1. Kitap - 5. Bölüm

71 10 0
                                    

Laura'dan

Gözlerimi açtığımda etraf çok karanlıktı. Gözlerim karanlığa alışamıyordu. Çünkü etrafta hiçbir şey yoktu. Etraf zifiri karanlıktı.

"Nereye düştüm ben?"

Biraz uzaklıktaki alanda bir ışık parladı. Ortasında annem vardı. Mavi elbisesini giymiş, dans ediyordu. Ona doğru koştuğumda ise kaybolmuştu.

Sonra tekrar ışık parladığında Melanie'yi gördüm. Salıncakta sallanıyordu. İplerin nereye bağlı olduğu belli değildi.

"Melanie, sen misin?"

Kahkahası etrafta yankılanıyordu. Ondan nefret etsem de, sonuçta o benim kardeşimdi. Ona doğru koştum. Gerçek olmasını o kadar çok isterdim ki. Ama o da annem gibi yok oldu. Öldüklerini tekrar hatırladığımda yere çöktüm. Ağlamaya başlamıştım.

"Neden sevdiklerim teker teker benden kopuyor. Korkuyorum."

Gözlerimi kapatıp sesli bir iç çektim.

"Korkma Laura. Ben her zaman senin yanında olacağım."

Gelen sesle ayaklandım. Etrafıma baktığımda kimsecikler yoktu.

"Aaron, sen misin!?"

Sesim etrafta yankılanıp tekrar bana geliyordu. Tekrar bağırdığımda ise aynı şey olmuştu. Tekrar yere çöktüm.

"Ben yine kabus görüyorum. Lütfen, bunun kabus olduğunu söyleyin."

Kafamda uğultular çıkmaya başladığında iki elimle başımı tuttum. Başım ağrıyordu. Sanki bir şeyleri hatırlamam için başımda uğultular vardı.

"Durun, kesin artık. Kesin!"

Dedim tekrar bağırarak. Ama nafile. Uğultular kesilmiyordu. Canımı da acıtmaya başlamıştı. Başım ağrıyor ve canım yanıyordu.

"Canım yanıyor. Neden böyle oluyor?"

...

Sam'den

Laura'nın hareketsiz bedenine bakıp duruyordum. Aradan birkaç gün geçmişti. Ama o hala uyuyordu. Ne olmuştu da, Laura şimdi bu durumdaydı ki.

"C-canım yanıyor. L-lütfen, yapma."

Laura arada fısıldıyordu. Canının yandığını ben de biliyordum. Ama yapacak bir şey yoktu. Uyanmasını bekleyecektik.

"Yaşamak için bir bedel ödemeye hazır mısın? Öldürme kararı işlenen insanları öldürmezsen sonları böyle olduğunu unuttun herhalde değil mi?"

Gözlerimi kapatıp derin bir iç çektim. Doğruydu. Öldürme kararı işlenen insanları öldürmezsem sonları böyle oluyordu. Bunu düşünmem gerekirdi. Ama Laura'yı öldüremezdim. O benim için özel birisiydi. Bunu ona yapamazdım. Ama o şu an böyle haldeyken bile kabuslar görüyordu. Acı çekiyordu. Canı yanıyordu. Onu böyle görmeye dayanamıyorum.

"Birisine bu kadar sıkı bağlanmaman için yaptım bunu. Babamız emretti."

Laura'nın diğer yanında Emily belirmişti. Kafasını yere eğdi. Pişmandı. Ama bunu yaptığı için ona kızamıyordum. Çünkü o benim ablamdı. O da benim gibi bir şeytandı. Ama o öldürmeye korkuyordu. O yüzden en kısa yoldan yapmıştı bunu. Dumanda öldürmüştü onu.

"Onu çok sevdiğini biliyorum kardeşim. Ama yapmak zorundaydım. Bu bizim işimiz. O bir insan ve ölmek zorundaydı."

Ona bağırmayı o kadar çok istiyordum ki. Bir an kendimden nefret ettim. Neden insan öldürüyorduk ki. İnsanların da yaşamaya hakkı vardı.

DEĞİŞİM Serisi | Yarı Texting (Bitti!)Där berättelser lever. Upptäck nu