27. bölüm

15.5K 773 171
                                    


Kafa dağıtmaya ihtiyacımız var. Bu bölümü herkes için atıyorum. Ben dahil.

Bir süreliğine hiçbir şey yokmuş ve olmamış gibi davranalım. Fazla mı bencilce bilmiyorum ama gülmeye ihtiyacım var.

Keyifli okumalar..

...

Deniz'den-

"Bak şimdiden anlaşalım Can puştu, oyun oynamaya gideceğiz. Eğer Deniz'e herhangi bir temasını görürsem elimde ki silahı götüne sokarım anladın mı?"

Paintball oynamaya gelmiştik hep beraber. Can, Emre, Alp ve bizim mahalleden Sinem'le Ahmet.

6 kişilik bir grup olmak için çağırmıştık onları. Günler sonra eğlenmek adına birkaç günlük küçük bir tatile gelmiştik.

"Sevgilimle temasa girerken sana hesap mı vereceğim?" diye sordu Can dik dik bakarak.

Yine başlıyoruz.

"Sevgilin kardeşim farkında mısın?"

"Ah, evet farkındayım. Sadece umrumda değil."

"Alp yeter oyun oynamaya geldik, başlamayın yine." Emre Alp'in omzuna dokunarak dikkatini çektiğinde abim bir süre ters ters Can'a baktıktan sonra derin bir nefes verip kafasını salladı.

Kısa kesip hemen kabul etmesini beklemiyordum. İlk defa şaşırtmıştı beni.

"Şimdi. Ben, Emre ve Sinem bir grup olacağız. Can, Deniz ve Ahmet'te bir takım olsun. Kurallar belli zaten. Herkes cephesine geçsin başlayalım." dedi Alp sanki ülkesi için savaşa gidiyormuşçasına.

"Dur, dur. Önce ortaya bir iddia koyalım. Öylesine oynarsak bir anlamı kalmaz." Alp ve ekibi tam kendi bölgelerine giderken Ahmet'in sesiyle durup bize doğru döndüler.

"Evet, mantıklı."

"İddiayı söylüyorum. Bu iki gün boyunca kazanan taraf karşı tarafa istediğini yaptıracak. İtirazı olan var mı? Baştan anlaşalım."

Can yine bir şeyler deniyordu. Muhtemelen kazanıp abimi bana ve kendine karşı ekarte etmek için bunu koymuştu ortaya.

Sevgilim kiminle iddialaştığını unutmuştu sanırım bir anlığına.

"Tamam ulan. Bu parkur nasıl oyun oynanırmış hepinize öğreteceğim."

"Olmadı böyle, yemin şarabı falan da iç oruspu çocuğu." Alp Emre'ye bir bakış atıp güldü.

Ben bu bakışı biliyordum. Sert kayaya çarpmıştık bu sefer.

"Peki hiç kimsenin itirazı yoksa başlayalım o halde."

Ahmet gülerek ellerini birbirine çarptı ve sürttü. Kamuflaj kıyafetlerini biraz önce giymiştik, sadece geriye silahlarımızı alıp karşı tarafı yenmek kalmıştı.

En zoru.

Elimde bir el hissetmemle kafamı kaldırıp Can'a baktım. Elimi tutup beni de peşinden sürükleyerek silahlarımızı verecek olan güvenliğin yanına getirdi. Ahmet'te peşimizden sallana sallana geliyordu.

"Buyrun silahlarınız. Nasıl kullanmanız gerektiğini eğitmenimiz göstermişti zaten." dedi güvenlik eliyle masanın üzerinde ki silahları gösterirken.

Can Abi | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin