15.Bölüm: ''Yanan Anılar''

1.7K 93 134
                                    

Keyifli okumalar...

***

Korku, acı, panik...

Minik elim göğsümü geren kumaşı avuçlayıp sıktı. Hareket bütün kaslarıma yayılıp beni acıyla yaktı. ''An-ne...''

Annem bana cevap vermedi. Korkuyordum. Yanımda konuşan birileri vardı ama sesleri yabancıydı.

''Bundan emin misin Jefc? Çocuğunu yeni kaybettin, acı ile görüşün bulanmışken böylesine önemli kararlar almamalısın.''

Ağlayan bir adam sesi duydum. ''Sadece beş yaşındaydı ve öldü. Ne için?''

''Jefc...''

''Hayır!'' Duyduğum haykırış ile yerimden zıpladım. ''Gökyüzü rengi gözleri vardı, güldüğünde yanaklarında tatlı birer çukur oluşur, eksik dişleri ile bu dünyadaki en parlak güneş ışığı gibi parlardı. Ve öldü. Çünkü yaralı birini görünce yardım etmek istedi. Merhameti ile acısını dindirmek istedi.'' Adam öfkeyle bağırdı. ''Onu bir böcekmiş gibi ezdiler. Var oluşundaki neşe ve umut kurdukları hissiz dünyayı kirletiyormuş gibi, kendi doğruları uğrana yok olan yaşamlar önemsizmiş gibi benim küçük kızımı yok ettiler. Söyle bana neden feda eden hep biziz?''

Annemi istiyordum. Dudaklarım titrerken göğsüm daha çok yandı. Hıçkırdım. Ama kimse bana bakmıyordu. Konuşmaya devam ediyor bana annemi getirmiyorlardı.

''Yürüdüğün yolda daha fazlasını feda etmeyeceğini sanıyorsan çok yanılıyorsun Jefc. Diğerlerine yardım ederken en değer verdiğin varlığın senden alınmasının ne olduğunu bilmediğimi mi sanıyorsun?''

Adamın sesi sönerken ''Öyle demek istemedim.'' dedi.

Kumaş hışırtısını duydum. Sonra alnımda serin bir el hissedince inledim. ''Ann-''

Kadın konuşmaya devam etti. ''Onu alır ve büyütürsen hepsini yeniden yaşayacaksın. Onu senden alacaklar, zamanı gelince aynı kayıp hissi ile yanacaksın. Anlıyor musun?''

''Evet.''

El yanaklarıma inip okşadı. ''Yolu çok uzun ve zorlu. Ama o yolunu bulana kadar ona sevgini verecek kadar cömert bir kalbin var mı? Onu kendi kızın gibi sevip büyütecek cesaretin var mı?''

Sol tarafıma bir ağırlık oturunca yatağım sallandı. Biri alnımdan saçlarımı geri çekerken inledi. ''Yanıyor.''

''Öyle. Bütün hayatı zihninde yanıp kül oluyor, her seferinde küllerinden yeni bir hayatla doğuyor. O yüzden anne ve babası onu sevmeli, yeniden unutup bu azabı çekmesi için mutlu anlara ihtiyacı var. Kendi adımları onu ait olduğu kadere götürene kadar ona göz kulak olmalıyız.''

''Neden beni seçtin?''

Kadın iç çekti. ''Çünkü onun kaderinde senin gibi bir adam var. Keskin sınırlarla ayrılmış dünyamızın bulanık çizgisinde nefes alan, ona ihtiyacı olan bir adam.''

''Görüden mi bahsediyorsun?''

Kadın güldü. ''Ben pek çok şey görüyorum değil mi?''

''Heum?''

''Karanlık evimizde saklanmak yerine insanların arasına karışmayı seçen sendin Jefc. Dayatılan düzenin içinde hapsolmuş bir kadını sevip onunla kalbini ve geleceğini paylaşan sendin. Soyumuzun dışında bir insanı kabul edip dışlanmayı göze alan sendin. Ama bu uğurda kaybettiklerinden sonra hala geleceğe inanıyor musun?''

Ion'un Seçilmişi (Gazap'ın Gözdesi Serisi 2)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin