19

304 27 42
                                    

Şu siktiğimin odasını biraz havalandırabilirler mi?

Boğuluyordum, tam anlamıyla boğuluyordum ve beni sikleyen yoktu.

"Tanrı aşkına sadece şu camı açar mısınız? Havasızlıktan öleceğim."

Zaten Taehyung'u henüz görememiştim. Saatlerdir ona nasıl açıklama yapacağımı düşünüyordum. Ölememiştim, yine başaramamıştım ve açıklama yapmam gereken biri vardı. Tamam, birkaç kişi vardı. Muhtemelen Namjoon hyung beni mahvedecekti. Ve muhtemelen Yoongi. Hatta şu Afrodit Jimin bile! Mijin. Mijin'e haber verdiler mi ki?

"Camı açamıyorum maalesef. Emir geldi bana, hastalanmaman için kapalı kalmalı."

"Ne hastalığı, intihar ettim ben."

"Seni döndürmek için ne kadar uğraştık biliyor musun sen? Pes etmeyi de bilmiyorsun."

Hemşirenin yüzüne şaşkınca bakmıştım. Ne yani, işiniz çabuk bitsin diye pes mi etseydim?

"Özür dilerim benimle uğraştınız, zahmet verdim size de."

"Dalga mı geçiyorsun?"

"Evet!"

"Neyse, yarım saat sonra ilaçlarını vermek için geleceğim. Biraz uyu."

"Durun."

"Ne oldu?"

"Şey, beni görmek isteyen biri var mı?"

"Seni görmek isteyen çok kişi var ama tam 20 saat boyunca ağzını bile açmayıp ameliyat bittikten sonra bütün hemşire ve doktorları sırf seni görmek için darlayan heriften bahsediyorsan hala kapının önünde bekliyor."

Bu kadın neden bu kadar açık sözlü?

"Taehyung mu? İsmi Taehyung mu?"

"Evet, manyak herif."

"Lütfen gelsin, görmek istiyorum onu."

"Sana bir ayna vermem gerek, yüzünün ne halde olduğundan sanırım haberin yok."

"Ne halde ki?"

"Aslında görmesen daha iyi."

"Bakın, tam göğüsümün üzerinde bir ağrı var. Eğer onu görürsem iyileşecek. Bana onu getirir misiniz? Lütfen."

Boncuk gözlerimle -tabii ki şu an ne kadar boncuk görünüyordu bilmiyordum ama- hemşireye baktım. Dramatik ses tonuma rağmen bana acıması yoktu.

"O ağrı ondan değil, göğüsüne öldürücü darbe aldığın için."

"Acımanız yok mu?"

Biraz durdu. Yüzüme baktı ve yüzünü buruşturdu. Nasıl bir görüntüde olduğumu bilmiyordum.

"Yazık olacak herife. Seni böyle görmesi kötü olacak ama o da çok istiyor seni görmeyi. Bir ayar çekeceğim."

"Teşekkür ederim, çok teşekkürler!"

Yaklaşık on dakika boyunca kapalı camdan bakarken kapının açılma sesiyle başımı o yöne çevirdim.

"Yalvarırım şu camı-"

Hemşire geldi sanmıştım ama Taehyung kapının önünde durmuş bana bakıyordu. Kendimin ne halde olduğunu bilmiyordum ama yemin ederim ki benden bile kötü bir haldeydi.

"Taehyung." dedim ağlayarak. Anında dolmuştu gözlerim. Durmadan ağlıyordum ve artık bu durumdan bıkmıştım.

"Jungkook." dedi, hala kapının eşiğinde durmuş bakıyordu bana. Ürküyor gibi bir hali vardı.

cigarette daydreams | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin