11.Bölüm:Güven Çıkmazı

19 5 2
                                    


*Güven zor bulunan, ama hemen kaybedilen bir şeyken. Bu gün'e kadar bir çok kez güvenim kırıldı, ama sana o kadar çok güveniyorum ki, o güven kolay kolay kırılmayacak...

"Hakkınız tabiki kızlar. O zaman söylüyorum kazaya sebep olan kişi, Ahmet Soydan." dedi Bora. Ahmet Soydan, soyadı çok tanıdık geliyordu. "Soydan derken" cümle'mi ağzıma tıkan Bora sorumu yanıtladı. "Karan'ın babası Ahmet Soydan."

Karan'ın babası Ahmet Soydan, Karan'ın bugün anlattığı annesini kaybetme hikayesi kulaklarımda yankılanıyordu. Yarın hastanede Karan'a soracaktım bu olay'ın bağlantısını biliyor muydu? Biliyorsa bana neden anlatmamıştı... Aklımda yüzlerce soru vardı ama tek emin olduğum bunların hiç biri için Karan'a kızamazdım. Bunun için hiç bir hakkım yoktu...

Yoğun düşüncelerin kafamı bulandırdığı bir gece ardından ılık bir duş ile güne başladım. Diğer günlerden farklı olarak bugün baştan aşağı beyaz bir kombin yapmıştım.  Beyaz spor ayakkabılarımıda ayağıma geçirip kendimi hastaneye açılan yollara attım...

Hastaneye vardığım da Yaren banklardan birine oturmuş donuk bir ifade ile etrafa bakınıyordu. 

"Yaren iyi misin?" dedim. Donuk bakışlarını bana çevirip gülümsedi, yaşlar ile dolmuş olan güzel gözlerini gözlerime sabitledi. "İyi değilim Almila." bank'a yanına oturdum. "Ne oldu anlatmak ister misin." dedim elimden geldikçe samimiyetimi ona hissettirmeye çalışarak.

"Barış'ı çok kırdım. Ona onu hiç bir zaman sevmediğimi ve sevmeyeceğimi söyledim ben Almila.. Neden böyle bir şey yaptım biliyor musun. O çok güzel seven biri, ama ben sevmeyi bilmiyorum. Onun sevgisini de haketmiyorum." dedi ve cümlelerine ekledi. "Böyle bir sonu haketmemişti ama ben böyle bir insanım." dedi ve yanımdan kalkıp gitti.

Bende hastaneye girip önce Karan'ın odasına doğru ilerlemeye başladım. Odasına girecektim ama içeride oldukça güzel başka bir kadın olmasaydı.  Tabiki seans yaptığı bir hastası olabilirdi ama neden kolu hastasının omzunda olsundu ki?

Ve hastasına neden yakında ondan ayrılıcam zaten desin ki? Evet bu kadın asla ama asla seans yaptığı bir kadın değildi. Kafamda ki sesler ile boğuşurken arkamda duran Barış "Oda mı dinlemeye başladık Alimila hanım" dediğinde ve bunu oldukça yüksek sesle söylediğinde hem ben hemde odada o güzel gözleri ile kadın'a dünyanın 8. harikası gibi bakan Karan irkildik.

Sinirle arkamı dönüp Barış'a seni kestim Barış bakışı attım. Karan' da çoktan odasından çıkmış tam önümde duruyordu. Telaşlı sesi ile "Almila sakın..." dedi ama cümlesini tamamlamadı.. "Sana olan güvenim asla kırılmaz sanıyordum ama yanılmışım Karan Soydan." dedim ve hızlı adımlar ile ordan uzaklaştım.

Barış "Tamam abi ben konuşucam Almila ile, sen nasıl affedilebilirsin onu düşün." dedi ve o da hızlı adımlar ile arkamdan gelmeye başladı. En üst kattaki odama çıktığımda Barış da hemen arkamdan odaya girmişti. 

"Almila bak ben onu çok uzun süredir tanıyorum. O asla seni aldatmaz, böyle bir şey yapabilecek biri değil. Ve o seni gerçekten çok seviyor." dedi

*Barış emin ol buna olan inancım o kadar fazlaydı ki. Ama her zaman her şey hayal ettiğin gibi olmayabiliyor."

"Peki ona olayı sana anlatması için izin verecek misin?" dedi gülümseyerek.

"Tabiki de herkes bir açıklamayı hakeder. Kendini anlatmak onun en büyük hakkı."

24 Saat Önce

Karan Soydan Anlatımıyla

Çalan telefonum ile arabayı sağa çekip bilinmedik numaradan gelen aramayı kabul ettim.

Yalnızlığı Beklerken Veda Where stories live. Discover now