3. Bölüm 🌸

94 7 0
                                    

Merhaba canlar🌸

Keyifli okumlar dilerim

Medyada Asya Öztürk & Mahir Karahan
                             Karar

    Genç adam annesinin söylediklerini düşünüyordu. Haklıydı annesi bu kadar zamandır yalnız başınaydı, annesinin söylediği gibi böyle yaptıkca kendini cezalandırıyordu. Bir karar vermesi gerekiyordu. O yüzden hızla lokantadan çıkıp arabasına bindi.

Sürdü her zaman gittiği mekana. Saatler geçmiş artık hafiften çakır keyif olmuştu. Düşündü uzunca. Yapa bilir miydi? Yeniden birisine güvene bilecek miydi? Ya o da Melisin yaptığını yaparsa, işte o zaman geriye bir Mahir kalmazdı. Ama yinede daha fazla yalnız kalmak istemiyordu.

Kabul edecekti annesinin söylediği kızı. Hem tanıyorduda. Çocuklukda bir arada olsalar da şimdi uzaktılar. Sebebini bilmiyordu genç adam. Ya kendisi uzaklaştırmıştı, ya da kız bilerek uzak durmuştu ondan.
Hesabı ödeyip mekanı terk etti genç adam.

Aklına kızın geçenler de tepede ağladığı an geldi. Kaşları çatıldı istemsiz. Kızın söylediklerini hatırlamaya çalıştı sarhoş aklıyla. Asyanın birisi için ağlamadığını söylediğini hatırladı nihayet.

Annesi uyumadan kararını söylese iyi olurdu. O yüzden kendi anahtarıyla kapıyı açıp direk mutfağa yürümeye başladı. Tahmin ettiği gibi annesi burdaydı.

İşine fazla odaklanmış olacak ki duymamıştı geldiğini Sevil hanım. Birden duyduğu ismiyle irkilmişti yaşlı kadın.

"Sen miydin oğlum? Hoş geldin. Açsan sofra hazır."

"yok yedim ben bi şeyler, seninle konuşmam lazım" dedi genç adam.

"Hayırdır oğlum inşallah?" annesinin bu telaşına dudağı kıvrılır gibi oldu, gülmeyi pek sevmezdi çocukluğundan beri. Şimdiyse içten gülümsemeyi bile unutmuştu genç adam.

"Kabul ediyorum anne. Eğer kızda istiyorsa, bende isterim"

"Ay ciddi misin oğlum. Çok sevindim. Ben hemen teyzeni arayayımda haber versin dünürlerime" dedi heyecanla yaşlı kadın.

"Ciddiyim anne. Hadı hayırlı geceler, ben yorgunum uyuyacağım" dedi ve çıktı odasına.

***

O akşamın üzerinden bir hafta geçmişti. Bu bir haftada pekte değişik bir şey olmamıştı. Universiteye gitmiş, Sılayla takılmış, Mahiri düşünmüştüm.

O gün söyledikleri kalbime bıcak gibi saplanmıştı. Hala seviyor muydu o kadını? Mahir yalnış kişiye vermişti kalbini. Hayatın acı tarafıda bu olmalı insan aşık olduğu kişiyi seçemiyor ne yazık ki..

Aklıma Sevil teyzenin Mahir için kız bulduğu geldi. Acaba Mahire söylemiş miydi kızı?

Bir anlık pişman oldum kim olduğunu dinlemediğim için. Yüzüm düşmüştü istemsiz olarak.

Bu gün dersim öyleden sonraydı o yüzden rahat rahat hazırlana bilirdim. Yerimden kalkıp hızla duş aldım.

Dolaptan siyah bluzumu ve kotumu oldım.

Saçlarımı doğal haliyle salık bıraktım

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Saçlarımı doğal haliyle salık bıraktım. Dudak parlatıcımdan vurup rimelle tamamladım makyajımı. Aslında makyaj yapmasını pek beceremem. İşte yaptığımda rimel ve ruj.

Aşağıya inmemle abimle karşılaştım. "Günaydın" diye şakıdım. Önce bir beni süzdü. Gözleri hafif göğsümde oyalansada pek açık olmamasına kanaat getirip, "Günaydın güzelim. Sabah dersin yoktu herhalde?"

"Evet abicim öyleden sonra" dedim şirince.

"paran var mı?"

"Var abi merak etme"

"Tamam o zaman bende çıkayım artık işe geç kalmayayım"

"Hayırlı işler abicim" diyip yanağında öptüm.

