Sabah mutlulukla uyandım. Bugün Senem gelecekti. Doğum gününü burada kutlayacaktık. Daha doğum gününe 2 gün vardı. Gelmesine 2 saat vardı. Telefonuma gelen bildirim sesiyle elimdeki tostu bıraktım.
Demir: Günaydın güzellik.
Siz: Günaydııın
Demir: Naber?
Siz: Çok iyiyim sen?
Demir: Sen iyiysen bende iyiyim. -Bu kadar iyi olmana sebep olan ne?
Siz: Senem geliyor çünkü. Aylardır görüşmüyoruz.
Demir: Nerede okuyor o?
Siz: Ankara'da tıp okuyor.
Demir: O gelincede görüşemeyeceğiz sanırım :'(
Siz: Görüşürüz ya niye görüşmeyelim ki??
Demir: bencede görüşelim ben artık seni görmeden duramıyorum galiba. Ne yaptın bana ?
Siz: Ben hiçbir şey yapmadım😶
Demir: Aşık ettin.
Siz: Ben etmedim. Sen oldun. -Ha birde sen beni nerden tanıyorsun?
Demir: Sen lise son sınıfa giderken okulun kapısında seni dövmeye çalışmışlardı hatırlıyor musun? Seni kurtarmıştım ellerinden.
Siz: NE -O SEN MİSİN?
Demir: Benim.
Siz: Orada ne işin vardı?
Demir: Kardeşimi almaya gelmiştim.
Siz: Kardeşin mi var?
Demir: Vardı.
Siz: Özür dilerim. Bilmiyordum.
Demir: Sorun yok. -Sonra konuşuruz benim gitmem gerek.
Siz: Dikkat et.
Telefonu kapattım ve masaya koydum. Kardeşi ölmüştü. Bunu ona hatırlatmam beni daha da üzmüştü.
Kendimi toparlayıp odama gittim. Kıyafetlerimi değiştirip odayı topladım. Senem'in gelmesine çok az kalmıştı.
~
Kapı çalınmasıyla hemen kapıya koştum. Senem gelmişti. "Helloo özledin mi beni kız?" dedi ve içeri girdi. "Özledim tabi." dedim ve sarıldım. O da karşılık verdi. Birbirimizden ayrılınca içeri geçtik. "Bu evi de özlemişim ya." dedi. "Aman beni özleme zaten." dedim trip atarcasına. Senem bir bakış attı ardından üzerime atladı. "Ben seni özlemez miyim?" dedi ve yanağıma o meşhur sulu öpücüklerinden bıraktı.
Yemek yerken ona olan biten herşeyi anlattım. "Bak ben sana demedim mi o kızdan hayır gelmez diye? Niye beni dinlemiyorsun sen?" diye kızdı. "Ne bileyim Senem? Kaç yıllık arkadaştık." dedim. Senem bana imalı imalı bakmaya başladı. "Şu Demir kim ya? Kafede seni koruyan falan?" diye sordu. "He o mu? Arkadaşım ya." dedim. Senem bakışlarını atmaya devam ederken başını salladı.
"Ay şiştim gidip uyuyacağım. Beni uyandırırsan seni bıçaklarım Asi." dedi. "Öf tamam be. Ne yapıyorsan yap." dedim. O da kalktı ve misafir odasına geçti.
Televizyon izlerken kapım çaldı. Açtığımda elinde bir buket çiçek olan bir adam vardı. "Buyrun Asena hanım." dedi ve çiçekleri uzattı. Aldım ve "Kimden?" diye sordum. "Demir abim gönderdi." dedi. "Sağol." dedim ve kapıyı kapattım.
İçeri geçip çiçeği incelemeye başladım. Çok güzel bir buketti.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
(Demir'in gönderdiği çiçek)
Bu adam benim beyaz gülleri sevdiğimi de biliyordu. Üstündeki notu aldım ve okumaya başladım.
Sana layık olmasa da çok güzeller. Sen de beyaz gül sevdiğin için almak istedim. Onları suya koy. Çürümesinler. Sen zaten yapacaktın ama yine de söylemek istedim. Güzel kalbinden öpüyorum güzel psikolog.
