İtiraf

587 42 10
                                    

27 Ekim 1976
Yine sıradan bir Hogwarts günüydü Melody için. Bu sıradanlık koşa koşa yanına gelen Ester ile son bulmuştu.
- Birkaç araştırma ve gözlemle bir şey farl ettim. Sadece beni dinle, dedi Ester. Melody onayladı.
- Remus'ta fark ettiğiniz bi değişiklik var mı? dedi Ester. Melody donakaldı. Remus'un kurt adam olduğunu çözmüş olabilir miydi?
- Hayır, neden ki? dedi Melody. Ester derin bir iç çekerek konuştu.
- Mel, ben Remus'a çok aşığım, dedi Ester. Melody şaşırmıştı ama mutlu da olmuştu. Her ne kadar belli etmese de Remus'un da Ester'den hoşlandığının farkındaydı.
- Bu harika bir haber, ne yapacağız? dedi Melody ve derin bir sohbete daldılar.

Günler geçtikçe Ester dayanamamaya başlamıştı. Bir Quidditch maçı sonrası Remus ile özel olarak boş derslikte konuşmak istediğini söylemişti. Bunun üzerine ikili gözden kaybolmuşlardı.

- Ne oldu Ester? Neden özel olarak konuşmak istedin? dedi Remus. Ester, Remus'un gözlerinin içine baktı.
- Remus, hoşlandığın birisi var mı diye sormuştum ya. Benim var. Ama benden bir şeyler gizliyor, dedi Ester. Remus Ester'in başka birinden hoşlanabileceği ihtimaliyle kasıldı.
- Benim de hoşlandığım birisi var ama imkansız. Büyük ihtimalle gerçekleri öğrendikten sonra beni istemez, dedi Remus. Kendi olduğu şeyden tiksiniyordu. Remus bile kendini sevmezken bunu Ester'den bekleyemezdi.
- Remus, o çocuk sürekli dolunaylarda hasta oluyor. Ben bunun sebebinin kurt adam olmasını da biliyorum. Ama o sırf bu yüzden sevilmeyeceğini düşünüyor. Remus ben sana aşığım ama sen sürekli kaçıyorsun, dedi Ester. Remus sadece baktı. Yine de Ester'e bunu yapamazdı.

- Ben de sana aşığım ama olmaz Ester. Olamaz. Ben seni riske atamam. Hem sen benden kat kat daha iyisini bulabilirsin. Benim gibi bir kurt adama mı kaldın? dedi Remus.
- Remus ne olduğunu umursamıyorum. Ben seni olduğun gibi seviyorum. Ve evet bir kurt adama kaldım çünkü ondan daha iyisini bulamam. O çok iyi biri ve ben bunu görüyorum. Ama o kendini soyutluyor. Neden Remus? Neden kendine bunu yapıyorsun? dedi Ester hafif gözleri dolu bir şekilde.
- Ester beni ben olduğum için seven kişi sayısı çok az. Sen onlardan değilsin bunu biliyorum öyle bakma. Ben bile kendimi sevmezken senin beni sevmeni bekleyemem, dedi Remus. Ester Remus'un bunları düşünmesini elbette ki istemiyordu.
- Hayır bekleyebilirsin. Remus lütfen bir şans verelim olmaz mı? dedi Ester ve gözyaşından biri düştü.

Bunu görmeye dayanamayan Remus, kızın dudağına yapıştı. Hemen de karşılık aldı. Ayrıldıklarında ise Ester mutlu görünüyordu.
- Sen beni öptün! Yani bu şans verebiliriz mi demek? dedi Ester. Remus onaylayarak;
- Evet sevgilim, artık öyle dedi sevgilim kelimesinin üstüne basa basa. Böylece Remus ve Ester çıkmaya başladı. Bunu duyanlar çok sevindiler ve tebrik ettiler.

