ile bana bakıyordu. Ağzımda ki yemek boğazıma kaçarak öksürük tutmasına sebep oldu. Namjoon hyung telaşla ayağa kalkıp yavaş yavaş sırtıma vururken kim taehyung masada ki boş bardağa suyu doldurup uzattı. Elinden suyu aldığım gibi tek seferde tüm suyu içtim. Gerçekten çok şanslıyım! Sungwoon bile bana tavşan! Abi diye seslendiğine göre sanırım bunu kabul etmeliyim.

"cook iyi misin?" hoseok hyungun telaşlı sorusuna gülümseyerek iyi olduğumu söyleyerek konuyu kapatmaya çalıştım.Namjoon hyung 'salak çocuk' bakışlarına sadece gülümseyerek tekrar sungwoona döndüm."efendim sungwoon""iyi misin tavşan hyung?"Ahh bu çocuk gerçekten beni domates yapacak!,"iyiyim sungwoon""tavşan hyung sende hoşşik amcam gibi dans edebiliyor musuuun???"Sonunu iyice uzatarak söylemesi onu iyice sevimli yapmıştı gerçekten. Bu çocuk nasıl kim taehyung'un çocuğu olabilir?"maalesef sungwoon hoşşik amcan gibi dan edemiyorum. Aslında kimsenin onun gibi dans edebildiğini de düşünmüyorum" hoseok hyunga olan hitap şeklim herkesi güldürmüştü."amcacım sen tavşan çocuğa bakma kendisi tam bir dans canavarı biliyor musun?" hoseok hyung bana karşılık hitap şekli masadakileri tekrar güldürürken aynı zamanda beni övdüğü için utanmış hissediyordum. Bende dans ediyordum ama dediği gibi canavar falan değildim yani. 

Birkaç küçük sohbet ile yemekler bittiğinde kim taehyung kalkmaları gerektiğini yapması gereken işleri olduğunu söylemesi ile herkes ayaklandı. Her ne kadar bizde hesap ödemek istesek bile hoseok hyung kendi davet ettiğini söyleyerek hesabı kendisinin ödeyeceğini söyledi. Gerçi bundan da kastı kim taehyung'un kartı ile ödemekmiş.

Sungwoon babası ile giderken bizi de hoseok hyung bırakıyordu. " iyi geceler namjoonie, iyi geceler tavşan çocuk!" hyung beni kızartmak için sungwoonun dediklerini tekrarlarken aynı zamanda gülüyordu."iyi geceler hobii""iyi geceler hoşşik hyung!"Benimde ona verdiğim karşılık ile daha çok gülümseyip el sallayarak uzaklaştı. Kapıyı açmak için anahtarı ararken sabah almayı unuttuğumu hatırladım."hyung anah-"

Namjoon hyungdan anahtar isteyecekken hala kaldırımda arabanın arkasından bakıyordu. Şapşal aşık. Hayır bu adam nasıl oluyordu biri yazılım mühendisliği diğeri fizik olan çift dal yapabiliyor?

Yanına ilerleyip kedi yavrusu gibi ensesinden yakalayıp kapıya sürüklemeye başladım. " bana bak tavşan çocuk hyungunum ben senin çek patilerini benden yoksa kulaklarından tavana asarım seni!" "hyung lütfen kapıyı açar mısın? Anahtarımı unutmuşum. Ve sen beni kulaklarımdan asarsan kim dinler senin hoşşik aşkını ha! ha!" ve işte bum! Damardan girdim biliyoruz bu işi ya. Hyung dediğim şey ile anında kapıyı açıp içeriye girdi. Arkasından benim girmem ile bana dönüp tam konuşmaya başlayacakken ne geldiğini anlayıp ondan önce davrandım."hyung inanır mısın çok uykum var. Yorgunum da. Biliyorsun yarın iş de var. Hadi sana iyi geceler."

Hyung daha ağzını açamadan odama gelmiştim. Tabi ki de ne geleceğini biliyordum. Bir başlayacaktı hobim çok güzel hobim çok tatlı hobim mükemmel hobim de hobim. Namjoon hyung sevsem de bazen ev arkadaşlığımızı sorgulamıyor değilim. Aynı iş yerindeyiz aynı evdeyiz aynı okuldayız Allah'tan diyorum aynı bölümde değiliz.

Hala yorgun olduğumu hissetsem de uyanmıştım artık. İş için kalkıp hazırlanmaya başladım. Sabahın altısı olmasına rağmen yaz olduğu için etraf aydınlıktı. Kısa bir duş ve hazırlığın ardından anahtarlarımı da alıp durağa yürümeye başladım. Namjoon hyung hafta da sadece 2 gün çalışıyorken ben 4 gün çalışıyordum. Anca bu şekilde patronu ikna edebilmişti. Gelen otobüs ile 10 dakikalık yolculuk sonrası kafeye geldim.Sabah sadece işe giden insanlar olsa da şu an biraz daha kalabalıktı. " bir cold brew ve çilekli milkshake " tanıdık gelen ses ile kafamı kaldırdığımda karşımda kim taehyung ve onun elini tutan sungwoonu görmeyi beklemiyordum. " tavşan hyuuung biz geldik!" sungwoonun bana seslenmesi ile bakışlarımı kim taehyungdan çekip ona gülümseyip el salladım. Kasaya siparişi girdikten sonra ücreti alıp içecekleri hazırlamaya geçtim.İçecekleri hazırlarken arkadan gelen kim taehyung' un burada içeceklerini söyleyip hangi masaya geçtiklerini izledim. Hazırladığım içecekleri küçük bir tepsiye alıp masaya doğru ilerlemeye başladım. Ben yanlarına gelmeden hemen önce bir kadın masaya gitti. Başka bir arizona kertenkelesi daha.

"teklifiniz için teşekkürler ama buna sungwoonun babasının karar vermesi daha doğru olur."

"ah ben sizi babası sanıyordum" ve bir sırıtış." hayır ben amcasıyım""öyleyse bu benim numaram teklifimi babasına sunarsınız bana buradan ulaşabilirsiniz."Sungwoonun saçlarını karıştırarak gittikten sonra sungwoon arkasından dil çıkarıp saçlarını düzeltti. Daha çok sevdim bu çocuğu. Ama aynı şeyi kim taehyung için diyemiycem. Demek amca ha. İçecekleri masaya bıraktıktan sonra sungwoona gülümseyip kim taehyunga ufak bir bakış attıktan sonra tekrar kasaya döndüm. Tepsiyi yerine bıraktıkttan sonra sonra kasaya geçtim. İçeri ufak bir bakış atarken kim taehyung'un buraya geldiğini gördüm.

" jeon jeongguk"
"kim taehyung"
"bir sorun mu var?"
"hayır. Bir şey mi oldu?"
" az önce masada ki imalı sırıtman neydi peki?"
"ah o mu? Hiç öylesine olan bir şey"
"keşke bunu senin söylediğin kadar inansaydım"
"keşke bende amca olmana inansaydım"
"anlamadım?"
"yalan söyleme yolunu sevdim kim taehyung"

Mon Belle ♪ TaeKookWhere stories live. Discover now