twenty seven

817 110 139
                                    

Keyifli okumalar🍻

"Gergin misin? "

Wooyoung başını sallayarak onayladı. Telefonun diğer ucundan hareketleri görünmüyor olsa da umursamadı. "Biraz işte"

"Sorun yok" dedi Changbin. "Gergin olmana gerek de yok, sıradan bir dışarda takılma olarak düşün. Ben de birazdan orda olurum. Sonra restorana geçeriz"

"Tamam, bekliyorum."

Telefonu kapatıp aynada son kez kendisini süzdü. Aslında baya fiyakalı duruyordu.

(tanrı mısın be adam ○_○ )

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

(tanrı mısın be adam ○_○ )

Zil çaldığında merdivenleri inip kapıyı açtı. Changbin karşısında gördüğü güzellik ile ıslık çaldı. "Sanırım bu akşam gerçekten sana aşık olmaya başlayacağım."

Wooyoung söylediklerinin aksine komik bir yan bakış ile iltifat etmeye devam eden arkadaşına güldü.

"Yemekten sonra bana gelelim istersen, ev boş biliyorsun."

Changbin yüzüne bir sırıtış ekleyerek konuştu. "Bana reddedemeyeceğim tekliflerle gelme Wooyoungieee"

Changbin tırnaklarını sergileyen  material girl pozu verirken kıkırdamadan edemedi ikisi de.

"Sen böyle hareketler yapınca çok garip oluyor" dedi Wooyoung ayakkabılarını giyerken.

"Heyle yapınca Bay Jung? "

"Ne bileyim çok düzgün birisin. Şu anaanelerin bayıldığı ağır akıllı heriflerdensin işte. Benden mi bulaşıyor bu kudurukluk sana bilmiyorum."

Changbin kapıyı kilitleyip yürümeye başlayan arkadaşının yanında ilerledi. "Kaptık bir şeyler işte büyük üstatdan"

Wooyoung Changbin'in omzuna vurarak yürümeye devam etti.

"Bu arada, dedi Changbin. Sen beğenmedin mi benim kombinimi ya? Hiçbir şey demedin. "

Wooyoung bahçe kapısının önünde durup yana dönerek süzdü arkadaşını.


Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
pitcher and batter  ● woosan ✔Where stories live. Discover now