1

61 9 4
                                    

19.05.2020

Kurtuluş gününün hafta sonuna denk geldiği bir gün, kızımız başına ne geleceğini bilmeden gözlerini yeni bi güne açmıştı. Erzurum'un Pasinler ilçesinin küçük bir köyünde yaşayan kız
9. sınıfı covid 19'a gittiği için okulda hafta sonu bu açığı kapatmak amacıyla düzenlenen kursalara katılmak ve hafta sonu bile yurtta kalmak zorundaydı. Ayrıyeten 19 Mayıs için düzenlenen şiir yarışmasında ikinci olduğu için ilçenin hediye verme törenine katılmak zorundaydı.  O hafta sonu hiç bir türlü kaçışı yoktu. Yurttan çıktılar okulda bayrak tutmak için görevlendirilen kişilerin ve okuldan on onbeş kişinin olduğu sıraya geçti. Gösterinin yapılacağı alana doğru yürürlerken;
Seval : hocam ben bu kalabalıkta kaybolursam herkese dava açarım ( 1. 53 boyunda bu arada)
Tam o sırada arkadan bi ses gelir: kız sen gel benim koluma gir valla kaybolursun.
Seval sinir oldu bu söze ve göz devirdi.
Muhammet hoca: sen gel benim yanıma girme o kalabalığa.
Sağ salim geldiler okula.

Onuncu Sınıfı bitirip onbir için hazırlanan Seval, okulun açılmasına bir hafta kala bi rüya görür:
Seval rüyasında, yataktan kalkıp lavaboya gider ve ellerini yıkar. Musluğu kapatıp aynaya bakmak için kafasını kaldırır ve hemen arkasında bir yıl önce kaybettiği babannesini görür.
Babannesi Seval'e: büyük bi imtihandan geçeceksin sabırlı ol.
Seval : kapı kilitli nasıl içeri girdin?
Babannesi sevali yatağa götürür ve uyuması için üstünü örter. Ve ortadan kaybolur.
Rüyadan kan ter içinde uyanan Seval, ağlamaya başlar ve annesini uyandırır.
Annesine rüyasını anlatan Seval, annesinin Onu öpüp, babannen Senden dua istemiş sabah kalkıp abdest al ve bi tane yasin oku,  demesiyle uyur.

08.09.2021

Günlerden perşembe okulların açılmasının üstünden iki hafta geçmiş.
11-B'nin son iki saati beden eğitimi,
Seval çantalarını kızlarla yurda bırakır ve hocanın yoklama alması için tekrar sınıfa dönerler. Yoklamdan sonra zil çalar,  Sevalin arkadaşları sınıftan geç çıkacaklarını söylerler ve Seval yurda geçmek için iner.
Tam yurdun önüne gelmişti ki elinde telefonu ile " eyvah çantamı sınıfta unuttum " diyerek sesli şekilde bağırıp arkasını dönünce çocuğa çarpar. Ve evet yine aynı çocuk. Bu arada onun yurtlu olduğunu öğrenir.
Çocuk: sen kendini unutsan ben şaşırmam.
Seval: yaaa evet ben.

Onun sabahı Esma nur KARSLI ya olanları anlatır.

Seval : Esma gel gidelim şunun adını öğrenelim.
Okulun planı: onbirler en üst kat, onikiler bi altı, onikilerin katında erkek öğretmenler odası, dokuzlar bi alt ve kız öğretmenler odası,  onlar en alt katta.

Esma: nasıl öğrenecez çocuğun adını, ben soriyim direk.

Seval : sınıf kapısının önünde sınıf listesini aynısı var yatılı yazanlara bakalım belki bi şey buluruz.( tipine uygun isim bulmaya çalışıyoruz mükemmel zihniyet)

Esma : mal nasıl öğrenecez çocuğun adını listeye bakarak.

Seval: Allah büyük bi inelim biz.

Ve alt kata inerler.
Sınıfın kapısının önünde Tam o sırada:
Sınıftaki listeye bakarken karşılaşırlar.
Çocuk: ne arıyorsun burda.
Seval : sanane
Çocuk: ne arıyorsun dedim
Seval: bende sanane dedim
Bu konuşma üç dört defa tekrar eder böyle.sonunda elini listenin üzerine koyar ve: ne arıyorsun
Seval: öf ne gıcıksın ya.- içinden,  adını öğrenmeye çalışıyorum demek gelse de her ne kadar-

Sınıfa çıkarlar.
Seval : Esma hani adını soruyodun.
Esma : o muydu adını öğrenmeye çalıştığımız,  bileydim sorardım.

İmkansız Ama VazgeçilmezHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin