versace , GAY

Küçük oyunlar ve ardından gelen başarılar

Savaş iki tane ağrı kesici içtikten sonra masanın üstünde duran belgelerle uğraşmaya başladı. Bir saat boyunca başını kaldırmadan inceledi ve imzalanacak olanları kenara ayırdı. Neyse ki Umut'un vermiş olduğu makaleler çok işine yaramıştı.

Fakat zaman geçtikçe gözleri yorulmaya başladı ve uyku yavaş yavaş bedenini bastırıyordu. İki ağrı kesici sayesinde hem kolundaki hem başındaki ağrı uyuştuğu için hissetmiyordu. Tam kalkıp kendisine sert bir kahve yapacaktı ki telefonuna mesaj geldi.

Umut Öztekin 🖤

Savaş'ım, ne yaptın?

Belgelerle uğraşıyorum öyle.

Sen ne yaptın? Gittin mi eve?

Şimdi geldim.

En başta annemin evine geçtim,
şimdi de eve geldim.

Bir sorun yok değil mi?

Hayır, Emre'nin birkaç problem
işte.

Sen dosyaları ne yaptın?

Otuz üç tane dosyayı gözünü
kırpmadan verdi adam.

Beş tanesi bitti neyse ki.

Harika, kalanının fotoğrafını at
bana

Sonra dosyalarla beraber odana çıkıp
biraz uyu

Sabah sana söylediklerimi kenara
ayırırsın

Yirmi sekiz dosya var Umut.

Hepsini sana yükleyemem.

Savaş'ım o yirmi sekiz dosya benim
için sadece iki saatlik iş

At hadi

Ama babanın haberi olmasın

O zaman yarı yarıya bölüşelim.

Tamam, hadi öyle olsun

Savaş dosyaların yarını ona attıktan sonra kendisine ayırdığı dosyaları önüne çekti. Birkaç dakika sonra tekrardan telefonu titremişti.

Kafanı karıştıran bir şey olursa
yaz bana

Seni seviyorum.

Ben de seni seviyorum

Savaş gülümseyerek telefonunu kenara bıraktı ve ilk belgesini açıp okumaya başladı. Bu sırada merdivenlerden adım sesi duymuştu, kafasını sola çevirip baktığında babası ile yüz yüze geldi. "Uyku mu tutmadı?"

"Sana bakmak için geldim, nasıl gidiyor?"

"Fena değil." Savaş köşedeki beş dosyayı gösterdi. "Üstten üç tanesini imzalanacak."

Sancar Bey oğlunun gösterdiği dosyaların yanına gelip üstünden bir tanesini alıp inceledi ve kafasını salladı. "Aferin, demek ki isteyince gayet de iyi anlıyorsun bu şirket işlerinden."