James, ortak salonda otururken yine arkadaşlarına dert yanıyordu. Çünkü Lily ile bir türlü olamamıştı.
- Slughorn'un Partisine sırf onun için gidebilirim, dedi James.
- Çatalak sen cidden fena aşık olmuşsun, dedi Sirius gülerek.
- Slug Partileri o kadar da kötü değil abartmayın, dedi Remus. Sırayla hepsini götürmüştü. Çapulcular Remus'a bakıp göz devirdiler.

Slytherin ortak salonu
Regulus ortak salonda oturmuş, Gelecek Postasının yeni sayısını okuyordu. Muggle cinayetlerinin artmasına Slytherin'deki hemen hemen herkes sevinmişti. Fakat Regulus bırakın sevinmeyi bundan rahatsız bile olmuştu. Nihayet salondakş muhabbetten sıkılıp dışarı çıkmaya karar verdi. Niyeti karagölün etrafında biraz dolanıp salona geri dönmekti. Fakat ağacın altında Regina'yı görünce durdu. Kızla en son konuştuğunda onunla tartışmıştı. Slughorn'un partisi adına kişi aramakla görevlendirilmişti Regulus o zaman. Bu yüzden de herkese soruyordu. Regina'ya da sormuştu. Regina ise onu kibarca reddetmişti. Şimdi ise kız ağacın altında oturmuş ağlıyordu. Regulus kimsenin olmadığından emin olduktan sonra yanına gitti.

- Hey, iyi misin Dawson? dedi Regulus. Karşısında Regulus'u görünce şaşırmıştı. Sonuçta kimseyle pek konuşmazdı Regulus.
- Pek iyi olduğum söylenemez Black. Abim onlara katılıyor, ben onu engelleyemiyorum, dedi Regina. Regulus Regina'nın ölüm yiyenlerden bahsettiğini anlamıştı. Ne yazık ki o da buna zorlanacaktı. İstese de istemese de. Kıza üzülmüştü Regulus.
- Ve sen bunu bir Slytherinliye söylüyorsun. Hani sürekli genelliyorlar ya bizim hep ölüm yiyen olduğumuz hakkında. Abinin düşüncelerini değiştiremezsin, belki de zorundadır, dedi Regulus kendinin de zorunda olacağını düşünerek. Regina Regulus'a baktı. Abisinin pek bir zorunluluğu yoktu bildiği kadar. Ama Regulus'un söyledikleri mantıklı gelmişti.
- Sen onları desteklemiyor musun? dedi Regina. Regulus ne cevap vereceğini bilemedi.
- Ailem destekliyor. Fakat ben abimin izinden gitmeyi tercih ederim. Bunu kimseye söyleme, dedi Regulus. Regina onayladı.
- Öyleyse neden olmadığın bir kişi gibi davranıyorsun? Zor olmuyor mu? dedi Regina.
- Zorundayım. Zamanla alıştım artık zor gelmiyor, dedi Regulus. Biraz daha sohbet ettiler.

- Ben aslında Gryffindor olacaktım ama oraya gitmek istemedim sırf abim var diye, dedi Regulus. Regina bir hayli şaşırmıştı. Regulus onun bu hallerine güldü.
- Bakma öyle seçmen şapka Slytherin ve Gryffindor arasında çok gidip geldi. Ama ben Slytherin i seçtim, dedi Regulus.
- Şaşırdım açıkçası, senden bunu beklemezdim, hiç Gryffindor gibi durmuyorsun, dedi Regina Regulus'un grilerine bakarak.
- Eh, iyi rol yapıyorum diyelim. Neyse Dawson seninle konuşmak güzeldi, benim gitmem lazım dedi Regulus ve oradan uzaklaştı.

Regina olanları düşününce gülümsemesine engel olamadı. Black aslında iyi birine benziyordu. Abisiyle yarışacak kadar yakışıklıydı da.

Nasıl bir bölüm ama! 6. Sınıfı kısa tutucam ki hemen 7'ye geçebilelim.
Bu yüzden çok zaman atlamaları olacak.
İyi okumalar!!

Evans Twins | Sirius Black Where stories live. Discover now