A

38 7 32
                                    

Final

Her şey üzerime doğru geliyordu. Artık Jeongyeon rüyalarıma bile girmez olmuştu. Onu görememek beni daha da sarsarken önümdeki kağıda birkaç cümle daha karaladım.

Gün batımı gibi biri çok güzel,
Yalan gibi kaybolsa bile.

Neden kayboldun Jeongyeon?  Seni görmemek beni ölüme yaklaştırıyor sevgilim.

Derin bir nefes aldım ve önümdeki kağıdı tekrar gözden geçirdim. Şarkı neredeyse tamamlanmıştı.

Büyüleyici hatıralar, lütfen aynı anda gel, yalnız kalmaktan korkuyorum.

Seninleyken olan hatıralarımı bir mücevher kutusunda saklamak isterdim sevgilim. Çünkü yavaş yavaş uçup gitmeye başladılar.

Birkaç satırı daha hızlı hızlı okudum ve o dörtlük geldi karşıma.

Bir süreliğine bir rüya gibi hissettiriyor,
Sonunda, çok uzaklarda kayboluyorsun
Böyle bir günde senin için daha çaresizim,
Sensiz daha çok acıyor.

Gözlerim doldu her seferinde olduğu gibi. Acı veriyordu bu şarkı bana. Jeongyeon-ah bu sana yazdigim son şarkı olsun istiyorum. Bir günün bitişi gibi, bir hayatın bitişini de temsil etsin gün batımı istiyorum. Canım yanıyor sevgilim...

Senin olduğun yeri istiyorum.
Nefret sadece büyür.
Bazen gölgede gün ışığına ihtiyacım var,
Neden seni göremiyorum?

Gün batımı gibi birini görmek istiyorum,
Soluyor...
Sadece bana bakan o güzel gözleri bile,
Artık hissedemiyorum...

Ağlıyordum artık. O olmadan bu dünyanın bir anlamı yoktu benim için. Neden hâlâ direniyordum? Ama ona bir söz vermiştim değil mi? Direnmek zorundaydım.

Eşyalarımızdan bile onun kokusu kaybolmaya yüz tutmuşken nasıl sözümü tutabilirdim ki?

Ama tutacaktım..!

...

Özür dilerim sevgilim...

Sunset yayınlanalı bir hafta kadar olmuştu. Çoktan birkaç röportaj vermiştim. Şirket her ne kadar kızsa da Jeongyeon'dan bahsetmiştim bu sefer. Fanların bazıları tepki vermişti fakat ben zaten en dipteyim. Beni daha fazla aşağı çekemezlerdi. Ama bu iyi bir şey değildi ki.

Yatağımızın üzeri artık boş olan hap şişeleriyle doluydu.

'Yapma sevgilim...'

"Özür dilerim Jeongyeon-ah. Ben sözünü tutamayan biriyim." Vücudum yuttugum hapları çıkarmak istercesine öksürdü. "Ama denedim öyle değil mi?"

'Denedin bunu en iyi ben bilirim Nayeon-ah.'

Hayal olamayacak kadar gerçekçi görünüdu birden gözüme.

"Jeongyeon-ah, beni buradan götür. Lütfen artık dayanamıyorum." Elimi ona doğru uzattım, gülümsedi ve elimi çekti. İşte o an özgür oldugumu hissettim.

'Geçti minik tavşanım. Hadi gidelim...'

330 kelime

Merhaba arkadaşlar.

Umarım kurguyu beğenmişsinizdir. Ben sevdim açıkçası.

Güzel bir mini angst oldu bence.

Bu arada sunset Nayeon'un albümündeki en sevdiğim şarkı ve bu kurguya da çok uyuyor.

Diğerlerine göre daha farklı bir havası var ve hoşuma gidiyor. Hiç kimsenin ilgisini çekmemişti ama ben çok seviyorum.

Neyse başka kurgularda görüşürüz 👋

Lavinia |2Yeon|Where stories live. Discover now