Gurur duyuyordum onunla. Abim mimardı. Bir şirkette çalışıyordu. Staj yaptığı dönemlerde patron onun hem işini iyi yapmasından, hem saygısından dolayı kendi şirketinde çalışmasını teklif etmişti. Ve tabi o gün bugündür orada çalışıyor canım abim.

Kahvaltımı hızla yedikten sonra sokağa çıktım. Çıkmamla Mahiri arabasına yaslanmış telefonuyla uğraşırken gördüm , bu saatte evde ne işi vardı ki.

Tekrar ona bakmamla göz göze geldik. Hafif baş selamı verdim, o da aynı karşılığı verdi. Ben yoluma devam ederken yanından geçecektim,ama o hala arabasına binmemiş öylece duruyordu.

Yanından geçeceyim sırada o davudi sesinden yine de ismimi duydum. Ne de güzel söylüyordu adımı.

"Efendim" dedim usulca.

"Okula mı?"

"Evet" diye yanıtladım.

"Gel ben seni bırakırım. Zaten o tarafta işim vardı"

"G.gerek yok giderim ben. Sen işinden olma" kaşlarını çattı önce söylediklerime.

Ardından, "Bin şu arabaya. Ben götüreceğim seni" dedi.

Her ne kadar emir vermesinden hoşlanmasam da kafamı olumlu anlamda salladım. Ben öne mi arkaya mı diye ikilemde kalmışken.

" Binsene" dedi kaşlarıyla ön tarafı göstererek. Beni büyük bir sorundan kurtarmıştı yahu.

"E ne yapıyorsun? Nasıl gidiyor okul?"diye sordu. Onun bu sıcak halleri benim yorgun kalbime zarardı.

Ümitleniyordum sonuçta." İyim. Her şey yolunda. Sen nasılsın? "

Gözlerini yoldan ayırmadan. " Eh işte yaşıyoruz sonuçta. İyi diyelim iyi olsun. "

Hiç bir şey diyemedim. Bazen öyle şeyler söylüyordu ki umut ediyordum, ve bazende başka sözlerle tüm umutlarım parçalanıyordu.

O bizden uzaklaştığından bu yana ilk defa arabasına biniyordum. Yan profiline bakınca ne kadar yakışıklı olduğunu bir kez daha farkına varmış oldum.

İri kehribar renginde gözlere sahipti. Dudakları kalın, burnu hafif kemerli idi. Esmer bir adamdı sevdiğim. Hafif kirli sakalları onu daha yakışıklı gösteriyordu.

Onu incelediğimin farkına varınca irkilir gibi oldum. Bakışlarımı hemen kaçırdım o yakışıklı yüzünden.

Universiteye  gelene kadar son konuştuklarımızdan başka bi şey konuşmatık. Araba durduğunda kemeri açıp, " Teşekkür ederim. Allaha emanet ol "dedim.

Başını önemli değil anlamında sallayıp" Sende" dedi.

Ne güzel bir şeydi sevdiğini Allah'a emanet etmek.

Ben universiteye girene kadar bekledi arabada. Görmesem bile bakışlarının sırtımda olduğunun bilincindeydim. Ve bu beni heyecanlandırıyordu istemsizce. Onun bakışlarından kurtulmak için koşar adımlarla girdim kapıdan içeri. Nefes nefese kalmıştım iki dakikada.

Benim içeri girmeme arabanın motor sesini duydum. Gitmişti...

Son dersin bitmesine on beş dakika vardı. Telefonuma gelen bildirimle elime aldım hemen. Sıladandı.

Yazdıklarını beş altı kez okudum. Doğru mu, değil mi? diye.
İki mesaj vardı.
Mesajda tamda şu yazıyordu...

Gönderen :Süslüm
İleti:kızım bayılmayacağın yere geç oku mesajı 😉 (12:00)

Az önce teyzem aradı bil bakalım Mahir  abiye kimi istemeye gidiyoruzz? Vee söylüyorum sıkı dur. SENİ. kızım var ya çok mutluyum. İnşallah mutlu
olursunuz. (12:01)

                            

Biliyorum bölüm kısa oldu ama , her gün yazıp paylaşmaya çalışıyorum. Umarım beğenirsiniz. Kitabıma şans verdiğiniz için teşekkürler🌸

BİR SENWhere stories live. Discover now