12.bölüm

416 26 50
                                    

Fırat Hacı gittikten sonra odaya geri döner.Yatakta uyuyan Barışı süzdükten sonra kelepçe takamayacağına emin olur"Mecburen nöbet tutucaz"der.

Yatağın yanına bir sandalye çekerek oturur.Koca bir geceyi bu uslanmaz adamın başında geçirmeliydi.

Elini Barışın saçlarına götürür.Az önce çekiştirdiği o saçları şimdi okşuyordu.Barış Fıratın saçını okşamasıyla kediler gibi mırıldamaya başlar.Fırat dudaklarını Barışın yanağına getirir ve sürter.Tüm bedeni ateş almış cayır-cayır yanıyor gibiydi.Sıcak bir nefes vererek gözlerini kapatır.

Barış yerinde döner.Fırat Barışın ani haraket etmesiyle irkilir,yüzüne yaramaz bir gülümseme yayılır.Bu sefer dudaklarını boynuna götürür.Yumuşak dudaklarını Barışın boynuna bastırır.Titrek bir nefes alarak saçında olan elini yüzüne indirir.Parmağıyla çok bastırmadan yüzünde bir hat çizer.Dudağına dokunduğunda üst dudağının kıvrıldığı hisseder.

Artık hiç olmadığı kadar emindi Fırat.Sadece emrederek hükm etmek değil,yatakta tüm gece boyu hissederek hükm etmek istiyordu.Onun bedenini yakmak.Şiddet göstererek değilde,bedenine sahip olarak ağlatmak,canını yakmaktı artık isteği.Bunun aşk olup olmadığını bilmiyordu.Belkide sadece bir tutkuydu.Ne olduğu umrunda bile değildi...Fırat Bulut sadece Barış Yesariyi istiyordu...

Fıratın parmakları daha da aşağı inmeye başlar.Tüm bedeni titreyince durur,yutkunur.Yine elini Barışın bedenine götürmek isterken Barış gözlerini haifif aralar.Fırat irkilerek elini hızla geri çeker.

Parmağıyla Fıratın gözlerini gösterip uyku sersemliğiyle"Aaa gözlerin masmaviş"der ve çocuksu bir neşeyle gülümser"Deniz gibi,insanın mayosunu giyip dalası geliyor"

"Senin kahvelerin daha güzel.İnsanı kendine mahkum ediyor"der gülerek.

Barışın yanakları kızarır,utanarak yorganın altına saklanır.Hem uykudan yeni uyandığı için hem doktorun verdiği ilaç yüzünden iyice sersemleşmişti.

"Barış bileklerin acıyo mu?"

Barış yorganın altından sadece yüzünün yukarı tarafını çıkararak Fırata bakar"Hayır,bikeklerim acıkmıyo"

Fırat gülerek"Ney?"

"Bikeklerim acıkmıyo"

"Bilek o bilek.De bakıyim bileklerim acımıyo"

"De bakıyim bikeklerin acıkmıyo"

"Zaten bir b*k anladığın yok desem bişey olmaz üstüne fazla gittiğim için üzgünüm"

"Üzülme yazık sana"diyerek eliyle Fıratın yüzünü okşar.

"Uyu hadi yoksa sen uyumadan sabah olacak"

"Uyumuyucam"der kaşlarını çatıp yataktan kalkmaya çalışarak,yataktan indiğinde ilaçlar yüzünden başı döner.Fırat belinden kavrayarak yerine geri uzatır"Hayır,uyuyacaksın ki,dinlene bilesin"

"Uff o zaman git konuş onunla yarın okula gitmiyim"der şikayetlenerek.

"Kiminle?"

"Zahitle"

"Tamam,uyu sen ben diyicem ki,Barış okula gitmek istemiyo"

"Ama öyle dersen kızar bana"der üzgün bir şekilde gözlerini kaçırarak.

"Sana benden başka kimse kızamaz bebeğim,merak etme"diyerek yatakta Barışın yanına uzanır"Gel birlikte uyuyalım"

Barış utanmış bir şekikde gülümser ve Fıratın göğüsüne uzanır.Fırat Barış ve kendinin üstünü örterek"Barış Yesari sen beni sevmesen bile seni seviyorum"

Falling in love with a madmanМесто, где живут истории. Откройте их для себя