•Görünmez

225 28 47
                                    

Özlediniz mi beniii~
Bu bölüm biraz olaylı geçecek sevgili bebeklerim.

Oy sınırı 15 yorum 35 hikaye ile ilgili düşüncelerinizi çok merak ediyorum~
🩷

×××××××××

"Seonghwa..." Kolları arasındaki bedenin kıpırdanışını hissettiği anda geriye yasladığı bedenini hemen kaldırdı San. Hongjoong bayıldığından beri 20 dakika geçmişti. Bu kadar uzun sürmesinin nedeni ona verdikleri sakinleştirici olduğundan Seonghwa, Wooyoung ve Yunho yokken en azından uyuması içindi.

Genç omega biricik yavrusunu ve yeğenini kaybetmenin acısı ile uğraşırken San tüm ağırlığını almak istiyordu. Omeganın saçlarını okşayarak uyanmasını bekledi, gözlerinde hala yaşlar vardı. Keşke onun sakinleşebilmesi için feromonlarını yayabilseydi diye düşündü. Hong onu ilk gördüğü zaman böyle sakinleştirmişti. "Yi-Rim... Bebeğim." İçgüdüsel olarak ağlamaya başlarken gözlerini aralamış ve başında bekleyen Vita'ya baktı. "San."

"Hyung... Ağlama olur mu? Deltamız bizim için bulacak onu. Hatta belki de bulmuştur yoldadır? Wooyoung hiç yalan söyler mi sana?" Usulca saçlarını okşarken perişan olmuş bedenin boş gözlerine baktı hüzünle. İçi gidiyordu prenseslerin kaybolmasına. Normalde San kesinlikle birinin varlığını, adım seslerini ya da kokularını alırdı. Ama bu aşırı garip bir olaydı.

Mingi etrafta koku arasa da asla bulamamıştı. Bu iş biraz zorlayacaktı onları. "Yavrumu koruyamadım... Ona layık bir baba olamadım. Kim yavrusunu kaybeder ki hem de gözünün önünden." Sessiz konuşsa da arkasındaki fırtınayı herkes görebilirdi. İçindeki yangınlar, çalkalanan deniz anlatılamaz bir acı ile çarpan kalp ve boğulma hissi. Canının bir parçası.

"Asla öyle düşünme tamam mı? Yi-Rim ve Daon çok akıllı kızlar hem Daon alfa olacak demiştik değil mi? İkisi de birbirini koruyacak ve Delta ise onları gün batmadan bulacak. Kendini perişan edersen eğer kızın seni böyle görse ne yapar o da çok üzülür değil mi?" San ilk defa bu kadar uzun uzun konuşuyordu ancak şuan omeganın kendisine ihtiyacı vardı. Onunla konuşmak ve zamanın geçmesini sağlamak istiyordu. Kendisinden emindi ki Delta kucaklarında çocuklar ile girecekti.

Vitalar omegalar üzerinde tanrı etkisi yarattığı için Hong onun dediği her söze inanıyor ve kızının gelmesi için bekliyordu.

"Üzülür dimi? Üzülür benim kızım." Hongjoong hıçkırarak doğruldu ve gözlerini akmaya devam eden yaşlarına rağmen sildi. "Ben güçlü olacağım kızım için."

Vita ona karşı gülümsedi. Arkasındaki saate gözleri kaydığında ise derin nefes aldı. Güneşin batmasına tam 3.30 saat vardı ve umarım... Umarım delta onları bulacaktı.

×××××

"Bana bak lan!" Seonghwa yakasını sıkı sıkı kavradığı adamı birkaç kez sarsıp yere fırlattı. Sinirden boynundaki damarlar belirmişti, gözleri kıpkırmızı olmuş ve dişleri sivriydi. Dönüşüm geçirmesine az kalmıştı kendisini kontrol yeteneğini de kaybetmişti. Kızı ortalıkta yokken nasıl sakin kalabilirdi ki?

"Seonghwa böyle yaparak hiçbir şey elde edemeyiz. Lütfen dur." Yunho ne kadar onun gibi sinirli olsa da alfayı kollarından tutup sıkıca sardı. Etrafa saldırmasını engellemeye çalışıyordu. "Bırak beni."

Seonghwa'nın alfası en az Wooyoung kadar güçlüydü. Genlerinde akan delta kanı olan alfa kendisini çok az dışarıya çıkarır ve sakin kalmayı seçerdi çünkü Wooyoung deltasını sakinleştirmeyi başarsa da Seonghwa bunu başaramamıştı. Sadece bastırıyor ve alfası ile konuşarak sakin olmasını söylüyordu gerisi ise alfaya kalıyordu.

Anormal Wolf's ¶ WooSan Where stories live. Discover now