19

1.5K 121 51
                                    

YBYBYBYBYB


Taehyung

Kandırılmıştım.

Annem, yıllarca babam sandığım o herif ve aşık olduğum adam tarafından kandırılmıştım.
Neden? Aklımda dönüp dolaşan tek soru buydu.
Annem neden babam olmayan bir adama baba dedirtti?
Neden bunca yıl bu adama, dayaklarına, hakaretlerine katlandık?
Madem babam değildi neden ya neden? Aklımdaki düşüncelerle yürümeye devam ettim.

Heyecanla girdiğim konferans salonundan tüm hayatımın yalan olduğunu öğrenmiş bir şekilde çıkıyordum.

Peşimden gelen arkadaşlarımı umursamadan hızlıca okuldan çıkmış koşar adımlarla evin yolunu tutmuştum.

Ağlayarak eve girerek annemi aramış, mutfakta bulmuştum. Yanına gittiğimde bu saatte burda olduğumu beklemediği için şaşırmıştı.

"Oğlum bu saatte niye geldin? Taehyung noldu ağladın mı sen?"

Ağlamaktan kızarmış yüzümü görünce endişelenerek yanıma gelmişti.

"Neden beni kandırdın?" Dedim kendimi tutamayarak.

Yüzünde ne olduğunu anlayamadığım garip bir ifade oluşmuştu. Korkmuş muydu?

"Anlamadım ne kandırması?" Sinirlenmeye başladığımı hissediyordum.

"Sen söyle anne ne kandırması. Beni hangi konuda kaç kere kandırdın?" Dişlerimi sıkarak konuşmaya devam ettim.

"Oğlum ne diyorsun ben anlamıyorum gel otur sakinle..." Ses tonumu yükselterek konuşmaya devam ettim.

"Anne! Lafı uzatma. Anlamamazlıktan gelmeyi kes. Kocan olacak adamla bir olup beni kandırdınız. Babam sandığım o adam aslında babam değilmiş." Gözlerinin dolmaya başladığını gördüm ve ilk defa bunu umursamadım.

"Taehyung sen..." yine lafını kestim.

"Madem bu adam babam değildi biz niye yıllarca bu adama katlandık anne? Neden yaptın bunu? Neden ya neden?"
Karşımda ağlamaya başladığında daha da sinirlendim. Biliyordu onun ağlamasına dayanamadığımı. Biliyordu kıyamadığımı, kıyamayacağımı.

Ağlayarak oturduğu sandalyesinin yanına oturarak gözyaşlarını silmeye başladım.

"Ağlamaya son ver ve anlat." Sesimi sert tutarak konuştum.

"Oğlum sen, sen nasıl öğrendin bunu?"
Aklıma Jungkook'un gelmesiyle iyice sinirlenmeye başladım.

"Anne sadece anlat. Eksiksiz ve yalansız bir şekilde anlat" Fısıltıyla konuştuğumda annem sakinleşerek konuşmaya başladı.

" Aslında biraz klişe bir hikaye. Biz öz babanla yani Ju-won'la ben daha 15 yaşındayken tanışmış, birbirimize aşık olmuştuk. Uzun süren bir birlikteliğimiz olmuştu. Bu birlikteliğin sonunda sen oldun. Çok mutluyduk Taehyung, hamilelik haberimi aldığım gibi koşarak babana gidip haberi vermiştim. Hiç unutamıyorum o anı  hamile olduğumu duyduğunda gözleri parlamıştı hatta mutluluktan ağlayarak karnımı sevmeye başlamıştı."

Yüzünde buruk bir tebessüm oluşmuştu annemin. Ne hissetmem gerektiğini bile bilmiyordum.

"Eve gidip babama haber verdim. Başta hamile olmama kızsalar da sonradan sessiz kalmayı tercih edip babanla tanışmak istediler."

Gözleri yeniden dolmaya başladığında ellerini tutarak devam etmesini bekledim.

"Baban ailesiyle birlikte tanışmaya geldi. Aslında tek gelecekti ama babam ailesiyle gelmesini istedi. Hamile olduğum için ailemizin adı kirlenmeden evlenmem gerekiyormuş. O yüzden her şeyi aceleye getirmeye çalıştı."

Twins Where stories live. Discover now