Heat •Jikook•

1.Bölüm "Okulun gözde omegası o."

Yorum sınırı: 100

"Bastırıcı kullanmayı bıraksan mı artık?" Jimin göz devirdi. Sürekli bu konunun açılmasını sevmiyordu. Yoongi elindeki kahveyi masaya bıraktı. "Ben seni anlamıyorum. Güzelsin, gençsin istersen kapına gelmeyecek alfa yok. Hem okulda seni seven çok fazla alfa olduğunu biliyorsun. Git ve herhangi birinden kızgınlığın için yardım iste."

Yanındaki sandalye pek yavaş olmayan bir şekilde çekilip yanına Namjoon hyungu oturduğunda gülümsedi Jimin. "Hyung nasılsın?!" Saçlarını karıştırmış ve Jimin'e güzel bir gülümseme vermişti.

Yoongi ve Jimin omegaydı ama Namjoon alfaydı. Jimin ve Yoongi daha yirmi üç yaşındaydı. Namjoon ise yirmi dört yaşında onlardan bir üst sınıftaydı. "İyiyim. Sizi düşünceli gördüm. Ne oldu?" Jimin Yoongi'ye susması için bakışlar atarken Yoongi önemsemedi.

"Jimin'in kızgınlığı yaklaşıyor ve o yeniden bastırıcı kullanmakta kararlı." Namjoon ona onaylamayan bakışlarla baktı. "Doğana karşı gelmeyi ne zaman bırakacaksın?" Jimin ayağa kalkarken "Gidip bir alfaya 'hey benim kızgınlığıma yardım etmek ister misin?' demek kolay mı sanıyorsunuz?"

Yoongi elindeki peçeteyi ona fırlatırken konuştu. "Ben yapıyorum gayette kolay." Jimin yüzünü buruşturdu. "Yine de bunu yapmayacağım." Kütüphaneye giderken kulaklıklarını taktı. Son zamanda yıldızlara oldukça ilgiliydi ve öğrendiğine göre kütüphanede yıldızlarla ilgili kapsamlı bir kitap vardı.

Heyecanla büyük kütüphaneye ilerlerken şarkıyı kendince mırıldanıyordu. Telefonuna düşen bildirimle müzik saniyelik olarak durdu ve çalmaya devam etti.

Dans grubu:

Bayan Lee: Bugün için ayarladığımız prova iki gün sonra yani çarşambaya çekilmiştir.

Jimin sinirlendi. "Boşuna mı geldim yani?!" Telefonun ekranını kilitlediğinde memnun olmayan bir şekilde mırıldandı. Şimdiki planı kitabı bulmak ve eve gitmekti.

Kütüphaneye sessizce girdiğinde yavaş adımlarla kitabı bulmaya başladı. Gereken aralığa geldiğinde her kitapta gözünü gezdirdi. Bu raflar gerçekten tehlikeli duruyordu bu yüzden Jimin olabildiğince raflara değmemeye çalışıyordu. Rafların iki tarafı da boştu ve bu yüzden en ufak dokunmada sallanıyorlardı. İyi monte edilmedikleri de buradan belliydi. Harfleri dikkatlice takip etti. Gördüğü isimle kitabı alacakken onunla birlikte bir el daha kitabı tuttu.

Jimin anında kulaklığının tekini çıkarırken yanındaki bedenle kitabı daha sıkı tuttu.

Jeon Jungkook.

Okulun gözde alfası. İki üst sınıfındaydı ve babası okulun büyük bağışçılarından biriydi. Haliyle okulda sözü geçiyordu. Yine de Jimin onu sevdiğini söyleyemezdi. Çünkü Jungkook dışarıdan bakıldığında fazla kibirli duruyordu. Daha önce onunla konuşmamıştı ama öyle biri olduğuna emindi.

Jungkook'ta kitabı tutmaya devam ederken Jimin kitabı ani bir hareketle kendisine çekti. Jungkook kaşlarını çattı ve "Alabilir miyim?" Diyerek Jimin'in sıkı sıkı tuttuğu kitabı almaya çalıştı.

Jimin ısrarla sıkı sıkı tutmaya devam ettiği kitabı alfadan kurtarmaya çalıştı. "Hayır önce ben aldım." Jungkook sinirlenirken dişlerinin arasından "Sikik bir ödevim var ve o kitap bana lazım." Derste yaptığı hata yüzünden öğretmeni ona böyle saçma bir ödevi layık görmüştü.

"Banane ya senin ödevinden! Git başka kitap bul." Jungkook kitabı ondan almaya çalışırken "Ama bu kitap lazım." Dediğinde Jimin onu kitaptan uzaklaştırmak için sert bir şekilde ittirdi. Jungkook boşluğunda gelen atakla yeri boylarken tam iki rafın ortasına sırtı denk gelmişti. Yüksek bir sesle yeri boylayan raflarla Jimin'in gözleri korkuyla açıldı.