4-Belle

0 0 0
                                    

Profesörün sesi amfi de en arkaya oturmuş bana geldiğini söyleyemezdim. Ders ticaret hukukuydu. Orta yaşlarının sonunda ki profesör her ne kadar tahtaya yansıttığı sunumdan başka bir şey anlatmasada, geçmem gereken zorunlu dersti. Sabah namjoon hyung ile kısa bir kahvaltı etmiş, beraber okula gelmiştik. Bu son dersimdi, ders biter bitmez gitmem gereken bir sauna vardı. namjoon hyung ise öğleden sonra dersi olduğu için bana eşlik edemeyecekti. Tek başıma bir yerlere gitmek benim için sorun olmadığından planı iptal etmeyi bile düşünmemiştim. Aynı zamanda buna gerçekten ihtiyacım vardı. Gece gördüğüm o "rüya" sırasında kendimi o kadar sıkmışım ki her yerim tutulmuş, ağrıyor.

Ama öncelikle eve gitmem gerekiyor, eşyalarımı bırakmalı ve daha rahat giyinmeliyim. Profesörün amfide yankılanan ders bitmiştir sesini duyunca direkt olarak eşyalarımı toplamaya başladım. Çantamı sırtıma alıp çıkışa doğru ilerlemeye başladım. Arkamdan harinin bana seslenen sesini duyunca arkama döndüm. 1.70 boyunda yarı koreli yarı isveç meleziydi. Büyük gözleri, beyaz teni, simetrik yüzü, hafif sarı saçları ile gerçekten çok güzeldi.

Duyduğum kadarı ile birçok fakültede ki insanlardan teklif alıyordu ama hiçbirini kabul etmiyordu. Çünkü benden hoşlanıyordu. aslında onunla iki yıldır beraber okumama rağmen adını bile bana açıldığında öğrenmiştim. Yani geçen dönem. aslında ilk bana duygularını açtığında şaka falan olduğunu düşünmüştüm. Aslında onu ilk defa bana açıldığında fark etmiştim. Ondan önce gördüğümü bile hatırlamıyorum. Açıldığında başta şaşırdığım için tepki veremesem de kendimi toplayıp kibar bir şekilde red etmiştim. O an yüzünde ki ifade tam olarak "şaka mı yapıyorsun benim gibi birini nasıl red edersin?" aslında onun da benden hoşlandığını düşünmüyordum sadece dış görünüşüm yüzünden öyle bir şey demişti.

"Selam gguk" ah birde bu vardı ona her ne kadar bana böyle seslenmemesini söylesem de beni dinlemiyordu. "selam kim harin" tabi o da ona seslenmemi sevmiyordu. Bunu yüzünde oluşan hoşnutsuz ifadeden kesinlikle anlayabilirdiniz. "yemek yiyelim, mükemmel bir yer keşfettim. biraz uzak ama buna değer." ve bir de bu vardı teklif etmezdi direkt olarak konuşurdu. Her ne kadar güzel görünse de içini kapatamıyordu. "teşekkürler harin ama bir planım var" elini koluma sarıp ilerletmeye başladı. "tamam o zaman planları birleştirelim nasıl olur?" gerçekten çok yapışkan bir kızdı. "gguk umarım sana olan itirafım yüzünden bendem kaçmıyorsundur, biliyorsun sıkıntı değil. sonuçta medeni insanlarız değil mi?" gerçekten çok yüzsüz biriydi, ben onu nasıl red edeceğimi düşünürken telefona gelen mesaj ile kolumu ondan kurtarıp karşısına geçmiştim. Aslında yanımda insanlar varken bir sohbet içerisindeyken telefona bakmam ama bu tam bir kurtarıcı oldu.

+82 18 777 0809:

Jeon jungguk


kimsiniz


+82 18 777 0809

Kim taehyung ben

Kim Taehyung olarak değiştirildi


/lütfen rezil olmayayım

Numaramı nereden buldun

Kim Taehyung:
Gerçekten bunu mu soruyorsun? Öncelikle hatırlatmak isterim ki ben Kim taehyung, sence bulamaz mıydım?

Ayrıca çok düşünme hoseokdan aldım.

/korkutuyorsun beni

Peki ne istiyorsun?

Kim Taehyung:
Sungwoon seninle buluşmak istiyor

/bu muydu
/dur ne alaka
/yoksa yalan mı söylüyor
neden

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jun 25, 2022 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Mon Belle ♪ TaeKookWhere stories live. Discover now