9 -Babalar günü

282 35 19
                                    

Merhabalar!

Ben gelmişim ya.

İyi okumalar<3
~~~~~~~

Felix Hyunjin'in yüzünü yıkadıktan sonra sarılmıştı. Ne kadar nefret beslesede tacize uğraması ağır bir şeydi. O yüzden şimdi biraz sakinleştirecekti.

"Bir daha böyle bir şey olursa haber ver"

"N-neden bana iyi davranıyorsun? Yetmedi mi yaptıkların?"

Felix kendine en masum şekilde bakan dolu gözlere bakmıştı. Ama kendisine göre o masum biri asla olamazdı.

Fakat şu an kolları arasında deli gibi titremesi ve sürekli yenileri gelen göz yaşları Felix'i endişelendiriyordu.

"Belki de seni korumaya karar verdim"

"O zaman defalarca tecavüze uğradığımda neredeydin Felix?"

"Ne?"

"Boşver, bırak beni"

"Anlat!"

"Hatırlıyor musun ayrıldığımız günü? Bana neler söylediğini? Ben seni aldatmadım Felix. Hiç bir zaman aldatmadım. Minjun bana defalarca kez zorla sahip oldu. Yaptıklarını anlatırsam sana zarar vermekle tehtid etti. Ben sesimi çıkaramadım. Ayrıldıktan sonra intihar etmeye çalıştım. Yeji ve Chan hyung beni kurtardı. O gün hastanede 3 aylık hamile olduğumu öğrendim. Hiç bir zaman istemedim baba olmayı. 17 yaşına yeni girmiştim ben. Fakat 17 yaşımın başlarında doğum yaptım. Bunlar olurken sen neredeydin Felix? Şimdi bırak beni gitmek istiyorum"

Felix duyduklarının ağırlığını sindiremezken Hyunjin koşarak çıkmıştı lavabodan. Hyunjin asla iğrenç değildi. Kendi iğrençti. Ne zamandır bu kadar iğrenç biri olmuştu?

-

Hyunjin eve gittiği gibi kendini duşa atmış ve neredeyse derisini yüzmek ister gibi yıkanmıştı. Duştan çıktığında vücudunun bazı kısımları kanıyor, bazı kısımları ise kıpkırmızı duruyordu.

Üstünü giyindiğinde ise kanayan dudağına pansuman yapmış ve mutfağa girmişti. Niki birazdan gelirdi, o yüzden yemek yapmalıydı.

Yemek hazırlamaya başladığında ise kapı çalmıştı. Niki gelmiş olmalıydı.

Kapıyı açmaya gittiğinde ise kapının arkasından gelen kıkırtı sesleri ile emin olmuştu. Kapıyı açtığında ise Niki kucağına atlamıştı.

Hyunjin acıyan vücudu yüzünden kısık bir şekilde inlemişti. Bu Niki'nin gözünden kaçmamıştı.

"Baba? Bir şey mi oldu?"

"Ah, bebeğim sadece belim ağrıyor sorun yok"

"Tamamm, bak sana çiçekler topladım! Bu gün babalar günüymüş. Babalar günün kutlu olsun dünyanın en mükemmel babası!"

Niki arkasında tuttuğu elini gösterdiğinde Hyunjin eğilmiş ve çiçekleri elinden almıştı. Hyunjin'in gözleri dolarken Niki sıkıca sarılmıştı.

"Baba ağlama ama! Mutlu olman gerekiyor senin!"

"Tamam, tamam ağlamıyorum. Haydi gel çiçekler solmasın suya koyalım"

"Tamam!"

Niki Hyunjin'in yanağına büyük bir öpücük kondurduktan sonra koşarak içeri geçmişti. Hyunjin ise ağlamaya çalışıyordu. Bu Niki'nin ilk kez babalar gününü kutlamasıydı..

Hyunjin Niki'nin peşinden mutfağa girdiğinde ise bir vazo çıkartıp türlü türlü çiçekleri içine koymuştu. İçine biraz su doldurduğunda ise masanın tam ortasına koymuştu. Bu çiçekleri kurutup saklayacaktı.

Hyunjin vazodaki çiçeklere dalmışken kapı çalmıştı. Chan işten erken çıkmış olmalıydı. Niki koşarak gidip kapıyı açtığında ise peşinden gitmişti.

Kapıya baktığında ise kuryenin elinde kocaman kutular ve bir sürü gül vardı. Kim göndermişti?

"Bang Hyunjin?"

"Ah, benim"

"Bu size geldi. Babalar gününüz kutlu olsun"

"Teşekkür ederim"

Hyunjin kuryenin elinden gelenleri aldığında kutuların bayağı ağır oldugunu fark etmişti. Fakat şu an sadece kimin aldığını düşünüyordu.

"Baba bu ne kadar fazla çiçek! Benim çiçeklerim çok az kaldı..."

"O azıcık çiçek benim için çok önemli Niki. Asma yüzünü tamam mı?"

"Hmhm"

Hyunjin kutuyu ve çiçekleri mutfağa getirdiğinde kutuyu masaya koymuş ve çiçeği incelemeye başlamıştı. Bir not bulduğunda ise hemen açmıştı

-Kırılmış bir camı yapıştırmaya çalışıyorum. Ne kadar işe yarar asla bilemem. Babalar günün kutlu olsun tanıdığım en güçlü baba.

-LF-

"Lee Felix?"

Evet Felix olmalıydı. Neden bilmiyordu ama kalbi hızla atmaya başlamıştı. Hayır, onu hala seviyor olamazdı.

Fakat yinede düzeltmeye çalışması hoşuna gitmişti. Bunları çöpe atmayacaktı.

Çiçeği masaya bırakıp kutuyu almış ve açmıştı. İlk olarak kendini bir sürü çikolata ve kurabiye karşılamıştı. Kurabiye ve çikolata sevdigini hala unutmamıştı demek.

Hyunjin kurabiyeleri ve çikolataları bir kenara yığdıktan sonra küçük kutuyu eline almış ve açmıştı.

Ayrılmadan 1 hafta önce çok beğendiği müzik kutusu.

Ve eskiden çok sevdiği bir grubun V.I.P. konser bileti.

Hyunjin Felix'in unutmadığı şeyler sayesinde yüzünde oluşan tebessüm ile notu almış ve okumaya başlamıştı.

-Hatırlıyor musun? Bu müzik kutusunu gördüğünde almak için her şeyi denemiştin. Fakat paran yetmediği için alamamıştın. Ben bunu sonraki gün almıştım. Verecek zamanım olmadı. Bilet dersen o grubu hala sevip sevmediğini bilmesemde aldım. Umarım bunları seversin. Ve çikolataları Niki ile paylaşmayı unutma.

-LF-

__________

Ay noluyo

Heart Breaks /Hyunlix ✓Where stories live. Discover now