on iki

2.7K 335 369
                                    

sınır kırk bes oy kırk bes yorum

-----

"Ve sonra ben de ona katıldım, beraber aşağıya indik. İlk günümüz öyle geçti Suguş'umla.." dedin gülümseyerek, Suguru'nun parmaklarına daha çok kenetlendin. "Burası çok güzel bir yer. Dün sabah kahvaltıyı kendi odamızda ettik. Suguru bu şekilde daha çok sevdi. Yine de restoran kısmı çok güzel, ben aşağıya inmeyi daha çok seviyorum."

"Ben karımla baş başa kalmayı seviyorum. Yemek yerken onun mimiklerini, güzel yüzünü, sevimli ifadesini, mutluluğunu izlemek ve etrafta bizden başka kimsenin olmaması daha güzel." Suguru el ele tutuştuğunuz elini havaya kaldırdı ve senin elinin üstüne bir öpücük bıraktı. "Onu gören tek şanslı kişi olmak istiyorum."

"Ay, çok tatlısınız!" dedi Carol, senin yanağını sıkarken. "Sizin gibi genç olmak isterdim. Nikah tazelemiş olabiliriz ama o ilk tadı vermiyor, yeni evli olmak bambaşka güzel."

"Ya.. Tabii öyle." Gülümsedin ve kafanı salladın. "Tatil için size ne kadar teşekkür etsek az kalır. Daha birkaç gün oldu ama yılın tüm yorgunluğunu atmış gibiyiz." diye mırıldandın, içkinden bir yudum daha alırken. Dilin hafiften peltekleşmeye ve başın dönmeye başlamıştı.

Suguru da zaten sana birkaç dakika önce kafasının yavaş yavaş uçmaya başladığından bahsetmişti.

Barda birileriyle flörtleşme ve numara bulma planınız tam anlamıyla suya düşmüştü. Carol ve Nick'le karşılaştığınız için evlilik rolünüzü sürdürmeniz lazımdı. Yüzüklerini takıyor olmana ve Suguru'nun gömleğindeki ruj izlerine duacıydın, bu şekilde şüpheli değil ateşli bir çift gibi görünüyordunuz.

"Ne demek.. Yeter ki sizler mutlu olun." Nick sana gülümsedi. "Değerlendirmenize çok sevindik. Umarım daha da keyif alırsınız."

Birkaç saniye susup içkilerinizi yudumladınız. Zaten insanların çıkardığı seslerden dolayı sizin suskunluğunuz pek belli olmuyordu.

"Ben karıma tapıyorum!" dedi Suguru, sesini hafifçe yükselterek. Yanakları alkolden dolayı hafifçe pembeleşmişti. İçki dolu bardağı havaya kaldırdı ve kafasına dikti. "Karıma tapıyorum. Karıma tapmak istiyorum. O kadar güzel ki... Önünde yerlere yatmak ve ibadet etmek isti-"

"Suguru.. Haha, aslan kocam." diye mırıldandın, onu hafifçe dürterek. Senin de yanakların utançtan ve aldığın iltifattan dolayı kızarmıştı. "Hadi biz biraz dans edelim. Kusura bakmayın Carol, Suguru'nun alkol toleransı biraz düşük. Size iyi geceler ve iyi eğlenceler."

"Size de gençler. Bir şeye ihtiyacınız olursa mutlaka haberdar edin bizi."

"Şu an her şeyimiz tamam. Çok sağ olun, çok düşünceli insanlarsınız. İletişimi kesmeyelim, sonra bir gün yine yemeğe çıkarız." Suguru'yu tuttun ve bir kolunu omzuna atarak ağırlığını üstlendin. "Gel koca bebek. Biz gidelim artık." dedin dans pistine doğru ilerlerken. İkinizin de kafası güzelleşmeye başlamıştı ve Suguru devamlı kıkırdıyordu.

"Ne gülüyorsun kikirik?"

"Bilmem." dedi Suguru, dans pistinin ortasına yürüdü. "O ikisini burada görmeyi beklemiyordum. Çok ani oldu."

"Harbiden, ben de. Tüm hazırlık boşa gitti. Bu gece bir boklar yerim diye düşünmüştüm." Onun karşısına geçtin ve aşırı hareketli bir şarkı çalmasına rağmen kollarını onun boynuna doladın, şarkı ritmine tezat olarak yavaşça sallanmaya başladınız.

[✓] Fake DateDonde viven las historias. Descúbrelo ahora