06 : photos

315 27 57
                                    




(...)
Sabah Niki'den gelen mesajla uyanmıştım. Aeki ve kendinin fotoğrafını atmıştı. Sabah sabah gözlerini tam açamamış,Aeki yanağını yalarken o sadece kameraya gülümsüyordu ve ben bu fotoğrafı yaklaşık beş dakika incelemiştim. Aynı daha öncede onları birlikte gördüğüm andaki gibi yine sıcacık bir fotoğraftı.

Benim dün akşam attığım fotoğrafı ekran görüntüsü almıştı, bende bu attığı fotoğrafı ekran görüntüsü almıştım.

Şu an ise abimle okula yürüyorduk. Kendisi dün akşamki olay yüzünden benim ağzımdan laf almaya çalışıyordu. "Aerin dansı tam öğrendin değil mi?"

Evet abicim dün akşam Niki çok güzel öğretti bana.

"Niki gösterdi işte, pratik yapmam lazım ama koreografinin çoğu aklımda."

Ağzımdan laf alamayacağını anladıktan sonra sadece başını sallamıştı. Okuldan içeri girdiğimizde karşıdan gelen Niki ile aklıma dün akşamki konuşmamız geldi.

Beni beğendiğini söylemişti, aklını başından aldığımı söylemişti. Dün akşam uyumadan önce her şeyi yerine oturtmuştum.

Benim ona güvendiğimi bildiği için Aeri'yi sahiplenmesi, dans klübüne katılmam için uğraşması, en sevdiğim jelibonu bilmesi ve daha fazlaları.

Hepsinin farkındaydım ama itirafıyla her şeyi yerine oturttmuştum.

Jake'in abime seslenmesiyle, abim yanımdan ayrılmış ve Niki yanıma geldi.

"Günaydın, akşam iyi uyudun mu?" Birazdan sırıtmaktan yanakları kopabilirdi. Uzun boyu yüzünden beni daha iyi duymak için eğilmişti.

"Çoğu şeyi yerine oturttuktan sonra çok güzel uyudum. Asıl sana sormalı, itirafı yapan sendin."  Bende sırıtarak konuşuyordum, şu an dışarıdan nasıl gözüktüğümüzü az çok tahmin edebiliyordum. Flört iki genç gibi duruyorduk, kendimi geri çektim çünkü okula dedikodu malzemesi vermek istemiyordum.

Sevgili olduktan sonra çekinmezdim ama ne olacağı şu an belli değildi ve ben kendi adımı çıkarmak istemiyordum.

Telefonunu cebinden çıkarıp bana çevirdi. Dün akşam ona attığım fotoğraf vardı ekranında, daha doğrusu ekran görüntüsü aldığı fotoğrafımı kilit ekranı yapmıştı.

"Ben oldukça rahatladım, şu an ise en doğru anı bekliyorum." Telefonu elinden alıp inceleyecektim fakat hızlı bir şekilde cebine geri koymuştu.

"Niki değiştir onu, bak abim falan görecek." Ben cebine ulaşmaya çalışırken Niki elimi tutarak ellerimi uzaklaştırmıştı.

"Görürse iyi olur. Artık seni sevdiğimi saklamak istemiyorum, seninde dediğin gibi ben cesur bir prensim."

Cesur prens... Dün akşam altında ima yatan esprimi anlamıştı. Ona cesur olması gerektiğini söylemiştim ve benim sözümü dinlemeye başladı galiba.

Sonunda bahçede bulunduğumuz konumdan uzaklaşmıştık, beni sınıfıma bırakıcakmış.
"Minho Hoca'nın arkadaşı geldi. Bu gün öğle arasında herkesi dans odasına toplayacaklarmış."

Endişeliydim, çünkü dün akşam dans koreografisini öğrenmek yerine konuşmuştuk. "Ben ne yapacağım Niki? Öğrenemedim koreografiyi."

Farkında olmadan şişirdiğim yanaklarımı sıkmıştı. İçinde hava çıkarken, etrafımızda çok kişi yoktu fakat buraya bakan bir kaç kişi çoktan kendi aralarında konuşmaya başlamışlardı.

"Dert etme çünkü başka bir şarkı seçmişler. Yani koreografi en baştan oluşturulacak." İçimde endişe kalmamıştı.

Herkes koreografiyi bilirken benim orada durup yeni öğrenmem olmazdı, en azından Niki ile solom olduğu için kızlar sürekli laf yaparlardı.

Heather | Nishimura RikiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin