episode 23

4.2K 442 917
                                    


Minho bir kaç kere Jisung'u uyanması için dürttü ama bu işe yaramadı. Jisung kolay kolay sarhoş olmazdı ama bugün kendine izin vermişti. Minho denemelerinde başarısız olunca arkasına yaslandı, ilerdeki garsonu çağırdı ve kendine bir tane soda istedi.

Minho, Jisung'u izliyor aynı zamanda da düşünüyordu. Son haftalarda kendisi de çevresindekiler de gerçekten fazla şey yaşamıştı, bunları düşünerek kafasını yormak istemiyordu çünkü o Minhoydu onun için hayatın bir ciddiyeti ve amacı yoktu.

Garson tekrar Minho'nun yanına geldi ve cam şişeyi masayı bıraktı ardından masada ki boş bardakları ve tabakları tepsisine koyduktan sonra oradan ayrıldı. Minho sodayı almak için masaya uzandığında gözü Jisung'un telefonuna çarptı ve onu eline aldı, kilit ekranını açtı. Minho gördüğü şeyi ilk önce anlamadı daha sonra daha dikkatli baktı, bu kendisi miydi?

Jisung'un kilit ekranında Minho'nun uyurken çekilmiş bir fotoğrafı vardı. Fotoğrafta pek ışık yoktu ve karanlıkta çekilmişti. Minho fotoğrafa bakarken ekrana bir mesaj bildirimi düştü, Minho mesajı okuyamamıştı çünkü bildirimde "içerik gizlendi" yazıyordu. Minho telefonu geri masaya bıraktı, gelen mesajı içten içe merak ediyordu. Eli bir kaç kere masada duran telefona gitti ama bunun yanlış olduğunu bildiği için kararından vazgeçti, sodasını yudumladı. Bir kaç dakika sonra derin bir nefes aldı ve etrafına baktı.

"Sonuçta sevgilimin telefonu baksam ne olacak amk"

Masada ki telefonu aldı ve ekranı açtı mesaj hâlâ orada duruyordu. Ekranı kaydırdığında önüne bir şifre çıktı. Minho telefonda şifre olduğunu tahmin etmişti bu çok normaldi. İlk önce herkesin bildiği klasik şifreleri girmeyi denedi ama telefon açılmadı. Daha sonra aklına doğum günü tarihlerini girmek geldi.

Jisung'un doğum tarihini girmeyi denediğinde yine olmadı daha sonra kendi doğum tarihini girdi ve telefon açıldı. Bildirimin geldiği yere tıkladı, önüne bir mesaj çıktı. Mesajı içinden okumaya başladı.

"Sn yolcumuz biletiniz başarıyla onaylanmıştır. Detaylar için...."

Minho: "Bilet mi?"

Minho ilk önce ne olduğunu anlayamadı, bu yıl Jisung ile bir yere gidecekler miydi diye düşündü. Hayır öyle bir planları yoktu. Minho detayları öğrenmek istediği için tam linke tıklayacakken Jisung ayılmaya başladı. Minho hızla telefonu kapatıp masaya bıraktı ve arkasına tekrardan yaslandı.

Jisung gözlerini ovuşturdu ve yavaşça doğruldu.

Jisung: "Herkes gitti mi?"

Minho: "Hyunjin ile Felix yarım saat önce gittiler."

Jisung: "Anladım.. Ah başım çok ağrıyor."

Minho: "Bugün bir işin yoksa... gidelim mi?"

Jisung: "Nereye?"

Minho: "Bana."

Jisung: "Tamam ama biraz bekle kafamı toparlamam lazım."

Minho: "Bir kaç saat önce çok cesur cümleler kuruyordun. Hâlâ cümlelerinin arkasında mısın?"

Jisung: "Anlamadım ne? Ne cümlesi?"

Minho kollarını bağdaştırdı ve sırıttı.

Jisung, Minho'ya biraz daha yaklaştı ve kolunu tuttu.

Jisung: "Ne cümleleri kurdum?"

Minho: "Yani, bir şeyler söyledin işte."

Jisung: "Minho hadi ya, kötü bir şey demedim değil mi?"

Change MeWhere stories live. Discover now