episode 13

6.2K 618 1.4K
                                    


Hyunjin, Jeongin'e burda beklemesini, telefonla konuşup geleceğini söyledi ve kendi odasına geçti.

Hyunjin: "Efendim, Changbin?"

Changbin: "Kameralara baktık Bay Hwang."

Hyunjin: "Harika. Ne çıktı?"

Changbin: "Maalesef hiçbir şey. Fotoğraflarınızı çeken kişi hiç bir kameraya görünmeden sizi çekmiş. Bu kişi kim bilmiyorum ama kesinlikle kameraların yerlerini iyi bildiği kesin."

Hyunjin: "Yani elimizde yararımıza bulunan hiçbir şey yok, öyle mi?"

Changbin: "Evet, üzgünüm... Ah, ve birde bir kameranın kabloları sökülmüş."

Hyunjin: "Anladım. Bunun bizim olayla alakası var mı emin olamayız. Bir barda kameraların kablosunun kopması normal. Sonuçta bir sürü sarhoş insan saçma sapan şeyler yapıyor."

Changbin: "Haklısınız. Bende sizinle pek bir alakası olduğunu düşünmemiştim fakat bulduğumuz her şeyi size söylemem gerek."

Hyunjin: "Evet evet, biliyorum. Söylediğin için teşekkürler. Sana güveniyorum."

Changbin: "Ne demek, bu benim görevim."

Hyunjin: "Görüşürüz, Changbin."

Changbin: "Görüşürüz, Bay Hwang."

Hyunjin telefonu kapattı ve birkaç saniye boyunca boş boş dolabına bakarak Changbin'in dediklerini düşündü. Olayın barda olmasına rağmen barda hiçbir delil yoktu. Biri nasıl hiçbir kameraya yakalanmadan onların fotoğraflarını çekebilirdi ki?

Hyunjin düşüncelerinden kurtuldu ve içerde onu bekleyen Jeongin'in yanına doğru ilerledi.

Hyunjin: "Yemeğini bitirdin mi?"

Hyunjin mutfağa girdi. Girdiği anda duraksadı. Etrafına baktı fakat hiçbir yerde Jeongin yoktu. Bütün eşyalarını alarak evden çıkmıştı.

"Neden veda bile etmeden gitti ki...?"

Hyunjin durup dururken gitmesini garipsemişti ve neler olduğunu sormak için Jeongin'i araması gerektiğini düşündü. Haber vermeden gitmek Jeonginlik bir iş değildi. Hyunjin, telefonundan arama yerine girdi ve Jeongin'in adını tuşladı. Ardından onu aradı.

...

Kısa süren bir bekleyişin ardından telefon asistanı, klasik "Aradığınız kişiye şuan ulaşılamıyor..." sesli mesajını söylemeye başladı.

Hyunjin, Jeongin'in şarjının bitik olmadığını biliyordu. Jeongin daha az önce telefonuyla ilgileniyordu ve şarjı az olsaydı kesinlikle Hyunjin'den bir şarj kablosu rica ederdi. Eğer şarjı bitmediyse neden açmıyordu? Jeongin her zaman Hyunjin'in aramalarını açardı. Hem evden durup dururken kaybolması hem de telefonlarını açmaması tuhaftı.

Hyunjin: "Neredeyse unutuyordum!"

Hyunjin'in bugün şirkette bir görüşmesi vardı. Son olaylar hakkında ne yapılması gerektiği konuşulacaktı. Hyunjin bunları düşününce istemeden gerildi. Böyle dedikoduların çıkması rahatsız edici değilmiş gibi birde bu olaylar hakkında şirket ile bir ton konuşma yapılması gerekiyordu.

Hyunjin fazla oyalanmadan hemen üstünü değiştirdi ve şirketin yolunu tuttu.

*

Hyunjin hızlıca şirkete ulaşmıştı ve hiç oyalanmadan hemen şirkete giriş yapmıştı. Girdiğinde karşılaştığı birkaç çalışan ona selam verdi ve saygılarını belirtmek amacıyla öne doğru eğildiler. Hyunjin de onlara selam vererek hemen Hwasa'nın odasına çıktı.

Change MeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin