13.

349 18 14
                                    

Bir hafta sonra

Sabah soluğu yine banyoda aldığımda Bora her sabah olduğu gibi bu sabahta ben klozet in başında kusarken saçlarımı tutuyordu.

-Her sabah mide bulantısıyla uyanıyorsun, inat etme doktora gidelim ya da Deniz gelip baksın.
-İyiyim ben, merak etme, sadece ufak birer bulantı hem ben Deniz ile konuştum.

Elimi peçeteye kurulayıp oda dan çıktım.

-Kızlar kahvaltı hazırlayacaklarmış özellikle istediğin bir şey var mı ?
-Yok saol inelim hadi.

Birlikte kahvaltı etmek üzere salonda kurulu olan kahvaltı masasına indiğimizde Bora sandalyemi çekip oturmamı sağladı. İlk önce masaya kısa süre göz gezdirdim ardından da tabağıma yeteri kadar kahvaltılık alıp yemeye başladım. Ben tabağımdakilerle uğraşırken Bora da önündeki pişi dolu tabağa uzanıyordu içinden alacak bana verecekti. O an o pişi' nin kokusu burnuma o kadar kötü kokmuştu ki suratımı buruşturarak elimi 'hayır' anlamında salladım.

-Mine sen cidden iyi değilsin, pişi senin şu hayatta sevdiğin üç şeyden birincisi.
-Kokusu hoşuma gitmedi yemeyeceğim.
-Kızlar daha yeni yaptılar dünden kalma değil.
-Hoşuma gitmedi işte Bora koy yerine.
-Peki nasıl istersen, bu arada kahvaltıdan sonra çıkacağım bir kaç küçük işim var.
-Tamam geç mi gelirsin ?
-Sekiz gibi evde olurum.

Başımı onaylar şekilde salladım uzunca bir süre beraber kahvaltı edip doyduğumuzda da aynı anda sofradan kalktık ben masanın toplanmasına yardım ederken Bora üstünü düzelterek evden çıkıyordu.

-Bebeğim çıkıyorum ben.
-Tamam akşama görüşürüz.

Dudağımdan minik bir buse aldığında gülerek gidişini izledim Bora arabasıyla bahçeden çıktığında, bir müddet salonda vakit geçirdim ardından mide bulantısıyla banyoya koşturdum bir kaç dakika boyunca yediklerimi çıkardıktam sonra aynaya baktım cildim parlıyordu göğüslerim olduğundan daha büyük duruyordu ayrıca karnım hafif şişti, ellerimi karnıma götürdüm olabilir miydi dehşetle merdivenleri indim.

-Minâ !
-Buyrun Mine hanım.
-Benim için eczaneye gidebilir misin ?
-Hastamısınız isterseniz Bora beyi arayalım ya da ecza dolabında ilaç olacaktı onlardan getireyim.
-Hayır hayır, ilaç için değil hamilelik testi almak için gideceksin yanlız kimse bilmesin olur mu çarşıya gidiyorum diye çık evden.
-Mine hanım hamilelik testini ne yapacaksınız ?
-Sorgulamak sana mı kaldı Minâ !
-Affedersiniz efendim özür dilerim, ben hemen şimdi çıkar alırım.
-Saol.

Minâ mutfak önlüğünü çözüp siyah ceketini üzerine aldı arka kapıdan arabaların oraya yürüdüğünde kalbim çıkacak gibi atıyordu olamazdı dimi, şakasını geçip çocuk istemediğini söyleyen adamdan çocuk yapamazdım salona oturup parmaklarımla uğraşmaya başladım o sırada telefonuma bi bildirim düştü.

-Safirim Minâ evden çarşıya diye çıkmış bir şey mi istemiştin ?

Kız bi bahçeden çıksaydı keşke be. Hızlı bir cevap olması adına aklıma gelen ilk yalanı attım ortaya.

-Ah evet, canım pasta istedi.
-Buralarda pek pastane yok ama neyse Minâ bulur bulamazsa ben sana kestaneli pasta alırım merak etme.
-Şimdiden teşekkürler o zaman.
-Rica ederim, dikkat et kendine.
-Sende.

Yazıp telefonu kapattım arada bir açıp saati kontrol ediyordum. Minâ çıkalı yirmi yedi dakika olmuştu acaba eczane bulabilmişmiydi ? derin düşünceler içindeyken otuzuncu dakikada ince bir ses duydum.

-Mine hanım salondamısınız ?

Minâ gelmişti. Çok şükür.

-Salondayım, ne oldu bulabildin mi ?
-Evet buldum, buyrun.
-Teşekkürler Minâ, bu arada aramızda kalacak duydun öyle değil mi ?
-Hiç merak etmeyin, aramızda kalacak Mine hanım.

Kupa Kızı Ve Sinek ValesiWhere stories live. Discover now