İŞKENCE

651 5 0
                                    

Kurbanımı bayılttıktan sonra kimse görmeden otelden çıkarttım bunu yapmamın kolay yönü cerenin HACKER olup her bilgisayara ulaşması onun sayesinde güvenlik kameralarına yakalanmadan geçtim kurbanımı arabama atıp depoya götürdüm. Deponun önüne geldiğimde kurbanımı arabadan indirip depoya doğru sürükledim. Siz şimdi o adamı nasıl sürükleyebildin derseniz ve haklısınız ama ben çok güçlü eğitimler aldığım için bu adam bana sinek ısırığı gibiydi her neyse içeri girdiğimde hala baygın olduğu için ellerini önünde kelepçeledim ne de olsa parmaklarımı nasıl kestiğimi görmeliydi. Hala uyanması canımı sıkıyordu ama üstümü değiştirmeliydim hadi ama, üstümde dekolteli elbiseyle işkence yapacak değilim. Depodaki odaya gidip üstüme dolaptaki siyah kıyafetlerden rastgele birini seçtim ve giydim

(Giydiği elbise)Bu giydiklerim daha rahat hissettirmişti odadan dışarı çıktım ve kurbanımı önüne geldim hala uyuyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Giydiği elbise)

Bu giydiklerim daha rahat hissettirmişti odadan dışarı çıktım ve kurbanımı önüne geldim hala uyuyordu. Bu iş canımı sıkmaya başladı daha fazla beklemeden gidip elime bir kova soğuk su aldım ve kurbanımın önüne geldim hiç acımadan kirli suyu kurbanımın yüzüne boşalttım ani bir hareketle uyanıp hızlı hızlı nefes almaya başladı önüne eğilip yüzüne sinsi bir sırıtmayla baktım

"İyi nefesler al çünkü yaklaşık bir saat sonra nefesini kesicem" bu dediğimle korkak bakışlarla bana baktı

"Hadi ama bu kadar korkma o kadar canın yanmayacak çok az kan akacak"dediğimde yüzünde bir rahatlama gördüm bende güldüm gülmem onu daha rahatlamıştı bakalım bu dediğimlede bu kadar rahat olacak mıydı

"Pardon canın yanmayacak mı dedim benim hatam canın çok yanacak yavuz erdem ve az kan akacak dediğim için pardon çok kanın akacak üzgünde değilim otelde sen eğlendin burada da ben eğleneceğim" bu dediklerimle korkup titremeye başladı artık kan istiyordum o yüzden onu dövmeye başladım

.....

Aradan ne kadar zaman geçti bilmiyordum kurbanımın yüzü yumruklarım yüzünden kanla bürünmüştü ama bunlar iyi dakikalardı ilk önce ısınmam gerektiği için biraz dövdüm pardon birazdan biraz daha fazla her neyse  kurbanımın yanından kalkıp masadaki kerpeteni aldım kurbanım bir elime birde bana bakıyordu

"Düşündüğüm şeyi yapmayacaksın değil mi ?"

"Ne düşünüyorsun ki" bu sözü çok masum söylemiştim

"Yani onlarla beni kesmeyeceksin değilmi?" Yüzümde bir sırıtış belli oldu

"Bingo tam üstüne bastın bu elimdekiyle seni kesicem" kurbanım titremeye başladığında yanına gittim onu bağlandığım için hareket edemiyordu ellerini kendine çekemiyordu yanına çömeldiğimde ellerimi uzatıp pis parmaklarına dokundum

"Yavuz parmakların çok pis değilmi ?"

"Ne yapacaksın ?"

