@uglyzhml gecikmiş bi DOĞUM GÜNÜ HEDİYESİ. iyi ki doğdun balımm💗
mrblar dostlarim iletimi gormeyen vardir die haber vereyim su siralar yazacak gucu kendimde bulamiyorum yazdigim cogu sey de icime sinmiyor ama hesabi kapatip gitmek bencillik gibi geldi belki birileri okumak ister diye kalacak oyle kurgularim
fakat bu hikayeyi benim icin onemli birine yazdigim, ithaf ettigim icin devam ettirmek istiyorum umarim sana layik bir seyler cikartabilirim ortaya chancewithyou__
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
1 hafta sonrası
Kısa, kahverengi saçlı çocuk yaklaşık beş dakikadır ekrana kilitlenen bakışlarını sandalyedesinde iki büklüm oturan abisine çevirdi. Odasına gelen birinin olduğunu bile fark etmemiş gibiydi. Saçları her zamanki muntazam düz halinin aksine dalgalı, dağınık bir şekilde alnına dökülmüştü. Gözlerini bile kırpıştırmadan klavyede birkaç tuşa hızla bastı. Kaybetmişti oyunu.
"Berbat oynuyorsun."
Sunghoon altı mosmor olan gözlerini nefretle kısıp başında dikilen uzun boylu çocuğa dikti bakışlarını. "Senin gibi tek uğraşım gün boyu oyun oynamak olmadığı için."
Niki sesini bulmak için boğazını temizledi, abisi ilgisini bilgisayar ekranına çevirmişti yeniden. "Kavga etmeye gelmedim."
"Ne için geldin? Yürüyüşe çıkmak için mi?" Sunghoon alayla güldü, aklına bir hafta öncesinde yaşadıkları tartışma gelmişti. Çok çocukça geliyordu şu an, o akşam söylediği şeyler.
Klavyedeki tuşa sertçe bastığından orta parmağındaki kemik belirmişti. Niki yanındaki bir tuşu işaret etti. "Şuna da bas."