ÜVEY ABİM ~PJM~

🦋16. bölüm🦋

Hatırlatma* Yüzüme bakıp göz yaşlarımı sildi, birden dudaklarını dudaklarıma bastırmaya başlamıştı...*

*Kollarımı boynuna dolayıp karşılık vermeye başladım daha sonra yaptığın şeyin farkına varıp hemen ayrılmıştım*

JM: Neden onunla geldin? Seni uyarmıştım! Ya seni bulamasaydım neler yapacaktı sana haberin var mı?!

Y/N: Ama çok ısrar etti bende ona herkesin içinde hayır diyemedim

JM: y/n adam utanmasa bana bile yürüyecek onunla baş başa kalmamalısın!

Y/N: Tamam anladım bilmiyordum böyle biri olduğunu

JM: Eve gidelim artık. Sen iyimisin? Sırtıma alayım mı seni ?

Y/N: Hayır, kendim yürürüm.

JM: Elimi tut.

*Yaklaşıp elini tuttum ve yürümeye başladık. Daha demin unuttum biz az önce öpümüş müydük? Off neden hiç bir şey olmamış gibi davranıyor? Geldiğim günden beri bunu istiyordu öpüştük işte bir tepki versene hödük! İlk öpücüğümü aldın, salak bir şeyler söyle!

B.Park: Finn nerde?

JM: İşi çıktı gitmek istedi.

Kadın: Nasıl bir çocuk bu bana haber bile vermeden gitti

B.Park: Size ne oldu böyle el ele tutuşmuşsunuz?

Y/N: Ha y-yok şey ben ayağımı burktum Jimin yardım etmek için elimi tuttu. D-degil mi? Bir şeyler söyle!

JM: Hı hı ayağı burkuldu. Eve gidelim geç oldu

*Eşyaları toparlayıp arabaya bindik. Jimin benimle birlikte oturdu. Annem eve doğru sürmeye başlamıştı ve camdan dışarı bakmaya başladım. Elimin üzerinde başka bir el hissedince gözlerimi camdan ayırıp elin sahibine baktım. Jimin hiç bir şey olmamış gibi dışarı bakıp sırıtıyordu*

*Elimi onun elinin üzerinden çektiğimde yine elimi tuttu, annemin farketmesinden korkup kıpırdamayı bırakmıştım. Eve geldiğimizde hemen elimi çekip arabadan indim. Manyak mı bu çocuk ya annesi bizi görseydi? Tam eve girecekken annemin telefonu çaldı o arkasını dönünce telefon ile konuşmaya başlayınca Jimin saçlarını karşıtırıp parmağı ile burnuma vurup gülümsemişti. Jimin kapıyı açtığında içeri geçicekken annem seslendi*

B.Park: Çocuklar benim gitmem gerekiyor. Şirkette sorun çıkmış

*Annem gittikten sonra Jimin'e ters ters bakmaya başladım*

JM: Ne bakıyorsun? Yoksa sende benim düşündüğüm şeyi mi düşünüyorsun?

Y/N: Evet. Ne kadar da kötü evlat olduğunu düşünüyorum. Annen sabah akşam işte çalışıyor 1 gün bile dinlemiyor sen ise evde boş boş oturuyorsun.

JM: Yaptığı şeyler o kadar yorucu değil canım. Dosya imzalıyor, toplantılara giriyor, sunum yapıyor çalışanların yaptığı şeyleri inceliyor bu kadar

Y/N: Bende kime anlatıyorsam. Çekil önümden!

*Odama gidip yatağa uzandım. Birden aklıma öpüştüğümüz an gelmişti. Bu güne kadar yaşadığım en güzel şeydi galiba. Tavana bakarken o sahne sürekli gözümün önünde canlanıyordu Birden kapı açılınca yataktan fırlamıştım*

Y/N: Ya!! Bana bak bundan sonra bende kural koyuyorum. Eğer ben senin odana giremiyorsam sende giremezsin!

JM: Yoksa ne yaparsın? Sen benim odama girersen seni sikerim. Ben senin odana girince beni mi sikeceksin? Olur. O zaman günde 5-6 defa girerim odana.