"Diyorum ki seni bu fazlalık ve kirli parmaklarından arındırayım. Hadi seç hangisi ?" Konuşmamı bitirdiğimde bana dehşetle bakıyordu bense ruhsuz

"SEN NE DİYORSUN BE PİS FAHİŞE"  bu lafları gürleyerek söylemişti ben gram etkilenmeyen bakışlarımla ona bakarken konuşmaya başladım

"Beni kızdırdın kurbanım halbuki ben sana seçme şansı sunmuştum. Ama sen şansını kaybettin ben seçeceğim" bir süre bekleyip düşünüyormuş gibi yaptım

"Heh seçtim kurbanım"

"H-hangisi " sesinin titremesi beni çok tatmin etmişti içimdeki şeytan kahkaha atıyordu bende sinsice gülümsedim ve

"Hepsi" dedim. Kurbanım bana dehşetle bakarken baş parmağını kerpetenin arasına sıkıştırdım kurbanım bana yalvarıyordu yapmam için ama nafile onu duymuyordum bile yavaş yavaş kerpeteni sıkmaya başladım yavaş yapmamın nedeni acısını iyice hissetmesiydi kerpeteni sıkarken ilk önce kemiğinin kırılma seni duyulmuştu bu sesi duyduktan sonra histerik bir kahkaha atıp kerpetene bütün gücünü verdim baş parmağı bir tarafa uçmuştu kurbanım acısını haykırırken ben kahkaha atıyordum kan kaybından ölmemesi için ellerini sardım aradan yaklaşım 15 dakika geçmişti sessizlikte oturuyorduk sessizliği bozan kurbanım olmuştu

"Neden bunu yapıyorsun"ağlamaklı çıkan sesi sinirimi tepeme çıkarmıştı hışımla kalkıp yanına gittim önüne eğilip ne kadar iğrenç bı insan olduğuna birkez daha baktım

"Peki sen neden o çocuklara,kadınlara bunu neden yaptın" kurbanım yavuz bana dehşetle baktı

"Bunun için miydi ?"

"Başka ne zannediyordun masumlara zarar veren sadist bir manyak olduğumu mu ?" Konuşmamıştı çünkü yüzü yoktu sıkılmıştım ayağa kalktım

"Sıkıldım kurban biraz eğlenmem gerek değilmi ?"

"Ne yapacaksın" sesinde kabulleniş vardı ama ben o tecavüz ettiği çocuklar gibi haykırmasını istiyordum

"Ama böyle eğlenilmiyor kurbanım. Aklıma ne geldi biliyor musun?"

" Ne geldi? " Sırıtarak sorduğu soruya cevap verdim

"Seninkinin boyu kaç" dedim kasıklarını göstererek

"İstersen göstereyim gerçi bayıltmasan içini dolduruyor olurdu ama neyse " dedi oda benim gibi sırıtarak konuşmuştu

"Yokya kendim için sormuyorum benimkilerin karnı açta onun  için"

" Seninkiler kim? " Onu arkamda bırakıp farelerin olduğu kutuyu alıp içeri geçtim

"İşte benimkiler birazdan tanıştırsın zaten seni kemirirlerken tanışma fırsatı bulursun" deyip masanın üzerindeki fare yemini kurbanımın kasıklarının üzerine döktüm ne yaptığımı anlamış olacak ki üstündeki yemi dökmeye başladı ama Malesef başarılı olamıyordu yanından ayrılıp fareleri kutudan çıkarttım fareler yemin kokusunu alır almaz kurbanımın üzerine atladılar farelerim kurbanımı kemirirken  yavuz haykırışlarıyla bana zevk veriyordu fareler kemirip işnini bitirdiğinde daha fazla oyalanmak istemedim depodaki zincirlerin yanına gidip 2 tane Doberman cinsli köpeklerin zincirlerin elime doladım beni tanıdıkları için bana birşey yapamadılar köpekleri bilerek aç bırakmıştım birazdan kurbanımın üzerine salıcaktım kurbanımın yanına geldiğimde köpekler kanın kokusundan havlamaya başlamışlardı zincirlerini çözüp serbest bıraktım 10 dakika sonra köpeklerim yavuzun ortada kemiğini bile bırakmamışlardı köpeklerin yanına gidip onları sevmeye başladım

"Aferin benim kızlarıma ne güzel yaptınız öyle" köpeklerle oynamaya devam ederken telefonum çaldı arayan Deniz di telefonu açıp kulağıma tuttum

"Alo cansu araştır dediğin adamı araştırdık hemen buraya gelmelisin"

"Tamam geliyorum" deyip telefonu kapattım

"Bakalım sen kimsin Tolga Durukan ve neden bana bulaştın"


Karanlığın HÜKMÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin