Babasının kızı / FİNAL/

10- İhale

Yüzüme çarpan minik ellerle ister istemez gözlerimi açtım. Sare üstüme çıkmış, sabırsızca elleriyle yüzüme vurmaktaydı.

Gözlerimi açtığımı görünce ellerini yüzümden çekip her zaman ki mırıltılarını çıkardı.

" Günaydın yok mu babaya?"

Yüzünde oluşan gülümseyle beraber yüzüme doğru eğildi ve yanağımdan öpüp geri çekildi.

Çocukça bir şekilde sırıttığımı biliyordum ama kızımın yanında bambaşka bir kişiliğe büründüğümden artık bu davranışlarımı garipsemiyordum.

"Gün işte şimdi aydı güzelim." Sare üzerimden yeni öğrendiği emeklemeyle beraber indi ve kafasını yastığı koyup gözlerini tavana dikti.

Kara kara ne düşünüyor olabilir ki bu kız böyle?

Yattığım yerden oturur pozisyona geçip başımı Sare'nin gözlerinin önüne getirdim ve dikkatlice çatık kaşlarını izlemeye başladım.

" Yavrum, daha yaşın kaç başın kaç ki böyle kara kara düşünüyorsun sen?"

Sare gözlerini sıkıca yumup açtı ve bana bakıp gülümsedi. Kafamı iki yana sallayıp gülümsedim ve kızımın koltuk altlarından tutup onunla beraber ayağa kalktım.

Önce kendi üzerime siyah gömlekli takım elbisemi giydim ardından da Sare'nin üzerine de çiçekli bir elbise giydirdim.

(Elbisenin görseli medyada)

Bugün şirkete kızımı da götürecektim çünkü bu ihale işi bitene kadar onu yanımdan ayırmak gibi bir düşüncem yoktu.

Sare ile beraber kahvaltımı yapıp şirkete geçtim.

Ben masa başında işimi yaparken Sare'yi de masanın üstüne oturtmuş ve elinede diş kaşıyıcısını vermiştim.

Son zamanlarda Sare'nin bir şeyleri kemirdiğini görmüştüm, bunu doktora söylediğimde de dişlerinin çıkma zamanının geldiğini ve bu durumun gayet normal olduğunu söyleyip Sare'ye bir diş kaşıyıcı almamı söylemişti.

Sare arada bir mırıldanarak bana bakıyor ve kendince benimle konuşuyordu. Ona gülümseyip kafamı salladığımda da onu anladığımı düşünerek seviniyordu. E tabi bende o her gülümsediğinde dayanamayarak iki gamzesinden de öpüyor ve işime kaldığım yerden devam ediyordum.

" Sare?"

Bir anda gözümün önüne gelen Sare ile kaşlarımı havaya kaldırdım. Hanımefendi imzaladığım kağıtların üzerine yatmış ve olduğu yerden bana bakarak tatlı tatlı gülüyordu.

" Minik yaramaz yine neye gülüyor acaba?"

Sare'yi koltuk altlarından tutup havaya kaldırdım ve kucağıma aldım. Tam bu sırada kapı tıklatıldı ve içeri Jale girdi.

Sare anında gülmeyi kesip kucağımda dik bir pozisyonu alıp kaşlarını çatarak Jale'ye bakmaya başlamıştı. Onun bu ani duygu değişimine şaşırırken Jale konuşmaya başladı:

" Barlas Bey ihale toplantısı bir saat sonra Seçkin holdingde olacak, hatırlatmak istedim."

Onu kafamı sallayarak onayladığımda odadan çıkmıştı.

Tekrar Sare'ye baktığımda bana gülümseyerek baktığını gördüm. Ağzım şaşkınlıkla aralanmıştı. " Senden korkulur yavrum. Bu yaşta bu oyunculuk, inanılır gibi değil."

Hayretle kurduğum bu cümle Sare'nin sırıtmasını sağlamıştı.

Sare ile bakışırken aklıma ihale geldi ve ayaklandım. Odadan çıkıp asansöre yöneldiğimde içinden Ulaş çıktı ve beni görünce yanıma geldi.