¿; 4

77 7 19
                                    

Taraftarların çıkarttığı sesler alanın dört bir yanında duyulurken iddiacılara verilen kağıtlar dikkat çekiyordu.

Bu geceki bahisler büyük çoğunlukla Cry Baby'e yatırılsa bile karşı tarafta da hatrı sayılır kadar destekçi vardı.

Bu maç temposunu bırakacağı için son maçı da büyük olacaktı.

Karşısına çıkan Machine Gun adlı dövüşçü pozisyon aldı ve hakemin kuralları açıklamasını bekledi.

"Son olarak yüze herhangi bir darbe istemiyoruz sizin için uygun mu Machine Gun?"

Adam hafifçe afalladı.

"Ne demek yüze darbe yok?! Ne zamandan beri kafes dövüşlerine kural koyuyorsunuz?!"

Adamın sinirle tükürdüğü sözler karşısında hakem şaşırdı.

Burada maça çıkanlar genelde iş dünyasındaki insanlar oldukları için iyi ve sağlam bir yüze sahip olmaları gerektiği için bu kural koyulmuştu.

Normal şartlarda eğer bir kural karşı taraf tarafından kabul edilmezse dövüşçünün maçı bırakma ve yatırılan paranın %25'ini alma hakkı vardı.

Bu da demek oluyordu isterse Cry Baby maçı bırakabilirdi.

Ama öyle yapmadı. Yüze darbe almak onun için de sorun oluştururdu.

Sonuçta o da bir okul öğrencisiydi ve suratına alacağı herhangi bir darbe işleri onun için zorlaştırırdı.

Hakem Machine Gun'ı ikna etmeye çalışırken ve kuralın konma nedenini açıklamaya çalışırken araya girdi.

Yumruk yaptığı elini sıktı ve cevapladı.

"Sorun değil Kenny açıklamana gerek yok."

Ardından yüzüne alaycı bir gülümseme yerleştirdi ve kaşlarını çattı. Konuşmasına Machine Gun'a dönerek devam etti.

İçinde tutmak istemediği kelimeler bir bir ağzından döküldü ve karşı tarafın sinirlerini bozdu.

"Sıkıyorsa yüzüme vur p!ç kurusu!"

"Ve maçın kazananı Cry Baby!"

dedi hakem coşkuyla genç kızın bileğini zafer manasında havaya kaldırırken.

Kız nefes nefese kalmıştı ve deli gibi terlemişti. Zor bir maç olmuştu. Machine Gun özellikle suratına hedeflerken bir yandan yüze karşı olan darbelerden sıyrılıp sağlam yumruklar yapıştırıyordu karşı tarafa.

cry baby [☆]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin