Heat •Jikook•

7. Bölüm "O sen misin?"

Yorum sınırı: 200 yorum

Jimin dibine giren alfayla gözlerini kırpıştırdı. "Demek bir alfadan seni işaretlemesini istedin öyle mi?" Jungkook yaklaştı ve onun kulağının arkasına doğru kokladı. Gelen alfa kokusuyla yüzünü buruşturdu.

Geri çekildiğinde Jimin onun gözlerindeki hafif belli olan kırmızıyı gördüğünde kaşlarını çattı. "Jungkook gözlerin-" Jungkook onu susturdu. Bir elini beline koydu ve onu duvarla arasına tamamen hapsetti. İşaret parmağıyla Jimin'in boynuna dokundu ve yavaşça tenine sürterek dudağına geldi. Gözlerindeki kırmızı kendini iyice belli ederken konuştu. "Seninle bunu konuşmuştuk." Kulağına fısıldadı. "Omega."

Flashback:

Jimin içine girip çıkan aletle kafasını toparlayamazken gözlerini bile ara ara zar zor açıyordu. Jungkook onun yüzünde çeşitli yerlere öpücük bıraktı. Boynuna ulaştı ve duygulu bir şekilde fısıldadı.

"Kokun... Kokun çok güzel omega." Mühür yerine öpücük bıraktı ve onu bir kez daha kokusuyla işaretledi. "Kokularımızın uyumunu görüyor musun? Seni sadece ben işaretleyebilirim değil mi?" Jimin gözyaşları içinde başını salladı. "E-evet." İç çekti ve içindeki yavaşlayan uzunlukla derin nefesler aldı. "Benim güzelim."  Jungkook yavaşça içinden çıktı ve yine aynı yavaşlıkta içine girip omegayı daha da ağlattı.

"Bana söz ver omega." İçinde beklerken konuştu. Kırmızı gözleri Jimin'in yaşlarla dolu olan gözüyle buluştu. "Bana söz ver tüm bunlar bittiğinde kimsenin kokusuyla seni işaretlemesine izin vermeyeceksin." Jimin başını salladı ve kalçasını ona itti. Dediklerini duymuyordu tek bildiği şu an bel altıydı. Neyi onayladığını bile bilmiyordu o an.

Flashback end.

Jimin dudağına dokunan bedenle titrek bir nefes aldı. Jungkook beline koyduğu elini hareket ettirdi ve ince beli okşadı. Boynuna bir öpücük bıraktı. "Niye seni işaretlemesine izin verdin?" Jimin onun kırmızı gözüne baktı ve ne diyeceğini bilemediği için sustu. Jungkook onun susmasından hoşlanmamıştı.

Kendi dudağını onun dudağına çok yakın bir mesafede tuttu. "Jungkook..." Jimin ne yapacağını bilmeyen bir şekilde fısıldadı. Jungkook boynuna eğildi ve son kez konuştu. "Bir daha benim dışımda kimseden seni işaretlemesini istemeyeceksin." Ve boynuna eğildiği bedenin koku bezinde dudaklarını gezdirdi. Yavaş yavaş bıraktığı öpücüklerden sonra dilini yavaşça sımsıcak olan tene sürttü. Jimin bununla birlikte dudağını ısırdı ve boynunu yana yatırıp onun için daha fazla alan sağladı.

Jimin istemeden elini onun koluna çıkardı. Jungkook onu kendisi gibi kokması için işaretlerken o uslu bir şekilde ona verileni kabul ediyordu ve bu Jungkook'un sırıtmasına yol açtı. Jungkook son kez onun koku bezini dudaklarının arasına aldı ve hafifçe emdi. Geri çekildiğinde çok hafif bir kırmızılık Jimin'in koku bezinin üstünde yer edinmişti.

Jungkook geri çekildiğinde ve Jimin ile temasını kestiğinde gözlerinde hala kırmızılık vardı. Jimin birkaç dakika olduğu yerde kaldı ve ardından hızla bodrumdan çıktı. Aynı hızda okuldan çıkarken artık tamamen Jungkook gibi kokuyordu.

İçindeki omega halinden epey memnundu. Jimin onun memnun olmasına anlam veremedi çünkü aynısını Kwan yaptığında bu çokta hoşuna gitmemişti. "Neyim var böyle?" Telefonunun siyah ekranına bakarken konuştu. Bir sıkıntı vardı bunu farkındaydı. Omegası normalde yapmayacağı şeyleri yapıyordu ve bu Jimin'i endişelendirmeye başlamıştı.

O çıktığında Jungkook duvarın kenarına oturmuş boş duvara bakıyordu yalnızca. Bir alfa olarak omegalara karşı çok fazla eğitim almıştı. Alfasına yenik düşmemeyi küçük bir yaşta öğrenmişti. Jimin ise tüm bunları bozuyordu. Kendisine karşı duvar kuramıyor, ondan uzak duramıyordu. Alfası ciddi manada kendisini zorluyordu. Yavaşça ayağa kalktı.