Korku

3.5K 206 93
                                    

" Elinden geliyorsa
azıcık sevsene beni."

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Bade'den...
Gözlerimi açtığımda ilk olarak etrafta gözümü gezdirmeye başladım. Okula geldiğimizi görünce kafam karışmıştı. Daha ne ara uyuduğumu bile kavrayamamıştım. Hangi ara uyumuştum ki? Beria Hocanın omzu rahat olunca uyuya kaldım demek ki.

Beria Hoca gözlerimi açtığımı görmüş olacak ki kafasını yavaşça bana döndürdü.

"Kalkmayı düşünmüyorsun sanırım?"

Evet düşünmüyordum, ne var yani?

"Düşünmüyordum aslında."

"Hadi hadi! Şuan kalkmamız lazım, okula geldik."

Omzundan başımı çekip yalandan dudaklarımı büzdüm.

"İyi, kalktım işte."

Kalkıp otobüsten indim. Üç otobüste gelmişti. Herkes evlerine dağılmaya başlayınca bende benimkilerle vedalaşıp okulun kapısına doğru yürüdüm. Beria Hocayı arabasına yaslanmış hararetli bir şekilde telefonda konuşurken gördüm. Acaba ne oldu da bu kadar gergin duruyor ki? Telefon konuşması bitince gözleri beni buldu ve hızlıca bir şey demeden arabasına atlayıp gitti. Bu neydi şimdi? Kafamı iki yana sallayıp düşüncelerimden sıyrılmaya çalıştım ama bu çokta mümkün olmuyordu.

2 gün sonra..

Kamptan geleli iki gün olmuştu. O günlerde de okula gitmiş başka da bir şey yapmamıştım. Beria Hoca ile de ders dışında konuşmamıştık hiç. Okulda bazen bana baktığını hissediyordum fakat ben ona bakmıyordum. O da o olay hakkında konuşmak istemediğimi anlamış olacak ki yanıma gelip konuşmaya çalışmalarını kesmişti. Onu üzüyor muydum? Sanmıyorum. O da zaten böyle yapmayacak mıydı? Sadece ben ondan daha önce davrandım, o kadar.

O beni sevemez, o beni önemseyemez, o benle ilgilenemez. Böyle bir şey olamaz. Bu sefer kanmayacağım. Bir kişi daha bana sevgi gösterisi yaptıktan sonra hiçbir şey olmamış gibi defolup gidemeyecek, beni kendine bağladıktan sonra terk edemeyecek. Çünkü izin vermeyeceğim.

Öyle diyorum fakat o gözler bana ne zaman bakarsa, kendime verdiğim tüm sözler küle dönüşecek, onun bakışları rüzgar olacak savuracak. Karşımda durduğu an iradem çözülecek. Anahtarım onda benim, onu gördüğüm an zincire vurduğum tüm duygularımın kilidi açılacak, bunu biliyorum. O yüzden bakmamalıyım ona, görmemeliyim onu. Zira olur da görürsem işte burada atıp tuttuğum hiçbir şeyi gerçekleşemez.

Camdan gelen tıkırtı sesiyle kafamın içindeki sesler uçuştu. Kalkıp ne olduğuna bakmaya gittim. Pencereyi açtığımda kafamda hissettiğim acıyla yüzümü buruşturdum. Dersu eline tekrar bir taş almış atacakken bağırmaya başladım.

"Dur Dersu! Ne yapıyorsun ya?!"

Dersu sesimi duyunca bana bakıp elini indirdi.

"Aa! Açtın mı?! Sonunda!"

"Kızım, sen normal değil misin? Zili niye çalmıyorsun?!"

"Sabahtan beri çalıyorum zaten. Açmıyorsun ki!! Bi' ara evde olmadığını düşündüm."

"Dalmışım duymadım!"

"Ee..burada bağırarak mi konuşacağız?! Komşular kızmasın!"

Sondaki cümleyi söylerken yan yan gülüp göz kırpmıştı. Onu görmezden geldiğimi biliyordu ama beni onla muhattap etmek için elinden geleni yapıyordu. Okulda beni Beria Hocaya itmeler mi dersin, çelme takmalar mı dersin daha birçok şey. Normalde kararlarıma saygı duyan bir arkadaştı ama Beria Hocayı gerçekten sevdiğimi ve onun beni mutlu ettiğini görmüştü artık. Kolay kolay bırakmazdı.

Halledebilirdik | GXG +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin