~30~

418 49 101
                                    

Final yakın :)

Okurken oylarsanız sevinirim,iyi okumalar...

~~~

Beraber tost yaptık. Evet tost yaptık çünkü uğraşmayı ne Sindi'm sever, ne de ben. Galiba çok sağlıksız beslenen bi' çift olucaz evlendiğimizde...

Evlenmek... Minho'yla evlenmek... İşte hayallerimi süsleyen o düşünce. Her düşündüğümde içimi kıpır kıpır ettiren düşünce. Aşık bana demiştim ya, bende ona aşığım. Ölüyorum, bitiyorum aşkından.

Beraber tostları masaya koyduk. İkimizde ayrı sandalyelere oturup yemeğe başladık. Minho genelde hep beni izliyordu -galiba benden çok yanaklarıma aşık-. Sürekli sırıtıyordu bi' de. Aklında benimle ilgili ne gibi fanteziler var acaba!?!?

"Ne izliyorsun? Yesene yemeğini!"

"Kediler avlarını yemeden önce ilk avlarını izlermiş Jisung"

Bu demesiyle cidden aşırı utanmıştım. Sadece ikimiz vardık ama bu dedikleri beni öldürüp öldürüp, diriltmişti. Bu dedikleri üzerine ona bakmamaya çalışarak hızla tostu yemeğe başladım.

Beni öldürmek istiyordu büyük ihtimalle. Beni öldürmek istemese bu sözleri kurmaz karşımda mantıken. Aslında onun aşkından ölmüş bir insana iltifatlar az ama neyse.

Bunları düşünürken yediğim tost birden benim ısırdığım yerden değil daha uzaktan koptu.

Hepsi ağzıma sığmıyordu bildiğin tıkanmıştım yani. Bir şekilde tek halletmeye çalışırken Sindi'm, benim yüzüme yandan eğildi ve fazlalık olan kısmı kendi ağzının içine aldı. Dudaklarımızı birbirine değdirdi sonra da tostu ısırıp düz pozisyonda oturdu.

Ölüyken bir kez daha öldürdü. Sınanıyorum galiba...

Tostla da romantizim yaşamadım demem artık amına koyim!

Ben üst üste yaşanan iki olayın utancıyla renkten renge girerken; o beni izleyip tostunu yiyordu. Of of! Bu adam kalbe zarar arkadaşlar. Hem utançtan sizi öldürebilir, hemde siz utanırken izlemeside öldürebilir ama her koşulda ölüyorsun yani!

Pislik valla, bende buna aşık oldum işte n'aparsın?

Ağzımdaki bitirdim, elimin tersiyle ağzımı sildim. Sonra derin bir nefes aldım ve;

"Lan amına koyduğum, sen beni öldürmek mi istiyorsun lan!"

"Sakin ol niye atar yaptın ki şimdi birden? Aaa..."

"Sindi'm. Cenemem bak; sana aşık olan birine birden bu hareketi yaparsan utanır tabi! Bende sana yapsam, sende utanırdın."

"E haklısın Sincab'ım ben bir şey demedim ki."

"'Bir şey demedim ki' derken bile bir şey diyorsun."

"Off Sincab'ım, off! Neyse yemeğini ye hadi"

***(Jhsejhdjehdejdjwh - koymiyim dedim)

Bir süre sonra ellerimizi yıkayıp, masayı ve mutfağı toparladık. Minho sürekli bana bakıyordu. E o sürekli bana bakarsa ben ona ne zaman bakıcam? Aslında içimden bi' ses 'Ne bakıyon yarrağım' de bir tane yapıştır diyo da... Dua etsin ona aşığım. Ama biraz daha bakarsa aşk meşk dinlemem yapıştırırım buna bir tane! O beni güçsüz pakize mi zannediyor? Anasından emdiği sütü burnundan bile getiririm be, ben!

İşlerimizi bitirip beraber salona geçtik. İkili koltuğun bir köşesine o, bir köşesine ben kendimi attım. Onun eline telefonunu aldığını görünce bende elime telefonumu aldım.

Promise The Old // Minsung ✔Where stories live. Discover now