68. Bölüm : Gizem

299 20 194
                                    

Gereksiz duygusallık ve sürpriz yeni karakterler içeren bir bölüm.

Ama her şey nasıl boka sarıyor bu bölümde anlatamam yani benim için bile fazla kaos oldu. Burnu bokta olmayan karakter yok şu an sodğdkdğ

Bu arada kitabın finaline ciddi az kaldı

Yazar ağzından

- Siktir! Daha akademiye ulaşmadan düştüğümüz duruma bak!

Gajeel öfkeyle söylenirken Levy onu sakinleştirmeye çalışıyordu.

- Onlar başlarının çaresine bakabilirler. Bizim ilerlememiz gerekiyor.

- Önce... önce onları çıkartsak? Ya esir alınırlarsa? dedi Lucy korkuyla düştükleri tünele doğru bakarken.

Natsu ona karşı çıkamadı, Lucy isterse arkalarından atlayıp Gray ve Juvia'yı kurtarmakta tereddüt etmezdi.

Ama Zeref müdahale etti.

- Lucy, şu anda görevimiz içeri sızmak. Varlığımızı fark etmeden Makarov-san'ları özgür bırakmamız gerekiyor. Bu olduğunda söz veriyorum, Gray ve Juvia'yı bizzat ben bulup kurtaracağım. Ama şimdilik onlara güvenmek zorundayız.

Lucy yutkunsa da sonrasında kabullenerek başını eğdi. Ve ilerlemeye devam ettiler.

•••

- Mira! Mirajane! Uzak dur ondan!!

Erza'nın bağırışları hiçbir işe yaramıyordu. Nedenini bilmediği bir şekilde bir anda muhafızlar Jellal ve Laxus'u oradan zorla uzaklaştırmışlar ama kendisine dokunmamışlardı.

Jellal ve Laxus götürüldükten sonra etrafta kimse kalmamıştı. Bir tane muhafız bile. Erza'nın içine bir kuşku düşse de umursamadı, hızlıca Mira'nın olduğu spor salonuna girdi.

Siegrain hala yerde yatan Mira'nın başındaydı. Erza beline takılı bir sürü şırınga olduğunu gördü, Siegrain daha başından beri kaybetmeyeceğinin oldukça farkındaydı.

Ve o sırada, yerdeki boş şırıngayı fark etti. Çoktan Mira'ya bir şey enjekte etmişti. Erza yutkundu. Onlara doğru ilerledi.

- Siegrain, anlaşmayı biliyorum, ama yalvarırım sana ona zarar verme. Hem, biliyorsun o ölürse oğlun da ölecek, dedi Erza o herife yalvardığı için kendinden tiksinerek. Ama başka çaresi yoktu.

Siegrain sahte bir bıkkınlıkla ofladı.

- Evet, önce o soruna bir çözüm bulmamız gerekiyor, dedi eline bir bıçak ve minik bir şişe alırken.

Erza ne yaptığını anlamazken şişeyi bıçağın üstüne boca etti.

Ve Erza bağırıp onu durduramadan bıçağı tam Mira'nın kolundaki mühre sapladı.

Erza Mira için bağıramadan kendi kolundaki acıyla bağırmaya başladı. Mira'nın kolunda açılan bıçak yarasının birebir aynısı kendi kolunda da açılmıştı.

Korkuyla koluna bakarken yaranın ayırdığı izin ortadan kaybolduğunu gördü.

- Bu imkansız. Bunu dördümüz yaptık. Sadece dördümüz bozabilirdik, diye mırıldandı Erza.

Siegrain sırıttı.

- Beni çok hafife alıyorsunuz. Yıllarımı esirlere işkence ve deney yaparak geçirdim Scarlet, dedi sanki Erza bunu herkesten iyi bilmiyormuş gibi.

Sonra bir anda Siegrain uzaklaşmaya başladı. Spor salonunun çıkışına yöneldi. Erza anlam veremese de hemen Mira'nın yanına koştu. Kız hala yerde kıvrılmış halde yatıyordu.

Fairy Tail : Savaş AkademisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin