8

7.1K 420 46
                                    

Medya : Eflal
Modelin hesabı: ilya_isakovich

Arslanla mesajlaştığımızdan beri uyuyamıyordum. Amacı neydi bu şerefsizin çözememiştim.

Başlarda kendisini soğuk gösterip bugün kafede yanıma oturması hatta mesaj atması kadar saçma bir şey yoktu.

Şimdiyse peruğu görmesinden ve yarınki 12. Sınıf balosunda olacak olmasından dolayı fena halde stresliydim.

'ya beni tanırsa?' diyordu içimden bir ses. O zaman gerçekten hayatım kayardı. Zaten gözü her an üzerimde bir hatamı arıyorken benimle dalga geçmesi için elinde çok güzel sebep oluyordu.

Saat gece 3 e gelirken abimden mesaj gelmişti.

Abim:
Kapıyı açsana Eflal

Demek ki yine kavga etmişlerdi. Mesajı görüldü de bırakıp yavaşça aşa inerken dış kapıyı açtım.

Karşımda ağzı burnu kan içinde olan abimi görmek içimi huzursuz etmişti. Hemen kolundan tutup içeri çekerken dış kapıyı kapattım.

Gözlerimle yukarıyı işaret ettiğimde merdivenlere doğru yürüdü. Bende onun peşinden çıktığımda odama girdik. O sıra fark etmiştim elindeki poşetleri.

"Abi ne oldu yine niye kavga ettiniz?" Yatağa yavaşça otururken yavaşça yatar pozisyona geçti. "Öyle olması gerekti Eflal." Verdiği cevaba sinirlenip gözlerimi devirirken odamdaki ilk yardım kutusundan pamuk ve batikonu alıp yatağın yanına yere çöktüm.

Yavaşça yaralarını temizlerken hiçbir şey demedim. Kırılıyordum belli etmesem bile. Sanki ben onun kardeşi değilmişim gibi anlatmıyordu.

Büyük bir olay vardı ikisinin arasında farkındaydım ama inatla söyleniyordu.

Yaralarını temizledikten sonra yavaşça aya kalktım, Uyumuştu. Odadan çıkıp onun odasına girdim. Kendimi yatağa bıraktığımda peruğun gelmesinden kaynaklanan rahatlıkla derin bir uyku çektim.

------

Size duruma açıklamayı istesem ya da nasıl bir kaos içinde olduğumu göstermek istesem yine anlamazdınız.

İddiayı öğrenen ailem ve buna sebep olan gerizekalı arkadaş grubum, babamla güreş yapan Onur annemle dedikodu yapan Mavi ve Mete. Onların arasında delirmeme ramak kalan ben.

Artık nefes almadığımı hissettikçe odama doğru koşmaya başlamıştım. Tam o sıra Onur piçi beni tutarken bağırıp dirsek atmaya çalışmıştım ama piçteki kuvvetin üçte biri bende yoktu.

Kucakladığı gibi koltukta abimin yanına atarken aramızda küçük bir bakışma geçti. Dünden beri anlaşmış gibi konuşmuyorduk.

Abim kafasını çevirip "Eflal bak sana-" diye cümlesine başlamıştı ki annemlerin salona girmesi ile sözü yarım kadı. "Hadi bakalım Efe sen git takımını giyin Eflal annem sende elbiseni giy. Geç kalacaksınız."

Oflayarak aya kalkarken abimin göz devirdiğini gördüm. İkimizde merdivenlerden çıkarken bana "istersen kaç ben oyalarım" demişti.

Kafamı hayır anlamında salladığımda derin bir nefes çekti içine. Üzüyordum onu biliyordum ama bende kırılıyordum.

Odaya girip kapıyı kitledigimde elbiseye minik bir bakış attım. Tanrım bu elbiseyi ben değil de annem giyseydi elbise gerçekten mükemmel dururdu ama bende bok gibi duracağına emindim.

Üstündekileri yavaşça çıkarıp elbiseyi giydiğimde aynaya kısa bir bakış attım. Ve şok
Bu ben miydim amına koyayım?

Yakışmaz dediğim elbise üzerime cuk oturmuştu. Hatta göğüs kısmı o kadar da kötü durmuyordu. Çünkü elbisede zaten destek vardı sütyen giymeme gerek kalmamıştı. Elbiseyi son kez düzeltirken aşa inmeye başladım. Beni gören annemin ağzı açılırken babam ıslık çalmıştı.

Abim ise şok olmuştu. "Oğlum valla ben dedim benim zevkim sizi yanıltmaz dedim."diyen Onurla Mete "amına koyayım harbi çok yakışmış la" dedi. Annem "Ali sen Efe nin saçını yap, biz eflalin makyajını falan halledelim" dedi.

Babam "tamam hayatım." Dedikten sonra Onuru da çağırmıştı Onuru böyle şeyler kesmediği için onlarla gitmeyi tercih ederken Mete ben mavi ve annem bir grup olmuştuk.

Annem bizi giyinme odasına sokarken makyaj masasının önüne oturttu beni. "Önce peruk sonra makyaj." Demişti. Mavinin elinden peruğu alırken hafif uzun saçlarımı bağladılar sonra da peruğu taktılar. "Oğlum sen gittikçe güzelleşiyorsun noluyo?" Diye gülen meteyle bizde güldük.

Harbiden de güzel olmuştum ama. Annem makyaja geçeceği zaman mavi de yardım etmek istemişti.

Bize söylememişti ama ben anlamıştım. Yetenekliydi bu konularda. Annemle ikisi makyajima geçerken Mete dedikodu malzemesi bulma görevini üstlenmişti.

Üçü güzel güzel dedikodu yaparken ben arada izin verdikleri kadar katılmıştım. Toplam 2 saat gibi bir sürenin ardından hazır olduğumda ise son kez aynada kendime baktım.

Bu bendim ve beni ben bile tanıyamamıştı. O sebeple içim rahattı. Odadan çıktığımda annem abimi kontrol etmeye gitmişti.

Onlar odadan çıktığında ise babam " Eflalim nasıl güzel olmuşsun. Gerçekten annenin daha da bir kopyası olmuşsun." Demişti. Gülümseyip teşekkür ettiğimde abim sadece gülümsedi ve "hadi çıkalım artık" dedi.

Sonunda evden çıkıp arabaya bindiğimizde ise içimde çok ayrı bir heyecan vardı. Acaba Arslan beni gördüğünde ne yapacaktı?

Ciğerlerime derin bir nefes çekerken camdan dışarıya bakmaya devam ettim. Umarım bugünde olaysız geçerdi.

Maskeli Balo | GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin