"İkinci kez geliyorum ama umarım rahatsız etmiyorumdur."
Esra Hanım geniş bir gülümsemeyle karşıladı genç oğlanı. "Tabi ki de etmiyorsun. Hatta gelmene çok sevindim Gökalp."
Gökalp nedenini anlamasa karşısındaki kadına belli etmeden gülümsemeye devam etti. İçeri geçip elindeki poşeti uzattığında kadının kaşları çatıldı.
"Canım zahmet etme bir daha geldiğinde. Çok kibar bir davranış ama her seferinde bir şey almana gerek yok, tamam mı?"
Gökalp mahçupça gülümseyip başıyla onayladığında kadının kaşları düzeldi. Gökalp deri ceketini çıkarırken Esra Hanım "Bu arada çok şık olmuşsun." dedi. Gökalp sanki ne giydiğini bilmiyormuş gibi başını hafifçe eğip kendine baktı. Siyah dar bir pantolon, boğazlı siyah bir bluz, üzerine de tarçın rengi V yaka bir kazak giymişti.
(YN: Şöyle bir şey:
¡Ay! Esta imagen no sigue nuestras pautas de contenido. Para continuar la publicación, intente quitarla o subir otra.
Gökalp teşekkür ettiğinde Esra Hanım gülümsemesini geniştti ve elini Gökalp'in sırtına koyarak koridora doğru çevirdi. "Sen Melih'in yanına geç istersen."
Gökalp başıyla onaylayıp Melih'in odasına doğru gitti. Kapısı açık olan odadan içeri bakıp pervazına yaslandı. Melih yatağında telefonuyla uğraşıyordu. Gökalp geldiğini belli etmek için açık kapıyı tıklayacaktı ki eli havadayken Melih fark etmişti. Başta şaşırsa da sonrasında gözleri kısılmış ve Gökalp'i incelemeye başlamıştı. Bu sırada Gökalp de yavaşça odanın içine doğru adımladı.
"Bu kılık ne?" diye sordu Melih hala Gökalp'in üzerindekileri incelerken.
"Kötü mü görünüyorum?"
Melih gözlerini Gökalp'inkilerle buluşturdu. Endişeli görünüyordu. "O manada demedim. Neden bu kadar şık giyindin?"
"Normalde böyle giyiniyorum?"
"Geçen kapşonlu ve kotla geldin?"
"Çünkü onları da giyiyorum?"
Melih memnun olmayan bir ifadeyle tek kaşını kaldırarak baktı bir süre Gökalp'e. "Giyimime dikkat ederim." diye açıkladı Gökalp, Melih'in ifadesine karşın.
Gökalp'in bakımlı olduğunu anlamak zor değildi ancak kıyafetine özellikle dikkat edeceğini düşünmemişti Melih. Okulda oldukça sıradan duruyordu. "Dışarıda görüşmedik hiç." dedi Gökalp. "O yüzden bilmemen normal. Okulda çok dikkat etmiyorum, zaten forma giyiyoruz. Size de bir kere geldim zaten." dedi omuz silkerek.
"Yine de altı üstü bana geliyorsun yani..."
Gökalp gözlerini devirerek yatağın kenarına oturdu. Melih de bir yere varamayacaklarını düşünüp konuyu başka yere çekmeye karar verdi. "Hani bir daha yanımda dar bir şey giymeyecektin?" diye sataştı başıyla pantolonunu işaret ederek.
