IIIIyyyyy-i Geceler

23 5 1
                                    

  Bakın ne diyeceğim: çok ciddi söylüyorum bunu. Paraya ihtiyacım olduğu için değil, sadece gerçekten insanların ne bok olduğunu daha da çok görebilmek için işe girdim. Karşılaştığım manzaralarsa gerçekten beni hayretler içerisinde bıraktı.

Gerçekten işe girmek ve çalışmak sizlere çok büyük hayat tecrübesi katıyor. Paraya ihtiyacınız olsun veya olmasın, bunu deneyimleyin. Ben kendimi bir yerlere atmaya mecburdum. Çünkü bu ne olduğu belirsiz insanları görüp, tanımlamaya çalışmam gerekiyordu, kendime daha da fazla hayat tecrübesi katmalıydım. Ve tüm bunları Kokana'ya malzeme yapmalıydım, ki yapıyorum da. Bütün gün evde oturarak en fazla ne görebilirdim ki... Bir süre sonra elimdekiler bir hiç olarak kalacaktı. Bu kitabı yazıyorum, çünkü bu kitap benim felsefelerim, hayat tecrübelerim, doğrularım, yanlışlarım, iyilerim, kötülerim... Kısacası her şeyim. İçerisinde ben varım, tamamen çıplak gerçekliğiyle ben ve benim yaşamım. Bakalım bu günler de neler yaşadım. Haydi başlayalım.

İşin ilk günü benim için biraz çekimserlikle geçmişti. Sonradan bu çekimser tavrın aslında bana pek çok avantaj sağladığını fark ettim. Kendi gerçek yüzümü asla göstermedim. Hala beni minik, tatlı, utangaç, uslu bir kız sanıyorlar.

Bunu yapın! Kendinizi asla göstermeyin. Her zaman güçsüz olanı oynayın. O zaman insanlar size gerçek yüzünü daha rahat gösterecektir. Çünkü onların gözünde zaten güçsüzsünüz, güçsüz gözüktüğünüz için de size en derin düşüncelerini açabilirler, nasıl olsa bir şey yapamaz diyerek.

Ben de bunu yapıyorum, kendimi saklıyorum. Ve daha on gündür işyerinde olmama rağmen, herkesle ilgili her şeyi biliyorum. Hayır iki yüzlü değilim, bin bir yüzlüyüm. Eğer iki yüzlü olduğumu yüzüme vurmaya kalkacak olursanız hangi yüzüme vurmanız gerektiğinde zorlanabilirsiniz.

Hayır, bundan utanmıyorum. Biliyorum ki, ben doğru olanı yapıyorum. Tiyatro bitip de perdeler kapandığında, yine eski halime dönüyorum. Deneyimlediklerimi, kimseye fark ettirmeden sinsi sinsi yazıyorum. Bu yüzden kim olduğumu asla göstermiyorum. Onları kendi hallerine bırakıyorum. Binlerce figüranın başrolmüş gibi en önde selam vermelerini izliyorum. Onlar ağzını oynatıyorlar, bense perdenin arkasında saklanmış, onları seslendiriyorum. Evet bunu seviyorum.

Alçak olan insanların zirvelerini görmeye çalıştıkça ben, daha da çok eğiliyorum. Ve sonunda ben de yanlışlıkla o sahneye düşüyorum. Kendi kendimi ifşalıyorken, kendi kendimi yüceltiyorum. Onlara kimin başrol olduğunu, usulca öğretiyorum... 

Neyse çok uykum geldi, ben uyuyorum...

kokana 101 +18Donde viven las historias. Descúbrelo ahora