Linda Ares'le yeniden hayat bulmuş basit bir ruhtu ve artık Ares'te Linda'sız yapamayacak bir ruhtu. O yatakta sadece bedenleri değil aynı zamanda ruhları da dans ediyordu.
Bedenleri birbirine karşı olan açlıklarını doyururken ruhları birbirlerine her geçen saniye daha da bağlanıyordu.
Ta ki gelen telefon sesine kadar. Linda kafasını sertçe yastığa bıraktı ve içinden sövmeye başladı. İçinden ne kadar sinirli olsa da dışarıya mutsuz bir ifade gösteriyordu ve pes etmiş gibi duruyordu.
Yaptıkları fazla tatmin ediciydi ama birbirine karşı doyumsuz olan bu çift için sürekli bölünmeleri hiç başlamamış gibi hissettiriyordu.
Linda asla Ares'e olan açlığını dindiremeden sürekli aralarına bir şey giriyordu ve bu Linda'nın 'Evren sevişmemizi istemiyor.' tezine uyuyordu.
Çıldıracak konuma gelmişti ve saçlarını yolmak istiyordu ama Ares'in komodinin üstündeki telefona uzanması onu şok etmişti. Gözleri neredeyse yerinden pörtleyecekti ve ağzı bir karış açık kalmıştı.
'Bitirmek mi istiyor?!' diye düşündü Linda içinden.
Linda sinirle sesinin tonunu ayarlayamayarak "Ares!" ,diye bağırdı. Kendini tutamamıştı değil kendini tutamamıştı.
Ares yüzünü buruşturdu ve tek elini kulağına götürdü ve baş parmağı ile kulağına tıkadı. İşaret parmağı kırık olduğu için baş parmağını kullanmıştı. Linda eğer sinirli olmasaydı Ares bu hâline güler ve yanağına dudaklarını sertçe bastırarak onu öperdi.
Linda ne kadar yüksek sesli bağırdığının farkına vardı ama umursamadı. "Telefonu açma!" Ares'e karşı verdiği bu emir Ares'i şaşırttı ama şaşırtmaktan daha çok mutlu etti.
Tanrıçası sonuna dek onu arzuluyordu.
Linda'nın sinirli yüzüne baktı. Hoşuna gitmişti ama onu biraz daha sinir etmek için telefonu eline aldı. Onu ne kadar istediğini her saniye daha da fark etmesi içinde hiç fark etmediği duyguları fark etmesini sağlıyordu.
Telefonu eline aldığı anda Linda sertçe kolunu tuttu. "Yemek için arıyorlar. Kapat gitsin." Ne kadar sinirli söylediğini bilmediği bu cümleyi Ares'i tehtid edercesine söylemişti.
Linda'nın konuşurken ki tavrı ona inanılamayacak kadar vahşi ve çekici gelmişti. Şimdi onun boynunu sıkıp yatağa geri yaslayıp...
"Cevap vereyim o zaman?" ,dedi gülerek ve aramayı yanıtlamak için elini telefonun üstüne koydu ama Linda Ares elini yana kaydırıp aramayı cevaplayacağı an Ares'in elindeki telefonu aldı.
Eğer Linda'nın elinde şu an kendi telefonu olsaydı yere atar ve telefonu parçalardı. Tutumlu bir insandı ama zenginliğinin farkındaydı. Yeni telefon almak onun için hiçbir şeydi ve bu yüzden böyle bir durumda hiç düşünmeksizin telefonu direkmen kırardı.
Elinde tuttuğu telefon Ares'indi ve Ares'in ondan daha zengin olduğunu biliyordu ama yine de telefonu kırmak istemedi. Parayı sorun etmedi , Ares'e yenisini alırdı ama Ares'e ait olduğu için hiçbir şey yapmadı.
Yandaki tuştan telefonu sessize aldı ve sertçe telefonu komodinin üstüne bıraktı. Telefonu biraz daha sert bıraksaydı kesinlikle telefonu kırmış olurdu.
Yüzü sinirden kıpkırmızı olmuştu çünkü bölünmek istemiyordu. Şu an sadece Ares'le sevişmiyordu. Bu onun için farklı bir boyuttu , çok karmaşıktı , farklı bir boyuttu ama o kesinlikle Ares'in olduğu bu boyutu istiyordu.