Episode : 3

363 45 66
                                    

Orenda : kötü giden herşeye rağmen vazgeçmeden, dimdik ayakta durup tüm bunları değiştirecek gücü kendimizde bulmak.

Bölüm 3: ona gerçekten güveniyor musun?

Kim Taehyung

...

Dağınıklığını umursamadığım bu yüzden ev denecek halden çıkan oturma odamı toparlamaya başladığımda güneş henüz doğmamıştı bende kafamı dağıtmak için uzun zamandır toplamayı reddettiğim tüm dağınıklığımı temizledim.

Uzun zamandır kaldığım bu daire her yönüyle normal değildi ama seviyordum . Vaktimin çoğunu geçirdiğim salonun cam ile kaplı tarafında spor yaparken kullandığım eşyalarım , camın tam karşısındaki duvarda büyük bir oyun konsolu vardı. diğer evlerden farklı olan yönü ise çoğu evde bulunan koltuklardan burada olmamasıydı . Sadece oyun konsolunun karşısında kullandığım armut puflardan biri vardı . Alı ya da evi normal hale getirebilecek herhangi birşey olmaması buraya ilk geldiğim günden sonra bugün dikkatimi çekiyordu . Tamam Jakson daha önce evime gelmişti ve bu hâlini biliyordu ama Lee ya da herhangi biri evime daha önce gelmediği için nasıl karşılanacağını bilmiyordum.

Altımdaki gri pijamayı çekiştirerek odanın havalanması için açtığım pencerenin önüne dikildim . Birazdan konuşacağım konular içinde yapacağım tüm o işler içinde ayılmam gerekiyordu bu yüzden nadiren içtiğim kahvelerden birini yapmıştım . Bir saat içinde Jackson ve Lee gelecekti , onlarla neler yapacağım hakkında görüşecektim sonrasında ise uzun zamandır yapmaktan kaçındığım şeyi yapacaktım .

Sabahtan beridir süregelen gerginliğimin asıl sebebinin bu olduğunu bilsemde düşünmekten bile kaçındığım bu konuyu sürekli erteliyordum ama biraz sonra gelecek ikili ile konuşmam gerekiyordu . Ne yapacağımı onlara anlatmam gerekiyordu bu yüzden şimdiden başlamalıydım tüm bu pisliğin içine nasıl düştüğümü düşünmeye .

Yerdeki puflardan birine kurulup içemediğim için soğumaya başlayan kahveyi büyük bir zahmet ile bitirmeye çalıştım. Bir yandan da Jakson ile Lee'ye bu konuyu nasıl anlatacağımı düşünüyordum . Kapı çaldığında başlangıçta sıcacık olan kupa buz gibi olmuş içindeki kahveyi ise bitirememiştim bu yüzden dökülmenesine dikkat ederek pufun yanına indirip kapıyı açmak için kapıya ilerledim.

"Götümüz dondu amına koyayım , nereden geliyorsan sanki " Jakson söylenerek arkamdan içeri girerken küfürlerini duymazdan geldim .

"Kıymetli götünü at bir yerede konuşalım artık "

Üzerimde tişört olmadığı için odaya dönmüş ve kapşonlu hırkalardan birini alıp ikilinin yanın geri gelmiştim p . Oturacak yer olmadığı için olsa gerek Jakson puflardan birine Lee'de mutfak tezgahına oturmuştu. Ne yaptıkları ile pek ilgilenmeden puflardan diğerine de ben oturdum . Gerildiğimi hissettirmemek adına ellerimi hırkamın ceplerine koyup rahat olmaya çalışarak arkama yaslandım .

"Dün gelen kıvırcık bugün yine geldi.."

Jakson beklemeden konuya girerken Lee oldukça rahat bir şekilde buzdolabında ki biralardan birini alıp yerine geri dönmüştü .

"Ne istiyormuş ?"

"Bilmiyorum, seni sordu bende işleri var dedim . Cevap bile vermeden götünü dönüp gitti "

Yuán FénWhere stories live. Discover now