23

9.3K 435 204
                                    

Yeniden hellööö!!

Hayat nasıl gidiyorrr?

Yazacak birşey bulamadım

Hadi bölüme geçelim..
________________________________

Babamın odasına girdiğimde Ateş abimde buradaydı. Beni gördüklerinde kafalarını dosyalardan kaldırdılar. "Yine beenn" diyerek Ateş abimin karşısındaki tekli koltuğa oturdum. Babam masasında biz onun önündeki koltuklardaydık.

"Şirkete bile neşe getiriyorsun Alyam" Ateş abime elimle öpücük attım. "Biliyorum bensiz yapamıyorsunuz abicim" bu halime babamla abim güldü. "Neyse ben biraz şirkette takılıyım sonra çıkarım"

"Tamam kızım dikkat et kendine " Ayağa kalkıp babamın yanına gittim. Yanağını öptüm. Ateş abimi de öpüp çıktım.

Altuğun masasına geri dönüp oturdum. "Bir kahve içsek mi Altuğcum" Altuğ dosyalarıyla ilgileniyordu.

"Olur minik" Elindeki kalemi bırakıp telefonu aldı. "İki kahve" diyerek telefonu kapattı. "Sen işlerine devam et Altuğcum öyle de konuşabiliriz" Benim yüzümden işlerini aksatsın istemiyordum bu yüzden böyle bir fikir öne sürmüştüm. Başını sallayıp dosyaları işaretlemeye devam etti.

"Bundan sonra bestimsin Altuğ" Dediğim şeye gülüp bana bir bakış attı. "Başka bestin yokmu minik?"

"Var var da. O son zamanlarda beni boşladı. Her ne kadar kendini affettirsede artık ikinci sırada birincim sensin" diyerek göz kırptım.

"Peki, minik bestim benim" İkimizde güldük.

"Numaranı versene Altuğcum"

"Gecem çok pahalıdır benim" söylediği şeyle kahkaha attım. O da gülüyordu. Numarasını 'Bestim' diye kaydettim. Kahvelerimiz gelince içmeye başladım. "Eee sende yenge varmı?"

Altuğ işine ara vermiş kahve içiyordu. "Bekarlık sultanlıktır"

"Katılıyorum"

Ellerini tırnak işareti yaparak konuştu. "Dedi, sevgilisi olan minik"

İkimizde güldük. Altuğla birlikteyken çok gülüyordum. Bana iyi geliyordu. Demir kusura bakmasın ama bundan sonra bestim Altuğcumdu. Kahvelerimizi içip bitirmiştik. "Kahveler de bittiğine göre ben gidiyim. Sonra yine gelirim" Ayağa kalkıp elbisemi düzelttim. "Görüşürüz minik"

Merdivenlere gelip inmeye başladım. İnmek çıkmaktan daha kolaydı ama yinede yorucuydu. Yürüyerek eve doğru gitmeye başladım. Biraz yürümek istemiştim çünkü hastanede kapalı kalmaktan kaslarım hareketsiz kalmıştı ve hava almak istiyordum.
Yanımda bir araba durunca içine baktım. Büyük ihtimalle yine Karandı.

Ama içeride Sıraçı görmeyi beklemiyordum. "Biner misin?" demesiyle kaşlarımı çattım. O konuşmaya devam etti. "Hâlâ affetmedin mi?"

"Afettim" diyerek arabasına bindim. "Geçmişin için seni yargılayamam pişman oldum dedin. Bende geçmişi unutmam için yapmam gerekeni yaptım. Kısacası eskisi gibiyiz"

İlk başta yüzünden anlamdıramadığım bir ifade geçti. Sonra ise gülümsedi. "Tamam o zaman bizim için harika bir planım var. Ama önce bir mağazaya gidip üstüne rahat bir şeyler alalım"

Ne planı yaptığını merak etmiştim. Üstümü değiştirmemi gerektirecek kadar ne planlamış olabilirdi ki. "Nereye gideceğiz?"

"Sürpriz" diyince daha da üstelemedim. Bir mağazanın önünde durunca indik. Sıraç'ta inince ona baktım. "Senin gelmene gerek yoktu alıp çıkardım ben"

KARMAŞIK HAYAT (Tamamlandı)Where stories live. Discover now